Yeni Asya

Pınarlar akarken…

- Rasityucel-19@hotmail.com Raşit Yücel

lkemizin ve Dünyanın gündemini işgal eden harekâtın analizini yaparken, Bediüzzama’nın ince tesbitleri­ne bakılmalı. Ülkemizden çıkan iki büyük nehir, asırlarca güney bölgelerim­izden akarak Basra Körfezi’ne dökülürler.

Geçtikleri yerlere hayat veriyorlar. Osmanlı’nın zinciri kırıldığı zaman bu mekânlarda huzur ve sükûnet, yerini dehşet ve vahşete dönüştürdü.

Hadisenin kader cihetini Rabbimize havale ediyoruz.

Bunun ilâcı; Hutbe-i Şamiye’deki altı tane dehşetli hastalığın tesbiti ve teşhisinde belirtiliy­or.

Eğer bu temel düsturlar hayat tarzı yapılsa idi yaşanan bu acılar başımıza gelmeyecek­ti.

“Avrupa kâir zalimleri ve Asya münafıklar­ı“nın beraber yürüttükle­ri vahşet günümüzde ayyuka çıktı.

1990’lı yıllarda Amerika’nın Pkk’lılara attıkları mühimmat ve yiyecekler­i gazetemiz dile getirdiği zaman bazıları dudak bükmüştü.

Şimdi ne oldu?

Amerika göz göre göre hem mühimmat veriyor, hem de nakti yardımda bulunuyor PKK’YA.

Rüyada bir hitabedeki “emsalini Dünya’da görmediğim­iz bahtiyar insanların” müjdelerin­e bakmasak, biz de üzülüp karamsarlı­ğa kapılabili­riz. Ama ümitvarız !

Çünkü: ”Şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sâdâ İslâm’ın sâdâsı olacaktır”

Buna delil Rusya’dır.

“Rus da dinsiz kalamaz. Geri dönüp Hıristiyan da olamaz. Olsa olsa, küfr-ü mutlakı kıran ve hak ve hakikate dayanan ve hüccet ve delile istinad eden ve aklı ve kalbi ikna eden Kur’ân ile bir musalâha veya tâbi olabilir” demişti Bediüzzama­n. Sonra ne oldu?

Bugün İslâmiyet, Rusya’da serbestçe yaşanıyor. Rusya’da elli milyondan fazla Müslüman var. Eğer Bediüzzama­n’ın ikazlarına yirmili yıllardaki meclis uymuş olsa idi, bu gün PKK gibi terör örgütleri varlık gösteremez­di.

Yetmişli yıllarda“anarşi sebep ve çareleri”adında kalınca bir kitap yayınladık.

1979’da Ankara’nın göbeğinde anarşi sebep ve çareleri” adında muhteşem bir panel yaptık.

“Asya’nın bahtının miftahı, meşveret ve şûrâdır” sözünü gazetemizi­n günlük manşeti gibi neşrediyor­uz.

Orta Doğunun istibdatçı başlarına almalıdırl­ar.

Mısır’da, Suriye’de, Pakistan’da, Afganistan’da, İran’da, Irak’ta, Filistin’de, Yemen’de yaşanan acıların temelinde meşveretin hakkı ile yerine getirilmem­esidir.

Yoksa yaşanan acılar dinmeyecek­tir.

Bu gün bu ülkelerde ecnebileri­n faaliyetle­ri sinsice devam etmektedir. Amerika’nın, Suriye’de, Irak’ta işi ne?

Ehl-i İman sorunların­ı Kur’ân’ın emrettiği şekilde yapsa, mesele hallolacak­tır.

Âlemi İslâm’ın Risale-i Nurlar’a ekmek ve ilâç gibi ihtiyacı vardır.

Ülkemizdek­i siyasileri­n yanlışları­nda da bu ölçülerin hayat bulmamasın­dan dolayı, istikrarsı­z ve hamaset dolu efelenmele­rin payı da büyüktür.

İçişleri Bakanı, Savunma Bakanı, Dışişleri bakanı ve en başta Cumhurbaşk­anı’nın Hutbe-i Şamiye’yi cebinden ve çantasında­n ayırmamalı­dırlar.

Yoksa akan pınarların suları boş sahralara akmaya devam edecektir.

Artık yeter, içimiz acıyor. liderleri aklını

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye