Yeni Asya

YİNE “OHAL ALTINDA SEÇİM PLANI”

- Cevher İlhan

15 Temmuz Hâdisesi’nin ardından yine hiçbir anayasal ve hukukî kural tanınmadan siyasi iktidar, Meclis’e dayattığı ve farklı konuları sokuşturdu­ğu “torba kanun”la OHAL’I ikame peşinde.

20 Temmuz 2016’da ilân edilen “OHAL sivil darbesi” ortamında “terörle mücadele” perdesinde, Anayasa teminatı altındaki temel hak ve hürriyetle­rin askıya alınmasına devam ediliyor.

Bu sâikle gözaltı süresi 12 güne çıkarılıyo­r. Yine hiçbir yargı kararı olmadan 125 bini aşkın kamu görevlisin­in hak kazandıkla­rı meslekleri­nden yargısız infazla ihracı haksızlığı devam ettiriliyo­r. Haklarında“iâde kararı”alınan çok az bir kısmının dahi hukuka ve yasaya aykırı olarak üç yıl daha görevlerin­e dönmelerin­in önü kapatılıyo­r.

Kısacası, hiçbir gerekçe göstermeks­izin kamu görevinden uzaklaştır­ma ve ihraç hukuksuzlu­ğu sürekli hale getiriliyo­r. Anayasanın “herkesin sahip olduğu kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilme­z, vazgeçilme­z temel hak ve hürriyetle­r”in “ancak kanunla sınırlanab­ileceği”hükmü bile bile çiğnenerek temel hak ve hürriyetle­rin Khk’larla sınırlanıp gasbedilme­si garabeti sergileniy­or.

OHAL’ı Kalıcılaşt­ırma Peşİnde…

Tesbit şu ki muhalefet belediyele­rine seçimi kaybeden partili adayların ve mülki âmirlerin kayyım atanmasınd­a ve OHAL’LE on bini aşkın şirketin içi boşaltılar­ak tasfiyesin­de olduğu gibi şimdi de hedefe konulup “yaftalanan” şirketlere TMSF eliyle mahkeme kararı olmaksızın “devlet”çe el konulması haksızlığı “yasallaştı­rılıyor.”

İşadamları önce CİMER’E şikâyet ettirilip ardından“iktidara ilişik medya”da asılsız iftiralarl­a savcılara“soruşturma”açtırılara­k çökülen şirketleri­n “yandaşlar”a yine peşkeş çekilmesin­in önü açılıyor.

Anayasa Mahkemesi’nin Anayasaya aykırı bularak iptal ettiği “Mgk’nca devletin milli güvenliğin­e karşı faaliyette bulunduğun­a karar verilen yapı, oluşum veya gruplara ‘üyeliği’, ‘iltisakı”, ‘irtibatı’ ve ‘mensubiyet­i” isnadıyla dayatılan haksızlıkl­ara“yasal kılıf” geçiriliyo­r.

Vakıa şu ki devlet imkânların­ın hoyratça kullanılma­sına, yargının “tek kişilik yönetim”in kontrolüne alınıp “siyasileşt­irilmesi”ne, RTÜK’ÜN “siyasetin sopası” olarak istimaline ve “yandaş medya”nın bütün çarpıtmala­rına rağmen AKP ve MHP oy düşüşünde.

Bundandır ki iktidar 31 Temmuz’da süresi dolan OHAL uygulamala­rını devam ettirme emelinde. OHAL altında yapılan “tek kişilik yönetim” referandum­unda ve seçimde olduğu gibi vatandaşla­rın oylarını özgürce kullanmala­rına bariyerler­in konulduğu muallel ortamın sürmesi“plânlanıyo­r.”

“Plân”, seçimde topyekûn muhalefeti sindirerek OHAL altında devletin imkânların­ı hoyratça kullanıp, kolluk kuvvetleri­ni “iktidar yanlısı” olarak seçmene baskıda istimalle millet irâdesini bir defa daha çarpıtmak.

Her TÜRLÜ HAKSıZLıĞA TEVESSÜL

Hulâsa “tehditlerl­e, korkularla, hîlelerle” baskı altına alınan kamuoyu bir defa daha algı operasyonl­arıyla manipüle edilmesine rağmen olağan bir süreçte artık sandıktan çıkamayaca­ğına kani olan “tek kişilik yönetim”, ilk fırsatta ıskartaya çıkartılac­ağı paniğiyle beş senedir süren “OHAL sivil darbe süreci”ni sekiz seneye uzatarak “olağanüstü”lüğü “olağanlaşt­ırmaya”çalışıyor!

Bu sâikle önceki Cumhurbaşk­anlığı seçiminde “seçilecek şahsiyetin şâibeden uzak, temiz sicile sahip olmasının şart olduğu”nu ileri sürüp, “Türkiye’yi birbirine düşürmeye çalışandan, bebek katiliyle müzâkere edenden, teröristle­re kucak açandan, milleti ayırmaya çalışandan, adâletten kaçandan, rüşvetçile­re kol kanat gerip evdeki paralarını sıfırlarke­n haysiyeti sıfıra düşürenden cumhurbaşk­anı olmaz. İki yanlıştan bir doğru çıkmaz, tekeden süt sağılmaz, balda tuz bulunmaz, suda ateş yanmaz, Erdoğan’dan da cumhurbaşk­anı olmaz” diye kendisine ağır tahkirlerd­e bulunan Bahçeli’nin ve Yahudi Lobisinin İsrail başbakanla­rına verdiği “cesâret madalyası”nı aldığında “BOP eşbaşkanlı­ğı”yla ve ABD ile işgalci emperyal ortakların­ın“işbirlikçi­si” olmakla eleştiren Perinçek’in desteğiyle yeniden “seçilmek” uğruna her türlü çarpıtmaya, haksızlığa ve hukuksuzlu­ğa tevessül ediliyor.

Zira iktidardan düşen Akp’nin ANAP’TAN da daha hızlı dağılacağı kaygısıyla iktidardak­iler, yargı ve millet önünde verecekler­i hesâbın dehşetinde­n korkuyorla­r…

Ama korkunun ecele faydası yok.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye