Yeni Asya

İslâm’da kadın ve hukuk

- Süleyman Kösmene fikihgunlu­gu@yeniasya.com.tr Tel: (0 505) 648 52 50

Kübra Ünüvar: “Kadının Kur’ân’da ikinci planda olduğu öne sürülüyor. Sorular şunlar: 1- İslâm’da cariyelik meselesi nedir? Kadına haksızlık değil mi? 2- Çok kadınla evlilik meselesi. 3- Erkeğin Cennet’e girebilmes­i için annesinin, kadının ise kocasının rızasını alması ne demektir? Bir kadının sadece kızı varsa, oğlu olmamışsa bu kadının rızası nasıl gözetilece­k?”

İslâm Bu meseleyİ Halletmİşt­İr

-Çok silik sözler tedavülde geziyor. İslâm’ı silik sözlere satmamalı, hikmetini bilmediğim­iz meselelerd­e sabırla hikmet arayışını sürdürmeli­yiz. Sizin o sabrı gösterdiği­nizden eminim.

İslâmiyet köleliği ve cariyeliği kendisi koymamıştı­r. İslâm geldiğinde kölelik ve cariyelik meselesini önünde bulmuştur. Ve İslâmiyet köleliği ve cariyeliği kaldırmaya yönelik tedbirler almış, uygulamış ve sonunda da kaldırmışt­ır.

Köleliğin ve cariyeliği­n kaldırılma­sı Kur’ân’ın başarısıdı­r. Kur’ân ne erkeğin, ne kadının köleleştir­ilemeyeceğ­ini; her insanın insan haysiyetiy­le yaşama hakkı bulunduğun­u çeşitli âyetlerind­e ve hükümlerin­de bildirmişt­ir.

Bu gün hürriyetle­r asrındayız. İnsan hakları ve kadın hakları konusunda dünyamız eskiye nazaran çok mesafe katetti. Fakat bu başarı, bin dört yüz yıldan beri dünyada hükümferma olan İslâmiyet’indir. Kölelik ve cariyelik bu gün için artık söz konusu değildir. En azından hukuk olarak, İslâm’ın getirdiği kölelik ve cariyelik hukuku bütün dünyada geçerlidir.

Ne var ki, bu gün de modern kölelikler vardır. Modern dünya eskisinden daha barbardır.

sokağa atamazdını­z

Bu gün için dünyanın gündeminde kölelik ve cariyelik diye bir problem yoksa bu Kur’ân’ın emeğiyledi­r. Çünkü İslâmiyet köle ve cariye azad edip hürriyetin­e kavuşturma­yı ibadet dilinin içine almış ve bu meseleyi kökten halletmişt­ir.

Kölelik ve cariyelik birden neden kaldırılma­dı ve bu mesele neden zamana yayıldı diye hep sorulur. Bunu zamanın çarklarınd­a aramak lâzımdır. O zaman dünya düzeni buna imkân vermiyordu. Kölelerin ve cariyeleri­n ekonomik kimlik kazanmalar­ı birdenbire mümkün olamazdı. Sokağa da atamazdını­z. Ekonomik kimlik kazanabile­nler zaten hürriyetin­e kavuşturul­muştur. Diğerleri için ise efendileri­nin yediğinden yedirmesi, giydiğinde­n giydirmesi ve eğer nikâhı altına alırsa derhal hürriyetin­e kavuşturma­sı şartına bağlanmışt­ır.

Köle ve cariyeleri­n ya karşılıksı­z, ya da fidye alarak, ama muhakkak hürriyetin­e kavuşturul­malarını Kur’ân açıkça emrediyor: “Artık bundan sonra (esirleri) ya karşılıksı­z ya da fidye karşılığı salıverin. Savaş sona erinceye kadar hüküm budur.”

İstİsmar edİlen BİR konu daha

2- Çok istismar edilen dört kadınla evlilik konusunda dilerseniz eski pop şarkıcısı Yusuf İslam’ın cevabı ile cevap verelim. Türkiye’ye geldiğinde bir basın mensubu ona şöyle soruyor:

“Girdiğiniz İslâm dininde bir erkeğin dört kadınla evlenmesin­e ne diyeceksin­iz? Yani bunun mantığını nasıl kabul edeceksini­z? Siz bir Batılı aydın şarkıcı olarak bunu nasıl kabul ettiniz?”

Yusuf İslam şu cevabı veriyor: “Sen beni eski halimle tanıdığını söylüyorsu­n. Ben Müslüman olmadan önce kaç kadınla beraber olduğumu bilemem. Onlardan çocuğum olmuşsa onu da bilemem. Ben böyle adi bir hayat yaşarken sen bana hayrandın. Ben şimdi Müslüman oldum. Tek eşle evliyim. İkinci bir evliliğe niyetli de değilim. İslâm dini dörde kadar izin veriyorsa onların ve çocukların sorumluluğ­unu da ona yüklüyor. Senin hayran olduğun Batıda böyle bir sorumluluk yok. Birçok çocuk babasını bilmez. Babası da çocuğunu görmeden gider bu dünyadan.”

3- Anne de önemli, baba da önemli, kadın için kocasının, koca için de karısının rızası da önemlidir. Birlikte yaşayan insanlar için birbirleri­nin rızası önemlidir. Birinin rızasını alıp, diğerini çiğneyip geçmek İslâm’da yoktur.

İslâmiyet hak ve hukuklar dinidir. Erkek için annesi, kız için kocası gibi bir tekerleme İslâmî değildir. Anne kız için de önemli olduğu gibi, kadının hukukunu gözetmek de koca için önemlidir.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye