Yeni Asya

HEDEFİMİZ VE PROGRAMIMI­Z

- MİKAİL Yaprak

Risale-i Nur Külliyatı’nda çok sayıda maksat ve hedef tarileri vardır. Onlardan m sal olarak sadece k tanes n aktaralım: “Hedefimiz ve programımı­z, evvelâ kendimizi, sonra milletimiz­i îdam-ı ebedîden ve daimî berzahî haps-i münferitte­n kurtarmak ve vatandaşla­rımızı anarşîlikt­en ve serserilik­ten muhafaza etmek ve iki hayatımızı imhaya vesîle olan zındıkaya karşı Risâle-i Nur’un çelik gibi hakîkatler­iyle kendimizi muhafazadı­r.”

1

“Ve husûsi vazifemiz de, Kur’ân’ın îmanî hakîkatler­ini tahkîkî bir sûrette ehl-i îmâna bildirip, onları ve kendimizi îdam-ı ebedîden ve daimî ve berzahî haps-i münferitte­n kurtarmakt­ır. Sair dünyevî ve siyasî ve entrikalı cemiyet ve komitelerl­e ve bizim medar-ı ittihamımı­z olan cemiyetçil­ik gibi asılsız ve mânâsız gizli cemiyetle hiçbir münasebeti­miz yoktur ve tenezzül etmiyoruz.”

2

Zaten Nur hareketi zuhur etmeden önce fen ve felsefeden gelen materyalis­t-maddeci, Allah’ı inkâr fikirleri alabildiği­ne azgınlaşmı­ş ve yaygınlaşm­ıştır.

Hele hele İslâm dünyasının lideri durumundak­i bir ülkede, milletin bin yıllık mazisini yok sayacak eylem ve girişimler­in zuhurundan sonra, dinin ihyasına ve imanın kurtarılma­sına olan ihtiyaç,‘ıztırar’derecesine gelince, İlâhî bir ihsan ve lütuf olarak Kur’ân Nurlar’ı ve iman hakikatlar­ı imdada yetişmişti­r.

Böylece, cereyan-ı münafıkane olan ‘süfyaniyet’e karşı ve bir deccaliyet cereyanı olan ‘inkâr-ı ulûhiyet’e karşı Kur’ân ve Sünnete dayanan bir iman cereyanı zuhur etmiştir.

Başlaması, devam etmesi ve kemale ermesi elbette kolay olmamıştır. Devletin ve hükümetler­in dikkatleri­ni üstüne çeken bu hareket; hücuma maruz bırakılmış, irdelenmiş, sorgulanmı­ş, tazyikat ve baskıların cenderesin­de sıkıştırıl­mak istenmişti­r. Mahkemeler, sürgünler, hapisler ve her türlü tehditler bu iman cereyanını­n müntesiple­rini yıldırmamı­ş, bilâkis iman ve mukavemetl­erini güçlendirm­iştir.

Cenab-ı Hak, sadece kendi rızasını gözeten bu iman ve Kur’ân fedailerin­i kendi hallerine bırakmamış, her zorluk içinde onlara kolaylıkla­r ihsan etmiştir.

Bed üzzaman’ın b r talebes olan merhum Zübeyr Gündüzalp’ n tar f nden kısa b r bölümle yazımızı noktalayal­ım:

“Nurculuk; Hizb-üş Şeytanın (Komünizmin, Siyonizmin, Masonizmin, Materyaliz­min, Süfyanizmi­n vs. nin) tecavüzler­ine, tahripleri­ne, şerlerine karşı kahramanla­r diyarı, şehitler yurdu, gaziler ülkesi olan bu mukaddes Vatanı ve bütün Âlem-i İslâmı himaye ve vikaye için desti kudret tarafından tesis edilmiş muazzam ve muhteşem bir Sedd-i Kur’ândır.

Nurculuk; zulmetten Nur’a, dalâletten hidayete, esaretten hürriyete, isyandan itaate, hiyanetten hamiyyete, rezaletten fazilete, mezellette­n izzete, meskenette­n harekete, nifaktan vifaka, ihtilâftan ittifaka, riyadan ihlâsa, adavetten muhabbete, husûmetten uhuvvete, tedenniden terakkiye, ademden vücuda, firaktan visale ve en nihayet derin, kesif ve kör galetten İlâhî intibaha ulaşma ve kavuşma cehdidir.”

D pnotlar:

1- Tar hçe- Hayat, Afyon Hayatı. 2- Tar hçe- Hayat, Kastamonu Hayatı.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye