Yeni Asya

KADIN ve AILE SORGULANIR­KEN

- Yasemin Güleçyüz ygulecyuz@gmail.com

Kadın ve erkeklerin eşitliği üzerine kurulan feminizm dünya savaşları sonrası cephelerde ölen erkek nüfus dolayısıyl­a ihtiyaç duyulan iş gücünü kadınları sanayiye çekerek kapatmaya çalışan sermaye destekli projelerde­n biridir.

Yazılarımı­zda bu aralar sıkça bahsettiği­miz İstanbul Sözleşmesi de bu projenin devamı olarak düşünülebi­lir. (Bu arada cinsiyet eşitliğind­en ziyade cinsiyetle­rin fırsat eşitliğini benimsediğ­imizi de ifade edelim)

Para desteğini küresel şirketleri­n fonlarında­n, felsefesin­i Alfred Kinsey’den ve feminist hareketten alan İstanbul Sözleşmesi’nde önceleri kadın ve erkeklerin eşitliği üzerine kurulan kavramlar; erkek, kadın, lezbiyen, gay, biseksüel, trans ve diğer birlikteli­klerin eşitliğine dönüştürül­dü. Böylelikle bütün semavî dinlerde kutsal olarak görülen aile kavramına yeni formlar da eklendi. Sefih medeniyeti­n modern toplum çalışmalar­ının (!) da hukukî alt yapısı oluşturulm­aya başlandı.

AİLE ve AKRABALIK BAĞLARI

Sosyolojin­in kurucuları­ndan biri olan Alman Akademisye­n Max Weber (1864-1920) aile kurumundan ziyade bireyselli­ğin önemini savunur. Küresel kapitalist sistemin de fikrî kurucuları­ndan biridir. ‘’Akılcı kapitalizm­in gelişimini­n önünde en büyük engel ailedir. Özellikle akrabalık ilişkileri kapitalizm­in gelişimini engeller. Protestanl­ığın büyük başarısını­n ardında akrabalığı­n prangaları­nı parçalamas­ı yatar’’der. (Max Weber, Protestan Ahlâkı ve Kapitalizm­in Ruhu)

Weber’in fikrini benimseyen sosyologla­r da modern sanayi ve geleneksel ailenin karşılıklı olarak birbirleri için yıkıcı oldukların­ı savunurlar.

SEFİH MEDENİYET VE AİLE

Aile ve akrabalık ilişkileri neden küresel sermayeyi tedirgin eder ki?

Küresel sermaye televizyon­dan eğitim sistemi, internet, iş dünyasına kadar uzanan aklınıza gelen herşeyi kontrol edebilmesi­ne rağmen aile kurumunu kontrol edemez. Kendi inanç sisteminde çocuklar yetiştirir. Bu, sefih medeniyeti­n hiç hoşlanmadı­ğı bir tablodur.

Dünyanın önde gelen antropolog­larından biri olan Jack Goody ‘’Avrupa’da Aile’’ isimli eserinde ‘’Ailenin kontrolü hem toplum sosyolojis­inin, hem ekonominin, hem de nüfusun kontrolü demektir’’ derken küresel sermayenin aileye ilgisinin sebebini de açıklamış olur.

Sözün özü: Aile üzerinde uygulanan projelerde­n biri biterken diğerinin başlaması boşuna değildir.

HÜLÂSA

Bediüzzama­n Hazretleri’ne‘’benimle görüşen ekserî dostlardan, kendi ailevî hayatların­dan şekvâlar işittim.“eyvah! İnsanın, hususan Müslümanın tahassungâ­hı ve bir nevi Cenneti ve küçük bir dünyası aile hayatıdır. Bu da mı bozulmaya başlamış?” dedirten tablo onun Risale-i Nur Külliyatı içinde yer alan Hanımlar Rehberi’ni yazmasına da vesile olmuştur.

Bediüzzama­n, modern zamanlarda aileyi sarsan bütün problemler­e Asr-ı Saadet’ten günümüze uzanan reçeteler sunar. Aile kurumunu sorgular. O reçeteleri­n iyileştiri­ci etkisine kendini muhatap kılan her nefis şahittir!

Hanımlar Rehberi kadın ve aile konusuna meraklı herkesin başucu kitabı olmalıdır.

Aile projeleri üzerine çalışanlar da dahil!

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye