illâ ki Hazırlanmak lâzım

Bu zamanın en mühim meselesi elbette imanımızı kurtarmak ve başkalarının imanlarının kurtulmasına vesile olmak, âlicenap bir cehd ve gayretle çalışabilmektir.

Bu cümleden olarak imanı kuvvetlendirecek ve kurtaracak, yardımcı olacak; imanî, Kur’ânî, İslâmî ders ve sohbetler çok büyük ehemmiyet kesbetmektedir.

İllâkî okumak, anlamak ve imanî, Kur’ânî, İslâmî konularda dolu dolu olmak lâzımdır. Bu konuda ve bu yolda en azından bir gayretin, çalışmanın içerisinde bulunmak lâzımdır.

Tembellik ve boş vermek; bu kudsî hizmetin ve gayretlerin önüne hiçbir zaman geçmemelidir. Ancak ve ancak boş olanlar boş verir ve kendisini saldığı gibi kudsî hizmetlerdeki vazifelerini, okumalarını, sohbetleri ve dersleri de salar. Ye erteler, ya eksik yapar, ya da hiç yapmaz ve şefkat tokatlarına muhatap olur.

Bu tarzdaki ikazlar konusunda kendi nefsimiz başta olmak üzere gayemiz; hepimizin bir gayret ve teyakkuz içerisinde bu kudsî hizmetlerden geri kalmamanın ve daima ileriye, mükemmele ve muvaffakiyetlere kavuşabilmemiz arzusu ile başarılar elde ederek imanımızı hem muhafaza hem de başkalara faydalı olacak şekilde kuvvetlendirmemiz esastır.

“Ben tamam, ben öğrendim, ben her şeyi bilirim” hesabı ve yaklaşımıyla insan kendine zarar verir ve heder olur. Evet dolu olanın doldurulmaya ihtiyacı yoktur. Ama doluluğu kim tesbit eder ve kim size bu konuda emsal olabilir bu tartışılır.

İnsanın her zaman okumaya, öğrenmeye ve anlamaya ihtiyacı vardır. Değil altmış yetmiş senelik vasatî ömür için, belki önceki insanların daha önce yaşadığı ömür olan bin sene de yaşasa yine cahildir, öğrenmeye muhtaçtır.

Önemli olan bu ihtiyacın devamlı olduğunu bilmek ve unutmamaktır.

Böyle kâinat çapında büyük hedeleri olan insanların galete düşmeden; belirli kudsî hedeflere erişebilmek için devamlı gayret göstermeleri ve çalışmaları şarttır.

Toplu bir şekilde, grup grup ve cemaat şeklinde gelen ehl-i dalâlete, ehl-i ilhada, ehl-i küfre ve ehl-i sefahate karşı bir büyük nuranî şahs-ı manevî ile mukabele edebilmek için yine kudsî, nuranî, maani-yi imaniyeyi elde etmek şarttır. Bunun için de gayret ve çalışma elzemdir, lâzımdır, lüzumludur.

Sadece fikren değil, fiilen de; okuyarak ve anlayarak bu kudsî imanî hizmete hazır olmalıyız.