Ehl-i Sünnet mezhepleri birbirine bağlıdır
E hl-i Sünnetin mezhepleri siyâsî, fıkhî ve itikâdı olarak birçok meselede biribirleriyle bağlantılıdırlar. Aynı mezhep içinde birçok farklı eğilimler bulunabilmektedir. Meselâ; fıkhî ve ameli konularda Sünnîlerin önemli bir kısmı, Hanefi’dir. Hanefilerin büyük çoğunluğu itikâdî konularda Mâtûridî’dirler. Ehl-i Sünnetten Şafîi ve Maliki olanların çoğu itikatta Eş’âri, Hanbeliler ise genelde Selefîdirler. Ebû Hanîfe, Mâlik, Şâfii, Ahmed b. Hanbel, Mâtûridî, Eş’âri, Ebû Bekr Bakıllânı, Abdulkâdir Bağdâdi, İmamu’l-harameyn-i Cüveyni, İmam Gazzâli, Fahreddin Râzî ve Kadı Nasıruddin Beyzâvi gibi âlimler, daha sonraları Ehl-i Sünnetin önde gelen diğer simâlarıdır. Abdulkâdir el-bağdâdi’ye göre, Ehl-i Sünnet sekiz zümreden meydana gelmektedir:
1. Ehl-i bid’atın hatalarına düşmeyen kelâm âlimleri,
2. Sevri, Evzâî, Dâvûd ez-zahiri dahil büyük müctehid fakihler ve mensupları,
3. Muhaddisler, yani Hadis uleması,
4. Ehl-i bid’ate meyletmeyen sarf, nahv, lugat ve edebiyat âlimleri,
5. Ehl-i Sünnet görüşüne sadık kalan kıraat imamları ve müfessirler,
6. Müteşerrî Sufiyye, yani şeriate bağlı tasavvuf ehli,
7. Ehl-i Sünnet yolundan ayrılmayan Müslüman mücahidler,
8. Ehl-i Sünnet akîdesinin yayıldığı memleket ahalisi. (Bağdâdı, el-fark beyne’l-fırak, s. 313318; Bekir Topaloğlu, Kelâm İlmi s. 109-110.)