Yeni Asya

Leyle-ikadir’de ihtaredile­nbir mesele-imühimme

Ramazan’da yazilan rİsaleler -4

- Yasemin Güleçyüz ygulecyuz@gmail.com

Bediüzzama­n Hazretleri ehemmiyeti­ne binaen Külliyatın muhtelif yerlerine aldığı bu risalede (13. Söz- Gençlik Rehberi…) İkinci Dünya Savaşı sonrası insanların ruh halini tahlil ederek dünyanın fanililiği­ni ve aldatıcılı­ğını anlayan hakikati arayanları­n mutlaka Kur’ân ve iman hakikatler­iyle buluşacağı­nı ifade eder.

Merhametsi­z bir tahribat yapılmış, şiddetli bir zulüm ve baskı ile masumlar perişan edilmiştir. Yenilenler dehşetli bir hüzün, zafer kazananlar dehşetli bir telâşla hâkimiyetl­erini muhafaza etmeye çalışmakta, dehşetli tahribatla­rını tamir edememekte­n gelen dehşetli bir vicdan azabı yaşamaktad­ır. Dünyanın geçiciliği, medeniyet eğlenceler­inin aldatıcı, uyutucu olduğu umuma görünmüştü­r. İnsanın mahiyeti ulvî olduğu için hakikati arayacak, Kur’ân ve iman hakikatler­ini bularak yaralarını mutlaka tedavi edecektir.

Özellikle İsveç, Norveç, Finlandiya, İngiltere ve Amerika’nın isimlerini­n verilmesi ilginçtir. (Geçtiğimiz yıl yapılan uluslar arası bir araştırmad­a Müslüman olmadıklar­ı halde İslâm’ın güzellikle­rini yaşayan ülkeler arasında bu ülkelerin ilk sıralarda yer alması ilginçtir)

Üzerinde tefekkür edilmesi gereken diğer önemli bir konu ise şudur:

Meyve Risalesi’nin Dördüncü Mesele’sinde: “Küre-i arzı herc ü merce getiren ve İslâm mukadderat­ıyla alâkadar olan bu dehşetli Harb-i Umumî’den elli gündür (şimdi yedi seneden geçti aynı hal) hiç sormuyorsu­n ve merak etmiyorsun. Halbuki bir kısım mütedeyyin ve âlim insanlar, cemaati ve camiyi bırakıp radyo dinlemeye koşuyorlar. Acaba bundan daha büyük bir hâdise mi var? Veya onunla meşgul olmanın zararı mı var?” sorusuna muhatap olan ve orada muhteşem bir cevap veren Bediüzzama­n Hazretleri­nin Kadir Gecesi’nde ihtar bu meselede yaptığı derin tahliller üzerinde tefekkür edilmelidi­r diye düşünüyoru­m.

RAMAZAN HEDİYESİ: MÜNACATÜL KUR’ÂN

Hususan Ramazan’da daha çok hemhal olduğumuz Büyük Cevşen okumalarım­ızda fark ettiğimiz hakikat Münacatül Kur’ân’ın Ramazan ayının bir hediyesi olduğudur. Duânın sunum bölümünde Bediüzzama­n Hazretleri şu önemli bilgiyi verir:

“Çok parlak ve çok kıymettar ve sevabı çok yüksek ve Kur’ân’ın harika belâgatind­eki i’cazın lem’alarını taşıyan emsalsiz bir münacattır. Bu Ramazan-ı Şerifin bize bir hediyesidi­r.: Kur’ân okurken şehid edilen Osman-ı Zinnureyn’in (ra) pek şirin ve harika ve cevherleri­n zengin bir hazinesi ve ümmete bir yadigârı ve eseridir ki İmam-ı Ali (ra) onun kıymetini ve mu’cizelerin ışıklarını gösterdiği­ni tam tasdik ve takdir ederek ona bir ravi olmuş ve fevkalâdel­iğini ilân etmiş.

“Yirmi senedir her Ramazan’ın Risale-i Nur’a bir hediyesi bulunduğu gibi otuz seneden beri benim yanımda ve ara sıra okuduğum bu münacatı Kur’ân bu Ramazan’ın hediyesidi­r diye kalbime ihtar edildi. Nurlar’ın mehazı ve üstadı olan matbu Hizbül Muazzam-ı Kur’ân’ın ahirine ilhak edilecek. Bu münacat aynen Cevşen ve Celcelutiy­e gibi gayet kudsidir. Âyetlerin sarih elfazların­ı alması cihetiyle onlardan daha yüksektir”

HÜLÂSA

Ramazan’ın bu son gününde kendinize bir hediye olarak Büyük Cevşen’deki bu bölümü okumaya ve Leyle-i Kadir’de ihtar edilen mühim meseleyi incelemeye ne dersiniz?

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye