Seyr-ü sefer
Hayatın bir hareket ve faaliyet olduğunu biliyoruz. Şevk ise, harekete geçiren unsurudur. Bir faaliyete giriştiğimizde; karşımıza, ümitsizlik ve bitkinlik çıkar.
Ümitsizlik ise, bütün beklentileri alt-üst etmekle arzu edilen neticeyi akamete uğratır... Tarih boyunca; insanımız, daima hareket ve faaliyet halinde olmuştur…
Bu suret ile; bugün ülkemizde başka milletlerden de çok sayıda kişi yaşamaktadır. Ama, yüzde doksandan fazlası Müslümandır.
İşte, bu anlamda Nur talebeleri de seyahatleriyle öne çıkanlar arasına yer alır.
Geçtiğimiz hafta Ankara, Kırıkkale, Ayaş, Beypazarı civarlarında bulunup; ülkemiz insanlarının hallerini görmek ve onlarla hemhal olmak nasip oldu… Beypazarı, Ankara ilimize bağlı, tarihî dokusunu muhafaza eden bir ilçemiz.
Ankara’nın en önemli mekanlarından biri ise; elbette Hacı Bayram-ı Veli’nin (ks) kabrinin bulunduğu yerdir. Burası en çok ziyaret edilen mekanlardandır.
Nur talebelerinin uğrak yerlerinden biri ise; “27 numaralı dershane” namı ile anılan, merhum Bayram Yüksel ağabeyin yıllarca kaldığı dershanedir ve halen faaliyette olup hizmetlerini yapmaktadır.
Bu tarihî yeri ziyaret etmemek olmazdı. Akşam ise, Pursaklar’daki hizmet mekanımızda kardeşlerimizle beraberdik...
Onların misairhanelerinde bir gece kalarak seyir defterimizi tamamlamış olduk… Bu haller, nesebî kardeşlikten daha verimlidir.
İnsanın bir yolcu olması hasebi ile, dava kardeşliğine bağlılık öz kardeşlerden daha ziyade olması icap eder ve bu yoldaki yolcuların meşakkatleri hayat süresince devam edecektir.
Bu seyr-ü seyahat kabir hayatından sonra da devam edecektir…
Yeter ki, yolculuk manasında ve mahiyetini yitirmeden yapılabilsin…