AVRUPA’DA ELEKTRİK FİYATLARI REKOR KIRIYOR
Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde elektrik fiyatları bu yılın başından itibaren hissedilir şekilde arttı. Elektrik şebekesinde akması gereken asgari elektrik miktarı olan temel elektrik yükünün elektrik borsalarındaki fiyatı, 2020 yazındakinin iki katı. Doğalgaz fiyatlarındaki artış ise daha fazla... Bunun sebeplerinden biri Asya’daki talebin artması ve rüzgar santrallerinden kazanılan elektrik enerjisi arzının daha az olması.
uzmanlara göre, kış aylarında elektrik fiyatları muhtemelen daha da yükselecek. Sadece ısıtma daha pahalı hale gelmekle kalmayacak, başka ürünlerin fiyatları da artacak.
İspanya, elektrik faturası tüketicinin belini büktüğü Avrupa ülkelerinin başında geliyor. Ülkede elektrik faturaları aylardır artmaya devam ediyor. Bunun için birçok sebep var: Ülkenin giderek pahalanan doğal gaza bağımlı olması, iklim değişikliğiyle mücadelede kullanılan karbondioksit sertifikalarının maliyeti, elektrik fiyatlarının verimsiz şekilde düzenlenmesi ve sıcak hava dalgası esnasında talebin artmış olması. Birçok tüketici ciddi sorunlarla karşı karşıya.
İSPANYA’DA KÜÇÜK İŞLETMELER ZORLANIYOR
Doğalgaz ve elektrik fiyatlarındaki artış ülkedeki küçük işletmeleri de vurmaya başladı. İspanya’da küçük işletmeler ekonominin yüzde 60’ını, çalışanlarınsa yüzde 70’ini oluşturuyor. Küçük işletmelerin büyük işletmelere oranla elektrik faturalarını ödeme konusunda daha çok sorun yaşayacakları düşünülüyor.
Analistlere göreyse artış geçici olsa bile, uzun vadede kar marjları düşebilir ve piyasada rekabet olumsuz şekilde etkilenebilir.
Hükümet de geride bıraktığımız haftada önlem olarak vergileri düşürdü ve gaz fiyatlarına limit koydu. İspanya’daki küçük işletmeler şimdilik zamları müşterilere yansıtmamaya çalışıyor. Ama iki kat artan elektrik fiyatları nedeniyle bunu uzun süre devam ettiremeyeceklerini biliyorlar.
Publico gazetesi, “Maaşını ay sonuna yetiremeyen çok sayıda insan ve tam da pandeminin etkilerini atlatmaya başladıkları bir dönemde kepenkleri indirmek zorunda kalan küçük işletmeler açısından gerçek bir acil durum yaşanıyor” sözleriyle durumun hassasiyetini vurguluyor.
SANCHEZ KARLARINDAN VAZGEÇMELERİNİ İSTEDİ
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ise, Mart 2022’ye kadar geçerli olacak bir önlem paketi açıkladı. Hükümet, elektrik faturalarından aldığı vergilerden 1.4 milyar euro vergi indirimi yapmak durumunda kaldı. Paket, tıpkı nükleer enerji şirketlerinde olduğu gibi, pahalanan doğalgazın yükünü taşımadan zam yaparak kâr eden holdinglerin 2.4 milyar Euro’yu bulan karlarından vazgeçmesini öngörüyor. Şirketler hukuk yoluna başvuracak.
İspanyol El País gazetesi, böylesine aşırı müdahaleleri mevcut koşullar altında haklı buluyor ve şu yorumu yapıyor: “Elektrik fiyatlarının artık kontrolden çıkmış şekilde artışı karşısında hükümetin aldığı önlemler son derece mantıklı.”
Buna karşılık La Razón, sol hükümetin aldığı kararı sorumsuz bir popülizm örneği olarak nitelendiriyor ve “Yüksek elektrik fiyatlarını, enerji holdinglerinin sırtına yüklemek, tam anlamıyla göstermelik bir hamle. Bu amaçla tüm oyun kurallarının ters yüz edilmesi hukuka güveni azaltıyor, ekonomiye zarar veriyor ve yatırımcıların kaçmasına yol açıyor. Fakat belki de en ağır etkisi, enerji kaynaklarının daha da kısıtlanması riski” yorumunda bulunuyor.
AB’NİN ENERJİ ÜRETEN ÜLKELERE BAĞIMLILIĞI ARTIYOR
İtalya’da yayımlanan La Repubblica gazetesinde, AB için enerjide önemli bir riske dikkat çekiliyor. La Repubblica, giderek artan talep nedeniyle AB’nin enerji üreten ülkelere bağımlılığının her geçen gün daha da artacağı uyarısında bulunuyor:
“Delta varyantına rağmen -aşıların da yardımıyla elbette- dünya ekonomisinin toparlanması sürüyor ve buna bağlı olarak enerji tüketimi artıyor. ‘Emisyonsuz’ bir gezegene hızla geçiş yapma ütopyası, yenilenebilir enerjilerin sınırlarına dayanılması ve teknik atılımların gecikmesi engellerine takılıyor. Ürettiklerinden daha fazla enerji tüketen Avrupa ve Çin gibi bölge ve ülkeler, ekonomi, finans ve önemli jeopolitik stratejileri birbirine bağlayan yeni ‘enerji riskinin’ zayıf karnı. Amerika ve Rusya ise kazananların tarafında yer alıyor.”
Avrupa’da elektrik fiyatlarındaki artış hanelerin ve küçük işletmelerin belini büküyor. İspanya’da elektrik fiyatları neredeyse iki kat arttı. Hükümet, elektrik faturalarından aldığı vergilerden 1.4 milyar Euro vergi indirimi yaptı. Enerji şirketlerini karlarından vazgeçmeye zorluyor.
Dünya koronavirüs salgınından kurtulmak için mücadele ederken, yükselen doğal gaz fiyatları Avrupa ve diğer ekonomiler üzerinde ağır bir yük haline gelme tehdidinde bulunuyor. Son yılların en yüksek seviyesinde olan doğal gaz fiyatları salgın öncesine göre; 2019’a oranla yaklaşık beş kat arttı.
Avrupa’nın en büyük gaz tedarikçisi olan Rusya ve Cezayir, ihracatlarını önemli ölçüde artırdı, ancak bu da piyasa endişelerini hafifletmeye yetmiyor. Yüksek maliyetli doğal gazın elektrik üretiminde kullanılması elektrik fiyatlarında artışı körüklüyor ve faturalara da yansıyor. Bu durum aile bütçeleri pandemi tarafından zaten zorlanmakta olan tüketiciler üzerinde baskı oluşturuyor.
İspanyol haneleri, bir yıl önce elektrik için ödediklerinden yaklaşık yüzde 40 daha fazla ödüyorlar ve bu durum kamu hizmetleri şirketlerine karşı öfkeli protestolara yol açtı. Enerji faturalarını ödemekte zorlanan insanlara yardım eden bir İspanyol derneği olan Enerji Yoksulluğuna Karşı İttifak’ın sözcüsü María Campuzano, “Elektrik fiyatlarındaki artış çok fazla öfke yarattı ve bu elbette sokaklara taşınıyor” diye konuşuyor.
FİYATLARIN YAZ AYLARINDA ARTMASI ALARM VERİYOR
Fiyat artışları olağandışı çünkü talep genel olarak daha sıcak yaz aylarında nispeten düşük olurdu. Doğal gaz talebi kış aylarında arttığında fiyatlar da yükselirdi. Ancak yaz aylarındaki fiyat artışı önümüzdeki dönemde daha fazla artış olasılığı konusunda alarm veriyor.
Yükselen fiyatlar için çeşitli gerekçeler var: Pandemi kilitlenmelerinin ardından Çin liderliğinde küresel talebin yeniden canlanması ve bu yıl kışın ikinci yarısında Avrupa’da yaşanan ve depolama seviyelerini düşüren aşırı soğuk hava... İtalya’nın en büyük gaz şirketlerinden Snam’ın CEO’su Marco Alvera, beklenenden yüksek talep ve daralan arzın “mükemmel bir fırtına” yarattığını söylüyor.
Şöyle bir endişe gittikçe yükseliyor: Avrupa soğuk bir kış geçirirse, fiyatlar daha da tırmanabilir ve muhtemelen bazı fabrikaları geçici olarak kapanmaya zorlayabilir. Alvera, “Kış ayları soğuk geçerse başımız belada” diye konuşuyor.
TEMİZ ENERJİ KAYNAKLARINA GEÇİŞİN HIZLANMASI GEREKİYOR
İngiltere’nin enerji düzenleme kurumu Ofgem, rekor doğalgaz fiyatlarının, kısa süre önce kamu hizmetlerine makul miktarlar ödeyen milyonlarca hanenin enerji faturalarının yaklaşık yüzde 12 artırarak yıllık ortalama 1.763 dolara yükselmesine neden olduğunu bildirdi.
Bu sıçrama, fosil yakıtlardan rüzgar ve güneş enerjisi gibi temiz enerji kaynaklarına geçişin hızlandırılması ve tüketicileri küresel emtia piyasalarının insafına kalmaktan kurtarma çağrılarının güçlenmesine neden oluyor. İngiliz kamu kuruluşu Octopus Energy’nin CEO’su Greg Jackson, “Gerçek şu ki, yenilenebilir kaynaklara daha hızlı geçmemiz gerekiyor” dedi.
Öte yandan, uzmanlara göre enerji şirketleri, yenilenebilir kaynaklar boşluğu doldurmaya hazır olmadan önce fosil yakıt üretiminden vazgeçmeye başlarsa, fiyatlardaki türbülans daha da artabilir.
İngiltere ve Almanya gibi ülkelerde doğal gaz şirketleri yaz aylarında nispeten ucuz olan gazı depolar ve bunu tüketimin iki katından fazla arttığı kış aylarında kullanırdı. Bu kez öyle olmadı. Geçen kış soğuk havalar nedeniyle gaz depolama tesisleri boşaldı ancak şirketler yaz aylarında depoları yüksek fiyatlı gazla doldurmak istemedi ve kış öncesinde çok düşük depolama seviyeleri söz konusu...
Buna ek olarak, İtalyan Snam’ın CEO’su Alverà, İngiltere ve diğer ülkelerdeki kömürle çalışan üretim tesislerinin kapatılmasının sistemdeki esnekliği azalttığını savunuyor.
YAZIN DEPOLAYIP TÜKETİMİN İKİYE KATLANDIĞI KIŞIN KULLANILIRDI
Doğal gaz fiyatları ABD’de de arttı, ancak bu artış Avrupa’da ödenenlerin yalnızca dörtte biri kadar. ABD, kaya gazı sondajı ve diğer faaliyetlerden elde edilen nispeten ucuz yerel gaz arzı nedeniyle Avrupa’ya göre büyük bir fiyat avantajına sahipken, Avrupa gazının çoğunu ithal etmek zorunda.
Avrupa’daki pazarlar için acil endişe, tedarikçilerin; yaz aylarında nispeten ucuz olan doğal gazın depolanması ve bunun gaz tüketiminin iki katından fazla artış gösterdiği İngiltere ve Almanya gibi ülkelerde kış aylarında kullanılması olan olağan uygulamalarını bu kez gerçekleştirmemeleri oldu.
Bunun yerine, tedarikçiler geçen kış sonlarında soğuk havalar nedeniyle gaz depolama tesislerini boşaltarak yanıt verdi. Daha sonra, depoları yüksek fiyatlı gazla doldurmak konusunda isteksiz davrandılar.
Sonuç olarak, Avrupa’daki depolama tesisleri, sonbaharın zirvelerinden ziyade, kışın normal olan iyice azalmış seviyelerinde seyrediyor.
Bir araştırma firması olan Kpler’in analisti Laura Page, “Kış sezonuna girerken piyasa çok gergin. Yılın zamanı için çok düşük depolama seviyelerine sahibiz” diye konuşuyor.
RUSYA KUZEY AKIM İÇİN GAZ AKIŞINI YAVAŞLATIYOR MU?
Avrupa, gazının yaklaşık yüzde 60’ını boru hattıyla Rusya’dan ve daha az ölçüde Cezayir ve Libya’dan ithal ediyor. ABD, Katar ve diğer ülkelerden gemiyle gelen sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) genellikle piyasanın dengelenmesine yardımcı oluyor. Ancak bu yıl, LNG kuraklığın barajların ürettiği enerjide düşüşe neden olduğu Çin, Güney Kore
Avrupa’nın en büyük gaz tedarikçisi olan Rusya ve Cezayir, ihracatlarını önemli ölçüde artırdı, ancak piyasa endişelerini hafifletmeye yetmedi. Bazı uzmanlar, Rusya’nın gaz şirketi Gazprom’un yüksek fiyat stratejisi mi izlediğini yoksa Rusya’dan Almanya’ya gaz taşıyacak olan Kuzey Akım 2 boru hattı projesinin tamamlanmasına izin vermesi için Batı’yı ikna etmeye mi çalıştığını sorguluyor.
ve Brezilya gibi ülkeler tarafından daha yüksek fiyatlara çekildi.
Avrupa’nın en büyük gaz tedarikçisi olan Rusya ve Cezayir, ihracatlarını önemli ölçüde artırdı, ancak piyasa endişelerini hafifletmeye yetmedi. Bazı uzmanlar, Rusya’nın gaz şirketi Gazprom’un yüksek fiyat stratejisi mi izlediğini yoksa Rusya’dan Almanya’ya gaz taşıyacak olan Kuzey Akım 2 boru hattı projesinin tamamlanmasına izin vermesi için Batı’yı ikna etmeye mi çalıştığını sorguluyor.
Bu görüşü savunan kimi uzmanlara göre, “Doğalgaz fiyatlarının Avrupa borsalarında günbegün kırdığı yeni rekorlar, Gazprom’un önlemlerinin birer sonucu. Rusya bu yolla, düzenlemeler konusunda Avrupa Birliği’nden başka istisnalar koparmak ve
Kuzey Akım 2 boru hattı üzerinden daha fazla doğalgaz pompalanabilmesi için ilgili yönetmelikte bir boşluk yaratmak istiyor.”
Ancak, Wood Mackenzie analisti Graham Freedman, “İlk bakışta, burada bir tür oyun oynanıyor gibi görünüyor. Ancak, Gazprom’un ihraç edecek daha fazla gazı kalmamış olabilir” diyor.
Gazprom’un bu yıl arzı rekor seviyelere yakın seviyelere çıkardığını söyleyen Gazprom sözcüsü ise, “Misyonumuz, soyut bir pazarın ‘endişelerini azaltmak’ değil, müşterilerimize karşı sözleşmeden doğan yükümlülükleri yerine getirmektir” açıklamasında bulunuyor.
Baltık Denizi’nin altından geçen 746 millik Kuzey
Akım 2 boru hattının inşaatı, geçen yıl ABD’nin yaptırım tehdidiyle Almanya kıyılarında tamamlanmadan kısa süre önce durdurulmuştu. Ancak Temmuz ayında Almanya ile yapılan bir anlaşmada Biden yönetimi, boru hattını inşasına onay verdi. Projenin yönetim şirketi, Eylül başında yaptığı açıklamada, boru hattının bu yıl faaliyete geçmesinin hedeflendiğini belirtti.