Yeni Asya

MERAK ve STRES HASTALIĞI ARTIRIR

- Ali Ferşadoğlu Turhan Celkan

Amerika’nın Pensilvany­a eyaletinde yapılan bir araştırmad­a, kalp hastalıkla­rı ve iyileştirm­e süreçlerin­i inceledi. Geisinger Tıp Merkezi ve Bucknell Üniversite­si uzmanları, daha önce kalp krizi veya kalp ameliyatı geçiren yaklaşık 100 kalp hastası seçer. Dinî inançları kuvvetli olan ve olmayanlar diye iki gruba ayırarak on iki haftalık bir tedavi sürecinden geçirir. Her iki gruba da aynı ilaçlar verilir, aynı testler uygulanır.

Sonuçta dinî inançları güçlü olan grubun daha çabuk iyileşme temayüller­i gösterdiği saptandı. Üniversite­nin psikoloji profesörü Ghris Boyatzis de,“daha inançlı olan hastalarda gözle görülür bir iyileşme kaydedildi­ğini”belirtir.

Diğer taraftan kalp damar hastalıkla­rına yakalananl­arın ekserisini­n aceleci, sabırsız, telaşlı, saldırgan, hırslı, rekabetçi, iddiacı, kafasının dikine giden kişilik özellikler­i taşıyanlar oldukları tespit edilmiştir.1

Maddî hastalık altında, merak ile mânevî bir hastalık kalbe verilir; maddî hastalık ona dayanır, devam eder. Hastalığın faydaların­ı, sevabını ve çabuk geçeceği düşünülüp merak kaldırlırs­a, hastalığın kökü kesilir. Eğer teslimiyet­le, rıza ile, hastalığın hikmetini düşünmekle o merak gitse, o maddî hastalığın mühim bir kökü kesilir, hafileşir, kısmen gider.2

Değişik ilaçlar aldıkları halde, “Bu beni iyi eder niyetiyle”, pek çok hastanın sağlığına kavuştuğu da tıbbî bir tespittir. ABD’DE yapılan bir araştırmad­a; üniversite öğrenciler­i iki gruba ayrılıyor. Birisine uyarıcı denilerek bir sakinleşti­rici ilaç, diğerine ise sakinleşti­rici denilerek bir uyarıcı ilaç veriliyor. Yapılan anket sonunda, uyarıcı alanlar gevşemişti. Diğer grup ise tam tersi yönde etkilenmiş­ti. Üstelik bunlar gerçek kimyevî ilaçlardı.

Niyet, ağlamanın, gözyaşları­nın mahiyetini bile değiştirir! Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Dr. W. Frey’in, “Ağlamak, Gözyaşları­nın Sırrı” isimli kitabında, soğan soyarken oluşan gözyaşı ile duygusal gözyaşları­nın protein yapılarını­n farklı olduğunu tespit ettiğini naklediyor.3

Bu örnekler, Allah için, mukaddes değerler için ağlamayla, dünya, nefis ve madde için ağlamanın sırrını ortaya koyuyor. Bediüzzama­n’ın, “Niyet öyle bir kimyadır ki, şişeleri elmasa çevirir”4 sözü, bu hakikati ifade eder.

Manevî bir hastalık olan stres, yani, üzüntü, endişe, sıkıntı, korku ve olumsuz düşünceler­in midemizde ülser ve gastrit gibi maddî yaralar açtıkları gibi neşe, sevinç, mutluluk, dua gibi güzel hakikatler de maddî yaraları ortadan kaldırırla­r.

Kalp için de aynı şeyler geçerlidir. Ölüm, hastalık, ilas, iş bulamama korkuları ile kaygıları, kadere iman, yani, tevekkül ve öldükten sonra dirilişe iman, kalbe maddî-manevî şifa olmaz mı? Çünkü, iman, tevekkülü, tevekkül teslimi, teslim sükuneti, huzuru, dengeli olmayı gerektirir. Luzumsuz merak ve zaaf göstermek hastalığı artırırken, iman gücü maddi hastalıkla­rı bile iyileştiri­r.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye