SU KRIZI KAPIDA
10 YIL İÇİNDE SU KRİZİNİN KAPIDA OLDUĞUNA DİKKAT ÇEKEN UZMANLAR, “TÜRKİYE TOPRAKLARININ YÜZDE 60’INDA YILLIK SU AÇIĞI YAŞANIYOR. ÜLKE OLARAK GİDEREK DAHA DA KURAĞA DÖNÜYORUZ”UYARISINDA BULUNDU.
Türkiye’de yaşanan kuraklığa dikkat çeken Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu ve TEMA Vakfı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, “Su zengini olmadığımız halde, zengini bir ülkeymişiz gibi yaşıyoruz. İklim modellemelerinde Karadeniz ve kısmen Toroslar dışında kalan topraklarının yüzde 60’ında yıllık su açığı yaşanıyor. Önümüzdeki 10 yıllık süreçte ciddî su krizi yaşayacağımız aşikâr” dedi. T24’deki habere göre Konya, Karapınar havzasında bu yılki, buğday hasadında yaşanan ciddî kayıplardan sonra uzmanlardan ‘tarımsal su kıtlığına’ yönelik önemli uyarılar geldi. İstanbul Üniversitesicerrahpaşa Orman Fakültesi’nden Prof. Dr. Doğanay Tolunay, Türkiye İklim Değişikliği Eylem Planı’nın henüz hazırlık aşamasında olduğunu belirtirken, İç Anadolu ve Doğu Anadolu’da 2020 yılından bu yana devam eden kurak döneminin sürdüğüne dikkat çekti.
TEDBİR ALINMALI
Tolunay, “Önümüzde çok ciddî su ve tarımsal kuraklık krizleri bizi bekliyor” dedi. En büyük sorunlardan birinin de akarsu yataklarında yaşanan ciddî kirlilik olduğunu ifade eden Tolunay, “Ergene, Büyük Menderes, Sakarya, Kızılırmak gibi neredeyse tüm su kaynakları belli oranlarda kirlenmiş durumda. Çiçiler son yıllarda yeraltı suyuna sarıldılar ancak yeraltı su kaynakları da günden güne tükeniyor. 20 metre derinden su çekerken, 200 metreden su çekilen yerler var. Türkiye, su ve kuraklık konusunda âcil seferberlik ilân ederek önlemleri hayata geçirmeli. Yeraltı su kaynaklarının hoyrat kullanımının önüne geçilmezse ülke olarak en büyük krizi yaşarız” diye konuştu.
İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Şaylan ise “Her yıl sadece çölleşme ve kuraklık nedeniyle 12 milyon hektar arazi kaybediyoruz. Çölleşme ve kuraklık, günümüzde daha fazla dikkat gerektiren bir konu. Ülkemizdeki tahıl tarımının büyük kısmı yağışın miktar ve zamansal dağılımına göre yapılıyor. Sürekli yeraltından takviye su çekiyoruz. Ancak yağışlar azaldığında, yeraltı su kaynakları da beslenemez. İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu yaşanan kuraklık sorununa gerekli tedbirler alınmaz, kuru tarım dediğimiz yöntemler masaya yatırılmazsa su kıtlığı bir gün kapıyı çalabilir. Soruna uzun dönemli bakmak lazım. Problem çok boyutlu” dedi.