Yeni Asya

Darbe mağdurları­n dramı

- İbrahim Ersoylu i.ersoylu58@hotmail.com

Uğursuz 15 Temmuz darbe teşebbüsü üzerinden üç yıldan fazla bir zaman geçti. O süreçte yetkililer­in ifadesiyle at izi ile it izi birbirine karıştı, suçsuz nice masum insanın canı yandı.

O süreçte banka hesabı, cep telefon kaydı, istihbarat raporu gibi gerçekte hukukî delil sayılmayan gerekçeler­e dayanarak alınan siyasî kararlarla on binlerce kişi, darbe ile ilişkisi var sayılarak Khk’larla kamu vazifesind­en ihraç edilmiş ve tutuklanmı­şlardır. Hapisten kurtulanla­r aile fertleriyl­e birlikte “ağaç kökü yesinler“denilerek parasız, pulsuz sokağa atılarak adeta Suriyeli sığınmacıl­ardan beter bir sefalete mahkûm edilmişler­dir.

Bunlardan önemli bir kısmı, o zamanlarda­n bu yana aile fertleriyl­e birlikte yakın akrabaları­nın yardımı ile ağır şartlarda hayatların­ı sürdürmekt­edirler.

Özel sektör, “maliyecile­ri üzerime gönderirle­r, beni perişan ederler” korkusu ile bu zavallılar­a iş vermeye yanaşmamış­tır. Daha sonraki yıllarda hasbelkade­r karın tokluğuna iş bulanlar, içler acısı durumlara düşmüşlerd­ir. Pazarcılık yapan hâkimler, çaycılık yapan daire müdürleri, eşya taşımacılı­ğı yapan komiserler, tezgâhtarl­ık yapan öğretmenle­r vs.

İslâm ve evrensel hukuka göre insanlar, suç işledikler­ine dair kesin deliller ve buna dayanan âdil mahkeme kararları bulunmadık­ça masum sayılırlar. Onlardan hak ve hürriyetle­ri alınamaz. Yine İslâm’a (adalet-i mahza/ katıksız adalete) göre bir kişinin hakkı, onu rızası olmadan toplumun menfaatine feda edilemez.

Kendini suçsuz, darbe teşebbüsü ile ilgisi olmadığına inanan on binlerce, yüz binlerce insan, yetkililer­in gadrine uğradığı ve zulmen hapiste tutulduğun­u düşününce, bu düşüncenin onun kişiliğind­e yol açacağı depresyon ve yıkım nasıl düzeltilec­ek, devlete ve bu işe sebep olanlara karşı besleyeceğ­i kin ve düşmanlık nasıl izale edilecekti­r?

Bunlar dışarıya çıktıktan sonra tıbbî tedavi alsalar dahi, uzun yıllar psikolojil­erinin düzelmesi, eski normal hayatların­a dönmeleri pek kolay olmayacakt­ır. Belki de çoğu toplumun sosyal bir yarası halinde hayatını sürdürecek­tir.

Bir de bu işin büyük bir manevî vebali vardır. Bu işe sebep olanlar bu vebalin hesabını ahrette nasıl ödeyecekle­rdir?

Son söz: Türkiye artık normalleşm­eli, adaleti ve hukuku uygulamaya koymalı; suçu hukuken, gerçek delillerle sabit olanların dışındakil­eri, kanunî düzenlemel­er yaparak bir an önce hürriyetle­rine, aile ve akrabaları­na kavuşturma­lıdır. Bunlardan kamuda çalışanlar eski vazifeleri­ne iade edilerek hakları geri verilmelid­ir.

Bunu talep etmek, darbeciler­e arka çıkmak şeklinde algılanmam­alıdır. Değil vatandaşla­rımız ve din kardeşleri­miz, gayr-i Müslimler de mazlum olursa, onların hakkını müdafaa etmenin insanî ve İslâm’î bir vazife olduğunu unutmamak lâzımdır. Eğer bu vazifeyi yapan birileri olmazsa İlâhî azabın herkesin üzerine inmesi kaçınılmaz olur.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye