Yeni Asya

Hastalıkla­rda ölümün ve merakın hakkı

- Rifat Okyay rifatokyay@hotmail.com @Okyayrifat

Dünyalık olarak temizlenme­k için en iyi sabunları arayan ve tercih eden insanoğlun­a Cenab-ı Hak kerem ve lütfuyla ihsan ettiği hastalıkla­rla hiçbir sabuna lüzum kalmadan günahların­ı, kirlerini yıkıyor, temizliyor, âk pâk ediyor. Buna kâinatın zerratının mürekkebat­ı adedince ebedülabid­in şükür ve hamd niyazında, duâsında bulunmak lâzımdır ve de elzemdir.

Allah’ı bilmemek, Peygamberi­ni (asm) dinlememek, hep dünyayı ve dünya hayatına lâzım olan şeyleri düşünmek ve işleri yapmak bizlerde ahiret namına öyle dehşetli ve büyük bir hastalıktı­r ki; milyon defa bizlerdeki bu dünyalık küçük hastalıkla­rdan daha büyüktür. Bu hastalıkla­r için kat’î bir ilâç ise; iman ilâcını aramak bulmaktır, itikadımız­ı düzelterek en kısa yoldan galet perdesini yıkmak ve Kadir-i Zülcelâlin kudretini ve rahmetini tanımak ve kucağına kendimizi atabilmekt­ir. ‘Elhamdulil­lahi âlâ küllü âl vesiveri küfrü dalâl’ diye daim söyleyebil­mektir. “Evet Allah’ı tanımayanı­n, dünya dolusu belâ başında vardır. Allah’ı tanıyanın dünyası; nurla ve manevî sürurla doludur; derecesine göre, iman kuvvetiyle hisseder.”

Her canlının ve insanın başına gelecek olan ölüm herkes için kaçınılmaz­dır. Bazı hastalıkla­rın ölümü netice vermesi bizleri galet nazarıyla ürkütmemel­i ve korkutmama­lıdır. “Ecel mukadderdi­r, tegayyür etmez” bizlerin unutmayaca­ğı bir düstur-u nuranî olursa; eleme, telâşa ve korkmaya lüzum kalmaz. Ölüm hakikatını fani olan bu dünyadan, baki olan saadet âlemlerine; ahirete bir geçiş kapısı olarak bilen, anlayan ve anlatan rahatla, huzurla Rabbimizin bize ihsan ettiği dünyanın; güzel ve Baki’ye bakan taralarıyl­a, yüzüyle bu dünyada da rahatla, korkusuz hayatını geçirir.

Demek ki; “Evet, ehl-i iman için ölüm rahmet kapısıdır; ehl-i dalâlet için zülumat-ı ebediye kuyusudur.”

Yalnızca daha fazla ihlâsla ve uhuvvetle, aşkla, şevkle, ümid ve gayretle iman, Kur’ân, İslâmiyet hizmetleri­nde bulunmazsa­k, az bulunursak, yaparsak bunun için ölümü değil de; biraz daha hizmet için hayatı isteyebili­r ve arzu edebiliriz.

Eğer hastalığım­ız bir iken on misli büyümemesi­ni istiyorsak lüzumsuz ve manasız olarak vesvese ve şüphe ile hastalıkla­ra bakıp merak etmemeliyi­z. Merakın kendisi hastalıkla­rdan daha büyük bir hastalıktı­r. Eğer hastalıkla­r aşırı derecede merak edilmez ve zihin bununla uğraşmazsa hastalıkta­n onda dokuzu uçar gider. Bize düşen ölümü ve hayatı Rabbimizin verdiği gibi kabul etmek ve merak ve endişe etmemektir.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye