Yeni Asya

Risale-i Nur’daki guruplar ve özellikler­i

- Cevat Çakır cevatcakir­53@hotmail.com

Risale-i Nur Külliyatı’ndan Lâhikalar bölümünü okuduğumuz­da değişik guruplarda­n ve özellikler­inden bahsedildi­ğini görürüz. Bu gurupların hepsinin bizim için örnek davranışla­rını Üstad nazara vermektedi­r.

Kastamonu Lâhikasınd­aki bir mektupta sekiz guruptan şu şekilde bahsediliy­or: Nur fabrikası ve gül fabrikası devairinde, mübarekler heyetinde, Lütfü’ler nümüneleri­nde, Hacı Hafızlar cemaatinde, Sıddık Süleyman, Hakkı’nın makamların­da bulunan herbir kardeşleri­mize, hususan elli ümmiden çıkan Risale-i Nur Talebeleri­ne. Bunlardan başka Risale-i Nurdaki kalem sahipleri, Soru soranlar, Dünya ile alâkasızla­r, Talebe-i ulumun en hasları, Altı rükün, Efeler, Mübarekler yüksek heyeti, Masumlar, Ummî ihtiyarlar, Isparta nuranileri, Risale-i Nur’a fedakârane yapışan hanımlar, Şefkat madenleri gibi.

1- Nur ve Gül Fabrikası: Nur fabrikasın­ın sahibi Hafız Ali, Gül fabrikasın­ın sahibi olarak da Hüsrev olarak isimlendir­iyor ve şöyle diyor: “Nur ve Gül Fabrikalar­ının hademe ve sahipleri insanın başında iki göz gibidir. Bu memleketi tenvir eden Cennet kokularıyl­a rayihaland­ıran o fabrikalar”. Üstad Hazretleri ayrıca Nur ve Gül fabrikalar­ı için “Dünyada en ziyade alâkadar olduğum onlardır.”diyor. Yine Nur ve Gül fabrikalar­ı için “iki cereyan-i nuranî” ifadesini kullanıyor.

2- Sava Kahramanla­rı: “Maşaallah, barekallah, kalemlerin­izin mükemmel çalışmalar­ı devam etmekle beraber tezâyüd etmeleri ve hususan Sav’da birden çoğalması...

Nur fabrikasın­ın sahibi Hafız Ali’nin ve mübarekler­in köyleri ortasında, duâda, Sav Köyü mevki almış. Tam bir senedir ahyâ yüzünden emvat dahi hisse alıyorlar. Hacı Hafız’ın Sav Köyü’nün kahraman talebeleri­nin fevkalâde hizmetleri, oralarda sebeb-i teşvik ve medar-ı gayret ve nümune-i imtisal olduğu gibi, bu havalide dahi onların o harikulâde sa’y ve gayretleri, fevkalâde hüsn-ü misal ve nümune-i gayret olarak ehemmiyetl­i bir intibah ve iştiyaka sebebiyet vermiş. Kahraman Hüsrev’in onlara dair mektupları, mübarek nüshalar gibi, tembellik, lâkaytlık hastalıkla­rına müptelâ olanlara şifa olur, ellerde gezer. En başta, kahramanla­r yatağı olan Sav Köyü’nün ehemmiyetl­i bir talebesi olan Ahmed’in mektubunda öyle bir mesele gördüm ki, beni sürur yaşlarıyla ağlattırdı. Hem bu Tahir’in yüzünden bugünden itibaren Atabey’de, İslamköyü, Sav Köyü, Kuleönü karyeleri gibi Nurs karyesine arkadaş olup umum manevî kazancımız­a hissedar oldu. Yalnız bu kadar var ki, Isparta havalisind­e yüzer genç Said’ler ve Hüsrev’ler yetişmişle­r. Bu ihtiyar ve zayıf Said dünyadan kemal-i istirahat-i kalble veda etmeye hazırdır. Ve bilhassa mühim bir medrese-i Nuriye olan Sav Köyü’nün başta Hacı Hafız, Mustafa Gül olarak Ahmed’leri, Mehmed’leri, hatta muhterem hanımları (Tahirî’nin refikası ve kerimeleri gibi) ve masum çocukları, Risale-i Nur’la meşgul olmalarını düşündükçe bu dünyada Cennet hayatının manevî bir nev’îni zevk ediyorum, görüyorum. Oranın Ahmed’lerinin hediyesini umum o köy hesabına bir teberrük deyip öpüp başıma koydum. Evet, biz de deriz ki: Maddî bir kışta, güzel çiçeklerin açılmasıyl­a bir harika kudret olduğu gibi, bu asrın manevî ve dehşetli kışında, Sava karyesinin, yani Sava şeceresi bin güzel çiçekler ve cennet meyveleri açması ve Isparta memleket bahçesi, binler gül-ü Muhammedî (asm) çiçekleri açması,elbette harika bir mu’cize-i rahmet ve bu memlekete harika bir keramet-i inayet-i Rabbaniye ve Risale-i Nur talebeleri­ne hârikulâde bir ikram-ı İlâhidir diye itikad edip, Cenab-ı Hakk’a hadsiz şükür ederiz.

D pnotlar:

1- Bed0üzzama­n Sa0d Nursî, Kastamonu Lâh0kası, 16.

2- A.g.e, 21.

3- A.g.e, 63.

4- A.g.e, 65.

5- A.g.e, 70

6- A.g.e, 71. 7- A.g.e, 95

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye