Balkanlar’ın ve Orta Avrupa’nın üretim üssü
BÖLGENİN EN ZENGİN EKONOMİSİNE SAHİP OLAN SLOVENYA, İSTİKRARLI BÜYÜYOR
Slovenya istikrarlı büyüyen, nitelikli iş gücüne dayalı, refah seviyesi yüksek, gelişmiş bir ekonomiye sahip. Balkanlar ve Orta Avrupa’daki en yüksek kişi başı gelir düzeyine sahip. Slovenya, Balkanlar ile kıta Avrupa’sı arasındaki stratejik konumu ve güçlü altyapısıyla dikkat çekiyor.
Slovenya her ne kadar ilk etapta diğer Balkan ülkeleriyle ilişkilendirilmeye hiç hevesli olmasa da coğrafi olarak Balkan yarımadasının bir parçası bile olmamasına karşın bu bölgeyle olan tarihi ve kültürel bağlarını kimse inkar edemez. Slovenya, dünyanın en küçük ülkelerinden biri olmasına rağmen, dört coğrafi bölgenin tam kavşağında yer aldığı için inanılmaz derecede çeşitlilik arzediyor.
Pan-Avrupa karayolu ile 5 ve 10 numaralı demiryolu koridorları üzerinde yer alan Slovenya, ulaşım açısından elverişli geçiş ülkesi konumunda. Adriyatik Denizi’ndeki Koper Limanı Asya’dan Süveyş Kanalı yoluyla Orta Avrupa’ya kargo taşımacılığında en kısa deniz bağlantısını sağlıyor.
Slovenya, ülke altyapısını geliştirme projelerine devam ediyor. Öte yandan, özellikle ulaşım alanında altyapı güçlendiriliyor. İş ortamı için ülkenin stratejik konumu öne çıkıyor. Bu nedenle otoban yapımı, demiryolu yapımı projeleri öncelikli sırada.
YUGOSLAVYA’DAN AVRUPA BİRLİĞİ’NE ÜYE OLAN İLK ÜLKE
Soğuk Savaş sonrası serbest piyasa ekonomisine en kolay entegre olan Doğu Bloku ülkelerinden biri olan Slovenya, dağılan Yugoslavya’dan Avrupa Birliği’ne (AB) üye olabilen ilk ülke. Yugoslavya’nın altı kurucu cumhuriyetinden biri olan Slovenya, 1991 yılında bağımsızlığını kazandıktan sonra, Batı Avrupa ile kurduğu tarihi bağlar ve henüz Yugoslavya’nın bir parçasıyken bile yatırım zengini olmasıyla Batı dünyasına entegrasyonunda zorluk yaşamadı.
Bağımsızlığını izleyen ilk 10 yılda demokratikleşme yolunda büyük ilerleme kaydeden ülke 2004’te AB’ye ve NATO’ya aynı yıl içerisinde kabul edildi ve 2007’de ise Euro Bölgesi’ne dâhil oldu.
Trakya Bölgesi’nden daha küçük olan yüzölçümüne rağmen, Avrupa’nın önemli transit güzergâhlarından bazılarını kontrol eden Slovenya, halen 28 bin doların üzerindeki kişi başı GSYİH’sı ile Avrupa’nın zengin ekonomilerinden birine de sahip.
DIŞ TİCARETİNDE EN BÜYÜK PAY ALMANYA, HIRVATİSTAN, İTALYA, FRANSA VE AVUSTURYA’NIN
Ülkenin doğu kesiminde Sava ve
Drava nehirlerinin suladığı ovalarda tarımsal etkinlik ön planda. Başlıca tarım ürünleri; buğday, mısır, patates, ve üzüm olarak öne çıkıyor. Bağcılığın yaygın olduğu Maribor’da şarap üretimi de çok yaygın.
Slovenya’nın en önemli yer altı kaynakları linyit, demir, çinko ve cıva. Sanayi çok gelişmiş durumda. Mobilya, demir-çelik, kâğıt, tekstil ve kimya
başlıca sanayi kolları. Ülkenin denize açılan tek kapısı Koper şehrinin limanı. Slovenya’nın dış ticaretinde en önemli yeri Almanya, Hırvatistan, İtalya, Fransa ve Avusturya alıyor.
Slovenya’nın istikrarlı büyüyen, nitelikli iş gücüne dayalı, refah seviyesi yüksek, gelişmiş bir ekonomisi var. Orta Avrupa’daki en yüksek kişi başı gelir düzeyine sahip olan Slovenya, Balkanlar ile kıta Avrupası arasındaki stratejik dağılımındaki eşitsizlik sorunlar arasında sayılabilir.
ÜCRET SEVİYESİNİ VERİMLİLİK ARTIŞLARIYLA EŞ DÜZEYDE TUTMAYA ÇALIŞIYOR
İstikrarlı bir ekonomiye sahip olan Slovenya, ücret seviyesini verimlilik artışlarıyla eş düzeyde tutmaya dayalı bir makroekonomik yaklaşım sergiliyor. Bu durum, ülke ekonomisinin gelişimindeki anahtar faktörlerden biri. Bu suretle Sloven firmalar, orta ve yüksek düzeyde teknoloji gerektiren sanayi dallarına yöneldi. Sanayi ve inşaat sektörleri GSYİH’nın üçte birini oluşturuyor.
Sloven endüstrisi 40 yıl öncesinde bile sofistike ekipman üretebilmekte ve büyük uluslararası öneme sahip projeler üstlenmekteydi. Yugoslavya’nın dağılması ile yerli pazarın küçülmesinden sonra dahi kaliteli üretim ve yenilikçi anlayışları sayesinde Sloven sanayi tesisleri yabancı pazarlarda kolaylıkla müşteri bularak yeni şartlara uyum sağladı. Slovenya bugün de güçlü ve çeşitlendirilmiş bir imalat sanayisine sahip olup başlıca önemli sektörleri;
Slovenya 2004 yılında AB üyeliğine kabul edildi, 2007’de ise Euro Bölgesi’ne dâhil oldu. Trakya Bölgesi’nden daha küçük olan yüzölçümüne sahip olmasına rağmen, Avrupa’nın önemli transit güzergâhlarından bazılarını kontrol eden Slovenya, 28 bin doların üzerindeki kişi başı GSYİH’sı ile Avrupa’nın zengin ekonomilerinden birine de sahip.
otomotiv, elektrik elektronik sanayi, ilaçkimya sanayi, metal işleme sanayi, kağıt ve kağıt ürünleri.
2020’DE PANDEMİ NEDENİYLE 6 YIL SONRA İLK GERİLEME YAŞANDI
2020 yılında endüstriyel üretimin değeri 2019 yılına kıyasla yüzde 6,2 daha düşük gerçekleşti. Art arda altı yıllık büyümenin ardından pandeminin etkisiyle ilk düşüş yaşandı. İmalat sanayiinde düşüş oranı yüzde 6 oldu.
İmalat sektörü açısından ülkenin en önemli zorluğu, hammadde temini yönünden kendi kendine yeterlilik konusunda dezavantajlı olması gösterilebilir. Slovenya ortalama olarak yurt içinde tüketilen hammaddelerin yüzde 70’ini ithal ediyor.
Ülkenin en önemli özelliği iyi yetişmiş ve verimli bir iş gücü yapısına sahip olması. Ülke ekonomisi büyük oranda sanayi ve hizmet sektörlerine dayalı. Sanayi sektörü millî gelirin ve istihdamın üçte birini karşılıyor. Verimliliği yüksek olmasına karşın istihdam ve millî gelirdeki payı yüzde 5’lerin altında seyreden tarım alanında üretilen başlıca ürünler; buğday, kahve, mısır ve meyve çeşitleri.
EKONOMİ BÜYÜK ÖLÇÜDE DIŞ TİCARET ÜZERİNE ODAKLI
Slovenya ekonomisi, büyük ölçüde dış ticaret üzerine odaklı. Dış ticaret hacmi milli gelirin üzerinde seyrediyor. Dış ticarette ülke son yıllarda 50 milyar dolardan 100 milyar dolar seviyelerine doğru düzenli bir artış trendi yakaladı. Dış ticaret hacmi geçen yıl 50 milyar doları ihracat, 45 milyar doları ithalat olmak üzere toplamda 95 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Dış ticarette ithalat ihracat dengesinin yakalanabilmiş olması olumlu bir gösterge olarak öne çıkıyor. Slovenya’nın dış ticaretteki en önemli ortakları, çoğunluğu komşuları olmak üzere AB ülkeleri. İthalat ve ihracatta ilk iki sırayı alan Almanya ve İtalya toplam dış ticaret
İyi yetişmiş ve verimli bir iş gücü yapısına sahip olan Slovenya ekonomisi büyük oranda sanayi ve hizmet sektörlerine dayalı. Sanayi sektörü millî gelirin ve istihdamın üçte birini karşılıyor. Ekonomisi büyük ölçüde dış ticaret üzerine odaklı. Ülkenin dış ticaret hacmi, milli gelirin üzerinde seyrediyor.
hacminin yüzde 30’unu karşılıyor.
Slovenya ile diğer AB üye ülkeleri arasındaki ticaret, malların serbest dolaşımına dayanıyor. AB üye ülkeleri arasında malların serbest dolaşımı sadece Birlik malı statüsüne sahip mallar için geçerli. Ticaret, gümrük kontrolü, gümrük vergileri, izin ve miktar sınırlaması veya eş etkili önlemler olmaksızın gerçekleştiriliyor. AB üyesi olmayan ülkelerden ithal edilen ürünler için Avrupa Birliği’nin ortak gümrük tarifeleri uygulanıyor.
Ekonominin daha fazla çeşitlendirilmesi ile üretimin Avrupa üretim zincirine mükemmel bir şekilde uyum sağlaması ve Euro kullanımı nedeniyle döviz kuru ile ilgili risklerin ortadan kaldırılmış olması sanayisinin avantajları. Bununla birlikte, son zamanlardaki Avrupa otomobil
endüstrisindeki düşük aktivite, motorlu taşıtlar ve bazı ara malların imalatı ile bağlantılı endüstrileri etkilemeye başladı.
TÜRKİYE İLE EKONOMİK İLİŞKİLERDE HEDEFLENEN SEVİYE YAKALANAMADI
İkili ekonomik ilişkiler ise, potansiyel düzeyini henüz yakalayamadı. İkili ticaret hacmi 2019 yılında 2.2 milyar dolar seviyesine çıktı. Ancak pandeminin etkisiyle 2020 yılında 1.9 milyar dolara düştü. Türkiye bu ülke ile ticaretinde fazla veriyor, 2020’de 1.56 milyar ihracata karşılık 333 milyon dolar ithalat gerçekleştirildi.
2019 yılında yakalanan seviye iki ülke arasında bugüne kadar gerçekleşen en yüksek dış ticaret hacmi. Türkiye’den Slovenya’ya ihraç edilen başlıca ürünler; binek otomobiller ve motorlu taşıtlar, kara yolu taşıtları için yedek parça ve tıbbi ilaç. Slovenya’dan Türkiye’ye ithal edilen başlıca ürünlerse; kara yolu taşıtları için yedek parça ve aksesuar, kâğıt, boya malzemeleri ve kauçuktan dış lasti.
Slovenya’da Türk girişimcilerin sahip olduğu, başta gıda, tekstil, hazır giyim, takı ve turizm alanlarında olmak üzere, küçük ve orta büyüklükteki işletmeler bulunuyor. Bayraktarlar Holding tarafından 2011 yılında satın alınan ve Audi, BMW, Mercedes marka araçlar için sinyal lambası ve LED farları üretimi yapan Odelo firması Slovenya’da “2012 Yılın Yatırımcısı” ödülüne layık görüldü.
Türkiye ile Slovenya arasındaki ilişkiler, Slovenya’nın bağımsızlığını ilan ettiği 1991 yılından bu yana karşılıklı saygı ve dostluk esası çerçevesinde olumlu yönde seyrediyor. Türkiye Slovenya’nın bağımsızlığını 1992 yılı Şubat ayında
Slovenya’nın dış ticaretteki en önemli ortakları, çoğunluğu komşuları olmak üzere AB ülkeleri. İthalat ve ihracatta ilk iki sırayı alan Almanya ve İtalya, toplam dış ticaret hacminin yüzde 30’unu karşılıyor. Slovenya ile diğer AB üye ülkeleri arasındaki ticaret, malların serbest dolaşımına dayanıyor.
tanıdı, bir yıl sonra da büyükelçiliğini hizmete açtı. Slovenya’nın Ankara Büyükelçiliği de 1996 yılında faaliyete girdi. Ülkenin ayrıca İstanbul, Antalya ve İzmir’de birer fahri konsolosluğu bulunuyor. ekonomisi büyük ölçüde dış ticaret üzerine odaklanmış. O tarihten bu yana siyasi, ticari ve kültürel ilişkiler daha da hızlandı.
SLOVENYA, BÜTÜN PAZARLARA YAKIN, AB ÜLKELERİNİN GİRİŞ KAPISI
Mart ayında Gaziantep Ticaret Odası tarafından düzenlenen Slovenya Pazarı konulu toplantıda konuşan, Slovenya Ticaret Başmüşaviri Asuman Kılıç Türkeş, Slovenya’nın Avrupa pazarı için köprü vazifesi gördüğünü ve önemli ülkelere çok yakın olduğunu belirterek, “Slovenya oldukça stratejik bir konuma sahip... Her şeyden önce bir Avrupa Birliği üyesi ülke ve bütün pazarlara yakınlığıyla AB ülkelerine giriş kapısı niteliğinde. Yeni gelişen bir ülke olduğu için de altyapı sektörü özelinde önemli fırsatlar sunuyor” dedi.
Otomotiv sektörünün Slovenya’nın en önemli sektörlerinden olduğunu ve iş birliği fırsatları barındırdığını söyleyen Türkeş, Slovenya halkının tasarrufu sevdiğini fakat kaliteli ve uzun ömürlü ürünler için daha fazla ödediklerini belirtti.
TÜRK ÜRÜNLERİNE TALEP ARTIYOR
Sloven iş insanlarının Türkiye pazarına oldukça ilgi gösterdiğini vurgulayan Slovenya Ankara Büyükelçiliği Ekonomi Danışmanı Bengü Yüksel ise, “Gerek alım-satım gerekse Türkiye’de yatırım anlamında Sloven iş insanlarının yoğun bir ilgisi var. Türk ürünlerine karşı duydukları ilgi ve talep de giderek artıyor” dedi.
Slovenya’nın düşük nüfusuna rağmen çok önemli gelişmeler kaydettiğini ve birçok Avrupa ülkesini bu özelliğiyle geride bıraktığını belirten Yüksel, pek çok anlamda önemli fırsatlar sunan Slovenya’da yatırım yapmak, ürünlerini burada satmak veya bu ülkeden ithalat yapmak isteyen tüm iş insanlarına destek vermeye hazır olduklarını ekledi.
Türkiye ile ekonomik ilişkilerde istenilen seviye henüz yakalanamadı. İki ülke arasındaki ticaret hacmi 2019 yılında 2.2 milyar dolar seviyesine çıkmıştı. Ancak pandeminin etkisiyle 2020 yılında 1.9 milyar dolara düştü. Türkiye bu ülke ile ticaretinde fazla veriyor, 2020’de 1.56 milyar ihracata karşılık 333 milyon dolar ithalat gerçekleştirildi.
Türkiye’den Slovenya’ya ihraç edilen başlıca ürünler; binek otomobiller ve motorlu taşıtlar, kara yolu taşıtları için yedek parça ve tıbbi ilaç. Slovenya’dan Türkiye’ye ithal edilen başlıca ürünler ise; kara yolu taşıtları için yedek parça ve aksesuar, kâğıt, boya malzemeleri ve kauçuktan dış lastik.
Kaynaklar: Ticaret Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, İzmir Ticaret Odası, Gaziantep Ticaret Odası, www.insamer.com, Vikipedi, Moment Expo