Kur’ân-ı Kerîm’den kadın ve a le modeller
Peygamber Efendimiz’e (asm) gönderdiğimiz her salâvat hediyesinde yer alan ‘Al ve Ashab’ terkibinin belki de binlerce hikmetlerinden biri aile kurumunun önemine dikkatimizi çekmektir. ‘’Al-i Muhammed’’ namazımızın içine duâ olarak yerleştirilecek kadar mühimdir dinimizde. Gerçekten de aile kurumunun şahısların ve toplumların hayatındaki yeri tartışılmaz derecede önemlidir.
Kelâm-ı ezeli olan Kur’ân da, aile kurumu hakkında nikâh akdi, ebedî hayat arkadaşlığı ve aile fertlerinin dünya imtihanında birbirleri için zorlu bir sınav sorusu olduğu hakikati aile kavramı ile ilgili âyetlerde sık sık vurgulanır.
CENNET Kadınları
Dinimiz, Cennetle müjdelenen dört kadının şahsında kadınların önemli bir konuma sahip olduğunu gösterir bizlere. Hz. Asiye, Hz. Meryem, Hz. Hatice ve Hz. Fatıma (ra) inançları, gayretleri, ibadet ve takvaları, mücadelelerle dolu hayatlarıyla nurlu bir model olurlar.
Kur’ân-ı Kerîm Firavun’un aşağılandığını, Hz. Asiye’nin Cennetle müjdelendiğini haber verir. Kur’ân’da mihrap kelimesi Hz. Meryem ile birlikte zikredilir. Yani İlâhî kelâmda Hz. Meryem’in şahsında kadın saf ve temiz anılır.
imran ailesi
Al-i İmran Sûresi, hadis-i şerifte Cennetin dört önemli hanımından biri olan Hz. Meryem’in mensup olduğu ailenin ismini taşır. Bir Sûreye isim olacak kadar önemli olan İmran ailesi, Kur’ân’ın örnek aile modellerindendir.
Hz. lut (as) ve Hz. NUH’UN (as) aileleri
Bu iki peygamber de eşleriyle imtihan edilmişlerdir. Peygamberlerinin emrine itaat etmeyen kavimlerle birlikte bu kadınlar da helâk olmuşlardır. Tahrim Sûresi’ndeki ilgili âyetler bu açıdan önemlidir. Hz. Lut’un kızlarının annelerinin rağmına babalarının risâletini kabul etmeleri, Hz. Nuh’un ise eşinin ve oğlunun tufanda kavimleriyle birlikte helâkı ilginçtir. Bunlar ilâhî kitabımızda kıyamete kadar gelecek mü’minlerin nazarına ibretle sunulur.
HÜLÂSA
Bediüzzaman Hazretleri aile kurumu hakkındaki bu Kur’ânî hakikatleri veciz bir şekilde şöyle formülleştirmiştir: “Ne mutlu o kocaya ki, kadınının diyanetine bakıp taklit eder, refikasını hayat-ı ebediyede kaybetmemek için mütedeyyin olur. Bahtiyardır o kadın ki, kocasının diyanetine bakıp ‘ebedî arkadaşımı kaybetmeyeyim’ diye takvaya girer.‘’
Yine Bediüzzaman, Risale-i Nur Külliyatı’nda 32. Söz olan Muhabbet bahsinde Allah’ın rızası dairesinde kurulan ailelerde, eşler arasındaki sevginin, çocuklara duyulan şefkatin baki bir Cennet hayatıyla mükâfatlandırılacağını anlatır.
Ebedî hayat arkadaşlığı temeli üzerine bina ettiğimiz aile hayatımızın dünyadaki Cennetimiz, sığınağımız olması duâsıyla…