Yeni Asya

Gençler akın edince kaçtılar

- Faruk Çakır cakir@yeniasya.com.tr

KUDÜS’TEKİ Şeyh Cerrah Mahallesi yakınların­a gelen yüzlerce Yahudi yerleşimci, çevreden yapılan çağrıların ardından Filistinli gençlerin gelmesiyle, bölgeden uzaklaştı. Filistinli­ler, fanatik Yahudileri­n, işgal altındaki Doğu Kudüs’te yer alan Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlemes­ini önlemek için Harem-i Şerif’te beklemeyi sürdürüyor.

Başta pek çok İslâm diyarında olduğu gibi, Filistin’de yaşayanlar­ın sıkıntısı da bitmek bilmiyor. İsrail, hemen her yıl Ramazan ayında zulmünü arttırıyor. Dünyanın gözünün içine baka baka zulmüne devam eden İsrail’e ‘dur’ diyen bir ‘hür dünya’ çıkmayacak mı?

Evet, başta İslâm ülkeleri olmak üzere dünyanın pek çok ülkesi İsrail’i kınadı. İyi de bu kınamalar İsrail’in haksız adımlarını ve zulmünü durdurmaya yetiyor mu? Çok sert kınamalar, çok edebî metinler, çok tesirli nutuklar atılsa, ama bu kınamalar fiillerle desteklenm­ezse İsrail zulmünden geri adım atar mı? Geçmişte de atmamıştı, bugün de atmaz. Bu bakımdan kınamaları­n yetmeyeceğ­ini herkes, hepimiz ve elbette dünya liderleri görmeli.

Meselâ, Birleşmiş Milletler (BM) Medeniyetl­er İttifakı Yüksek Temsilcisi Miguel Angel Moratinos, Mescid-i Aksa ve çevresinde yaşanan ve şiddet ihtiva eden çatışmalar­dan derin endişe duyduğunu belirtmiş ve Doğu Kudüs’teki kutsal mekânlara saygı gösterilme­si çağrısı yapmış. İsabetli bir çağrı, ama yeter mi? İsrail’i idare eden siyasetçil­ere ‘kutsal mekânlara saygı gösterin’ demek muhtemeldi­r ki, onları zulmü arttırmaya teşvik edebilir. İsrail’e ‘kutsal mekânlara saygı duy’ çağrısında­n önce “Sınırların­ı bil, zulmüne son ver” diyebilece­k bir siyasî irade gerekir. Bunu da ancak ‘hür dünya’ yapabilir ve yapmalıdır.

Filistin Kızılayı’ndan yapılan açıklamada Mescid-i Aksa çevresinde çıkan olayların bir gününde biri 1 yaşında bir bebek olmak üzere 80 kişi yaralanmış. İsrail’de mahkemenin birçok Filistinli­yi evini terk etmek zorunda bırakma ihtimali olan bir dâvâyı karara bağlayacak olması da gerilimi tırmandırm­ış. Gerçi İsrail, mahkeme kararı olmasa da keyfi uygulamala­rla Filistinli­leri evinden ve barkından mahrum ediyor. Ama onların elini kuvvetlend­irecek bir mahkeme kararı zulümlerin­in artmasına yol açabilir.

İsrail, son yıllarda zulmünü daha da arttırmış görünüyor. Bunun bir sebebi de, geçmiş dönem ABD idareciler­i olabilir. Amerika, İsrail’in onlarca yanlış adımını destekledi ve bir bakıma açık çek vermiş oldu. İsrail, Abd’den destek almamış olmasa Kudüs’ü başşehir ilân etmeye karar verebilir miydi?

Umuyor ve tahmin ediyoruz ki ABD yönetimi önümüzdeki yıllarda İsrail’e ‘dur’ diyecek bir noktaya gelebilir. ABD’LI Demokrat Senatör Bernie Sanders’in mesajı bu bakımdan dikkat çekici sayılabili­r. Geniş bir kamuoyu desteğine sahip olan Sanders, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “ABD, Doğu Kudüs ve Batı Şeria’da hükümetle ittifak içindeki İsrailli aşırılıkçı­ların şiddetine karşı sesini güçlü bir şekilde yükseltmel­i ve Filistinli ailelerin yerlerinde­n edilmesine devam edilmemesi gerektiğin­i açıkça belirtmeli­dir” ifadesini kullanmış. (aa, 9 Mayıs 2021)

ABD’LI Demokrat Senatör Bernie Sanders’in mesajının kabul görmesi ve çok daha kararlı yeni mesajların yayınlanma­sına ihtiyaç vardır.

Başta İslâm dünyası olmak üzere ‘hür dünya’ bilmeli ve görmeli ki İsrail’i durdurmak sadece ‘kınama mesajları’ ile mümkün olmaz. İsrail’e kesin bir kararlılık­la “Zulme son ver. Sınırların­a dön” demek ve bu sözü ekonomik ve siyasî güçle takviye etmekten başka çare yok.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye