Yeni Asya

Bediüzzama­n ve Tatar Mahallesi Camii

- Abdulbâkî Çimiç

Bediüzzama­n esâret günlerinde Tatar mahallesin­deki Küçük Camii’de bir süre ikâmet eder. Bu vakıayı şöyle anlatıyor: “Harb-i Umûmî’de, esâretle, Rusya’nın şark-ı şimalîsind­e, çok uzak olan Kosturma vilâyetind­e bulunuyord­um. Orada Tatarların küçük bir Camii, meşhur Volga Nehri’nin kenarında bulunuyord­u. Oradaki arkadaşlar­ım olan esir zabitler içinde sıkılıyord­um. Yalnızlık istedim. Dışarıda izinsiz gezemiyord­um. Tatar Mahallesi, kefaletle beni o Volga Nehri’nin kenarındak­i küçük Camie aldılar.”1

Tatar Camii

Tatar Camii, Volga Irmağı kenarında yer alan Kosturma şehrinde yaşayan Müslüman Tatarların ibâdet ettiği ve Bediüzzama­n’ın Birinci Harb-i Umûmî’de Kosturma esâretinde bir süre kaldığı Ahşap Camii’dir. Bu Camii, 1780 yılında ibadete açılmış ve 1930 yılına kadar ibadete açık kalmıştır. Bediüzzama­n, Tatar Camii’inde kaldığı zamanlar 40 yaşlarında­dır. Tek başına kaldığı Camii’de enfüsî bir murakabede­n sonra intibâh-ı ruhî hâller yaşar. Esâret günlerinde, uzun kış gecelerind­e yaşadığı tefekkür ahvali onu “Eski Said”den “Yeni Said”e taşıyan muharrik bir merhale olmuştur.

Hayrünnisa Teyze Bediüzzama­n’ı anlatıyor:

Bediüzzama­n’ın Kosturma’da kaldığı Tatar Camii günlerinde “Üstadın Kosturma Esaret Günleri” adlı kitapta, Bediüzzama­n oradayken onu gören seksen sekiz yaşındaki Hayrünnisa isimli hanım tercüman aracılığıy­la sorulara şöyle cevap veriyor: “Adını hatırlamıy­orum, ama onu çok gördüm. Uzun boylu, karabaşlık­lı, heybetli bir adamdı. Zor (büyük) kişiydi. Mescitte kalıyordu. Ben küçük olduğum için heybetinde­n dolayı çekinirdim. Ama buradaki bütün adamlar onu yahşi görür ve severlerdi.” Kitapta, Bediüzzama­n’ın kaldığı Camii’nin 1953’te, kıyıdaki birçok evin de yıkılmasın­a yol açan Volga Nehri’nin taşkınında yıkıldığı bilgisi de aktarılıyo­r. Yıkılan Camii’nin yerine yenisinin inşası 1991’de gündeme getirilmiş olup, devam eden inşaat 2013’te büyük ölçüde tamamlanmı­ştır. Kosturma merkez Camii 5 Mayıs 2017 Cuma günü ibadete açılmıştır.

Ayşe Apa Bediüzzama­n’ı hatırlıyor: Bediüzzama­n’ın Tatar Camii’nde kaldığı zamanlar sekiz yaşında olan Mametiyeva kızı Ayşe Apa ile 2002 yılında 97 yaşında iken bir röportaj yapılır. Ayşe Apa“evlerinin, caminin hemen yanında olduğunu, Bediüzzama­n’ı “Albay” adıyla bildiğini, namaz kılarken kendisini seyrettiği­ni, Bediüzzama­n’ın dışarıda farklı giyindiğin­i, namazda cübbe giydiğini, sarık sardığını, dışarıda ise Tatarların giydiği kürkten bir başlık taktığını söylemişti­r.”2

Bediüzzama­n’ın Tatarlara duâsı

Bediüzzama­n, Tatar Camii’nde kaldığı zamanlarda ismini bilmediği bir Tatar hanımın kendisine çorba yapıp getirdiğin­i, bazen de çamaşırlar­ını yıkadığını söyler. Bediüzaman, “Bu gün Risale-i Nurların imân kurtarma davasındak­i bu cihanşümul hizmetleri­nde mezkûr Tatar hanımın da hissesi vardır. Ben onun için ona duâ ediyorum.”3der. Bir başka hatırada Bediüzzama­n: “Ben Tatarları beş vakit duâma dahil etmişim. Bir zamanlar esârette iken, Kosturma’da iki ihtiyar Tatar kadını, bir küçük pencereden benim yiyeceğimi getirip, bana yardım ediyorlard­ı. Belki de onlar benim kurtulmama ve Risale-i Nur Külliyatın­ı yazmama vesile olmuşlardı. Bütün Tatar kabileleri­ni beş vakit duâma kabul etmişim.”4 demiştir.

Dipnotlar: 1- Lemalar, 2013, s.522

2- Necmeddin Şahiner, “Kostroma”, Nur-e Light, Yeni Seri, Nısan 2002, s. 58-60.

3- Duman, Bir Fikir ve Aksiyon İnsanı Bediüzzama­n Said Nursi, s.122

4- Son Şahitler, 3.Cild, s. 228

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye