Özkardeşler Şirketi
Pazarlama hizmetlerini yaparken, Yeni Asya markalı yayınlarımızı, Risale-i Nurlar’a basamak olduğunu kabul, küçücük bir kitap satsak büyük şevk alırdık. Hem şahsî okumamızı, hem de satmak istediğimiz yayınlarımızı iyi okumaya gayret ederdik. Satışlarımız bazen iyi gitmez, bazı günler akşama kadar hiçbir şey satamazdık. Üstadımız Said Nursî’nin, “Vazifeni yap, vazife-i İlâhiyeye karışma “emrini düşünerek, ertesi gün daha fazla gayret eder, çok defa bir önceki günün eksiğini tamamlardık.
Pazarlamanın değişik çeşitleri vardır. Ben vesileli satıştan bir örnek vermek istiyorum.
Pazarlama hizmetine başladığımız tarihlerde CAN KARDEŞ dergisi haftalık çıkıyor ve birçok abonesi bulunuyordu. Bugünkü sayısından çok fazla satışı vardı.
Merkezimizden İzmir Can Kardeş abonelerinin adreslerini istedik. Kemeraltı çevresindeki adresleri ziyarete başladık. İlk ziyaretimizi Bekir Kaya’ya yaptık. Kendimizi tanıp ziyarete geldiğimizi söyledik. Kendisinden yayınlarımızı tanıdıklarına tanıtabileceğimizi ifade ettik. Bu konuda bize yardımcı olmasını rica ettik. Severek kabul etti. Özkardeşler A.Ş. firmasının adresini bir kâğıda yazıp, bize verdi. Güven Bey’e selâm söylememizi, her zaman bizi beklediğini söyledi. Selâm verip, ayrıldık. Çantalarımı doldurup Özkardeşler firmasının yolunu tuttum. Çanta deyip geçmeyin, en az on kilo. Ne kadar çok taşırsak o kadar çok satarız düşüncesi var. Çok fazla zorlanmadan Özkardeşler firmasını bulduk. Çalışanlardan biri bizi karşıladı. Ne istediğimizi sordu? Güven Bey’i görmek istediğimizi, bizi Bekir Kaya’nın gönderdiğini söyledik. Buyrun oturun Güven Bey gelecek, dedi.
Biraz oturduktan sonra orta yaşlı birisi üst kattan aşağı indi. Bizi görünce “Hoşgeldiniz” dedi.
- Buyurun bir şey mi var?
- Güven Bey’i arıyoruz. Bizi Bekir Bey gönderdi.
- Güven Bey gelir birazdan. Buyrun yukarı çıkalım, dedi.
Yukarı çıktık. Oturduktan kısa bir süre sonra“çantanızda ne var, açın bir görelim”dedi. Çantamı açtım. Çıkardığım her kitabı önüne yığdı. Kitapların hepsini alalım. Galiba bunların bir kısımı seri. Serilerin eksiklerini daha sonra tamamlarsınız.
“Güven Bey’e ne için geldiniz?” dedi. Kitap ve Can Kardeş dergisini tanıtmak için geldiğimizi söyledik. O da Can kardeş dergisine abone oldu. Risale-i Nur Külliyatı istedi. İki tane Müslüman İlim Öncüleri kitabı istedi. Beklemediğim bu satış beni çok memnun etti. Birkaç saat içinde sipariş edilen kitapları getirdim. İkinci gelişimde Güven Bey’in geldiğini gördüm. Güven Bey’e, Bekir Kaya’nın selâmını söyledim. O da “Buyrun” dedi. Çantamızdaki kitapları görmek istedi. Hasan Bey’den çok daha fazla kitap siparişi verdi. Can Kardeş’e abone oldu. O yıldan itibaren yaklaşık otuz yıldır “Özkardeşler” firması bizim yayınlarımız için fevkalâde güzel müşteri oldu. Uzun yıllar devam ettirdiğimiz neşriyat hizmetimde Özkardeşler firması gibi firmalar olduğunu unutmanın bir vefasızlık örneği olduğunu düşünüyorum.