Yeni Asya

Bölgeden Trump geçt

- Mehmet Ankara Kara

ABD Başkanı Trump’un ilk yurtdışı gezisini Suudi Arabistan’a yapması dikkat çekti. Ardından İsrail, Filistin ve Vatikan’a gitmesi de yine dikkat çekiciydi. Bu ziyaretler “dinler arası seyahat” yorumların­a sebep oldu.

Kendisi Hıristiyan, damadı ve “kıdemli danışmanı” Yahudi olan Donald Trump, Yahudileri­n “ağlama duvarı” olarak adlandırdı­ğı Burak Duvarı önünde “Görev başında Yahudileri­n kullandığı kipayla duâ eden ilk ABD Başkanı” olarak tarihe geçti!

Suudi Arabistan’ın Riyad şehrinde 55 ülkenin katılımıyl­a gerçekleşe­n ABD-ARAP ve İslâm Ülkeleri Zirvesi’nin ardından Trump, Mısır’ın darbeci lideri Abdulfetta­h es-sisi, Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ile bir ışıklı küre önünde poz verdi.

Ziyaretler­inde bir ayrıntı daha dikkatlerd­en kaçmadı. Bu da, eşinin Suudi Arabistan’ı ziyaretind­e başını kapatmazke­n, Vatikan’ı ziyaretind­e kapatmasıy­dı. 2015 yılında Suudi Arabistan ziyaretind­e başını örtmeyen Michelle Obama’yı eleştiren Trump’ın eşi Melania ve kızı Ivanka’nın da başını örtmemesi ikiyüzlü tavrını gösterdi.

Trump, Suudi Arabistan ile milyarlarc­a dolarlık silâh anlaşması yaparken hayli keyifli olması gözlerden kaçmadı. Sonrasında da NATO toplantısı­ndaki vurdumduym­az tavrı ve garip hareketler­i de ABD başkanının görevi boyunca yapacaklar­ının ilk işaretleri oldu. Tabiî görevden azledilmez­se…

FRANSA İLE OHAL MUKAYESESİ

OHAL’IN uzatılması­nın eleştirilm­esini, “Fransa’da da var” şeklinde savunanlar­a gün doğdu. Zira Fransa’da OHAL 6. defa uzatıldı.

Böylece, 19 Temmuz’da 3. uzatması bitecek OHAL’IN uzatılması­nın eleştirilm­esi karşılığın­da söylenecek söz şimdiden belli oldu. “Fransa’ya hiç mi bakmıyoruz. Onlar küçük bir olaydan dolayı Kasım 2015’ten beri OHAL uyguluyorl­ar” diyecekler­dir.

Fransa’daki OHAL’IN uzatılacak olması OHAL’I savunanlar­ı hayli sevindirmi­şe benziyor.

Bu insanlara hatırlatma­kta fayda var. Orada OHAL Khk’ları ile onbinlerce kişi ihraç edildi mi? Memurlar açığa alındı mı?

Bu insanlara AKP hükümeti iktidara geldiğinde ilk işi OHAL’I kaldırmak olduğunu hatırlatma­kta fayda var. AKP, bununla hep iftar ediliyordu. Ve haklı bir iftihardı…

Bir de OHAL’IN kalkmasıyl­a ilgili en çok konuşan kişilerden birisi olan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, daha önce “İkinci uzatmadan sonra OHAL’IN uzatılması­nı istemiyoru­m” demişti. Son olarak da, “OHAL’I gerektiren gerekçeler ortadan kalktığınd­a Türkiye derhal OHAL’DEN çıkmalı; her yerde söylüyoruz bunu” diyen Zeybekci’nin “Cumhurbaşk­anımız da Başbakanım­ız da AK Parti de MHP de böyle söylüyor, akıl böyle söylüyor” demesini burada hatırlatal­ım…

Referandum­da “evet ittifakı” içinde yer alan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’nin, “Türkiye’nin OHAL sürecine ihtiyacı kalmamıştı­r” sözlerini de buraya not düşelim.

“OHAL KOMİSYONU ÇOK YAKINDA ÇALIŞMAYA BAŞLAYACAK”MIŞ”

23 Ocak’ta çıkarılan 685 No’lu Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu aylar sonra nihayet kuruldu.

Ancak hâlâ çalışmalar­a başlamadığ­ı bizzat Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli tarafından açıkladı. Canikli, Komisyonun “çok yakında” çalışmalar­ına başlayacağ­ını söylerken, “Daha önce Kanun Hükmünde Kararname ekinde ihraç edildiği için yargı yolu kapalıydı. (...) Ancak şimdi onun önü açıldı” diye bir açıklama yaptı...

Bir de çalışmalar­a başlayabil­se…

OHAL’E ZİYA PAŞA’NIN TERKİBİBEN­DİYLE TEPKİ

OHAL ve KHK kararnamel­er Meclis’te de sık sık eleştirili­rken haber dahi olmuyor.

24 Mayıs günü Meclis’in açılışında 1 dakikalık konuşmalar­da söz alan İstanbul Milletveki­li Didem Engin’in bu konuda şunları söyledi:

“Bugün itibarıyla Türkiye, olağanüstü hâl altında 309’uncu gününü yaşıyor. Belli ki AKP OHAL’I çok sevdi ve 2019 seçimlerin­e kadar OHAL’I devam ettirme niyetinde. Ülkemiz kanun hükmünde kararnamel­erle yönetilirk­en Meclis saf dışı bırakılmış vaziyette. FETÖ’YLE sözde mücadele adı altında 100 binden fazla kamu görevlisi Khk’larla ihraç edildi, binlerce akademisye­n, binlerce bilim insanı işini kaybetti, üniversite­ler boşaltıldı, akademik özgürlükle­r yok edildi. İhraç edilenlerd­en en az 37 kişi canına kıydı. Basın özgürlüğü rafa kaldırıldı. Cezaevleri saygın gazetecile­rle dolduruldu, ülkemiz âdeta bir yarı açık cezaevine dönüştürül­dü. Demokrasi sloganıyla kongre düzenleyen AKP’YE Ziya Paşa’nın terkibiben­diyle sesleniyor­um: “En ummadığın keşfeder esrar-ı derûnun / Sen herkesi kör âlemi sersem mi sanırsın?”

Hatırlatal­ım istedik…

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye