31 Mart endişesi ve uyarısı
Siyasî kulislerde yaptırılan anketlerde Akp’nin en düşük oy alacağı, partinin oylarının 24 Haziran’da alınan yüzde 42’nin altına düştüğü ortaya çıkıyor. 31 Mart mahalli seçimlerinin, iktidardaki ANAP’ıN düşüşe geçtiği 1989 ve 2008 krizi sonrası 2009 yerel seçimlerdeki havanın olduğu, özellikle ağır ekonomik kriz ve pahalılıkla yıpranmışlığın iktidar partisi yönetimini düşündürdüğü, bu yüzden anket sonuçlarının gizlendiği kaydediliyor. Bu vakıa, aday profillerindeki zayılık, önceki seçimlere göre adaylık için başvuruların azlığı, bazı ilçe, il ve hatta büyükşehirlerde güçlü aday bulma zorluğu benzeri olumsuzluklarla birlikte ele alındığında iktidar partisinde kaygılar daha da artıyor. Ve bu gerçek, iktidar cânibince de ikrar ediliyor. Bunun içindir ki, Ankara’da adayların, baskı gruplarının baskıları üzerinden belirlendiği, sokaktan, halktan gelen bilgilerden sarf-ı nazar edildiği ve bu isimlerle seçime gidilmesi halinde seçimin kaybedileceği endişeleri açıklanıyor. AKP İstanbul eski milletvekili Metin Külünk’ün Facebook hesâbından yaptığı canlı yayında “Öyle küçük, basit hesaplar uğruna, arkadaşçılık, grupçuluk, dar alan kadroculuğu uğruna” dayatılan yanlışlara dikkat çekmesi bunun ifâdesi. (6.1.19) 31 Mart akşamında ‘bir sürpriz’ yaşanabileceğini bildiren Külünk, “Bunun telâfisi yok. 1 Nisan sabahı, Türkiye’de başka şeyler konuşulur; onun için herkes çok dikkatli olmalı” ikazında bulunuyor. “Bir 7 Haziran daha ortaya çıkarsa, bu millet o adayların belirlenme sürecinde doğru bilgileri sayın Cumhurbaşkanımızın önüne koymayanlardan ağır hesap sorar” diye uyarıyor. Bu yüzden her fırsatta muhalefeti “gayr-ı millilik”le ve hatta “hıyânet”e ithama varan tehlikeli“kutuplaştırıcı siyaset”le konsolide edilmeye çalışıldığı, seçmenin “korku”yla provoke edildiği tesbitleri yapılıyor.