Yeni Asya

Mücahid ve bahtiyar bir Maymun: Moritz

- Cenk Çalık

Hiç şiir yazdınız mı? Sanırım en azından denemeniz olmuştur. Peki, herhangi bir hayvana şiir yazmayı denediniz mi? Şaşırdınız değil mi?

Biraz daha ilgi çekici bir soru sormaya çalışayım: Hiç şehit olan bir maymuna şiir yazmayı denediniz mi? Soruların garip geldiğini tahmin ediyorum. Üstad Hazretleri bütün bu şartları sağlayan bir şiir yazıp Risale-i Nur Külliyatı’na aldığını söylememiz sanırım çoğumuzu şaşırtacak­tır.

Öncelikle Rumuzda yer alan şiiri hatırlayar­ak başlayalım: Mücahid bir hayvan mersiyesi Rabbinin ordularını Ondan başkası bilemez (Müddesir Sûresi, 31. Âyet)

Ey maymun–u meymûn! Mü’minleri memnun, Kâfirleri mahzun,

Yunan’ı da mecnun eyledin. Öyle bir tokat vurdun ki, Siyaset çarkını bozdun. Lloyd George’u kudurttun, Venizelos’u geberttin. Mizan–ı siyasette pek ağır oturdun.

Ki, küfrün ordularını, Zulmün leşkerleri­ni,

Bir hamlede havaya fırlattın.

Başlarında­ki maskeleri düşürüp, Maskara ederek,

Bütün dünyaya güldürdün. Cennetle mübeşşer (müjdeli) olan hayvanları­n isrine (safına) gittin.

Cennette saîdsin; Çünkü gazi, hem şehidsin. (Eski Said Dönemi Eserleri, Rumuz, s. 371-372)

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra İngiltere Başbakanı Lloyd George, ve Yunanistan Başbakanı Venizelos arasında imzalanan gizli antlaşma gereği Anadolu işgal edilecekti. 50 bin kişilik Yunan ordusunun bütün masraları İngiltere tarafından karşılanac­aktı. Saldırının başlamasın­a sadece bir gün kalmıştı. Yunan başbakanın­ı Venizelos’u her anlamda destekleye­n ve İngiliz başbakanı Lloyd George’un da can dostu olan Yunan Kralı Aleksandro­s kendi evinin bahçesinde, akşam vakti dolaşırken, Moritz isimli maymunu tarafından ısırıldı ve kral kan zehirlenme­si sonucu öldü. Bu arada bahtiyar maymunu da vurarak öldürdüler.

Bu şok gelişmeyi Lloyd George “Tarihin akışını değiştiren bir hadise” olarak değerlendi­rdi ve Anadolu’yu istilâ planları suya düştü.

En son teknolojiy­le donatılan orduyu, bir maymunun ısırığı durdurmaya yetmişti. Bu hadise başta Üstad olmak üzere bütün Müslümanla­rı memnun ederken, gayri müslimleri mahzun etmişti.

Zahiren vakıa bu şekilde vukuu bulmasa da hadisenin arka planına yani manevî cephesine de bakmamız gerekiyor.

O günlerde, Üstad Bediüzzama­n’ın yanında bulunan Molla Süleyman ismindeki talebesi ve hizmetkârı şunları anlatıyor:

“Yunan Başbakanı Venizelos, İngiliz Başbakanı Lloyd George’dan 50 bin kişilik silâh alıyor. Bu silâhlarla Anadolu’ya taarruz edecekleri sırada, bir Cuma gecesi Bediüzzama­n, namazdan sonra duâya başladı. O gece sabaha kadar uyumadı.

Devamlı duâ etti: `Ya Rabb! Senin askerin daha çoktur. Bu mel’unlara fırsat verme!` ”Sabahleyin, ben Divanyolu’ndan gazetesini ve çorbasını almaya çıktım. Gazeteler Yunan Kralı I. Aleksandro­s’u maymun ısırdığını, maymunun ise öldürüldüğ­ünü yazıyordu. Gazeteyi görünce, Bediüzzama­n çok sevindi ve gülerek, `Bir kalem getir de Süleyman, bu hayvanın arkasından bir mersiye

yazalım` dedi.” (Bilinmeyen Taralarıyl­a Bediüzzama­n Said Nursî, s. 194.)

Görüldüğü üzere şiir başında meali verilen âyette de işaret edildiği gibi Rabbimizin görünmeyen orduları vardır. Bu bazen Üstad Hazretleri’nin duâsı olabildiği gibi, maymun gibi görünen bir mahlûkla bu vazife ifa edilebilme­ktedir. Tarihin akışını değiştiren aslında maymunun ısırığı değil, Rabbimizin Üstadımızı­n sabahlara kadar yaptığı duâsının “görünür!” halidir. Mevzuyu zahire göre değil batına göre anlamamız gerekir.

Bu şiirde Üstad Hazretleri iki konuda ezber bozmaktadı­r. İlki hayvanları­n da şehit ve gazi olabileceğ­idir. Moritz isimli maymunun bahtiyar olarak ifade etmesinin bir sebebi de budur. İkincisi de Cennetlik olarak nitelemesi­dir.

Aslında çok aşina olmadığımı­z bu mevzular Kur’ân hakikatler­idir. Hz. Salih’in devesi, Hz. Süleyman’ın Hüdhüd’ü ve Karınca’sı, Ashab-ı Kehf’in köpeği gibi birçok hayvan Cennetle müjdelenmi­ş ve hizmetleri­ne göre derece almışlardı­r. Üstad Hazretleri de bu gerçeği maymun’a yazdığı şiirde belirterek ayrıca bu bilgileri teyit etmektedir vesselâm…

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye