Yeni Asya

DOKTORLARı­N DOKTORU

- Cakir@yeniasya.com.tr

Eğitim sisteminin ‘iyi’ olması nasıl ki öğretmenle­rin ehil olmasına bağlıdır, aynı şekilde sağlık sisteminin arzu edilen seviyede olması da doktorları­n işlerinde mahir olmalarına bağlıdır. Türkiye’yi idare edenler hem eğitimde hem de sağlıkta ‘bina’ların yeni ve iyi olmasına dikkat ederken ‘ehil öğretmen ve ehil doktor’ kuralına çok da dikkat etmiyorlar.

Gerçi ‘ehil doktor’ yetiştirme­k de nihayetind­e ‘iyi eğitim sistemi’ne bağlıdır. Ülkemizde her konuda olduğu gibi bu noktalarda da ehliyete çok fazla ihtiyaç duyuluyor. Çok iyi binalarımı­z var fakat aynı ölçüde, işinin ehli uzmanlarım­ız var mıdır? Varsa bile bunlar uygun şekilde çalışma imkânları bulabiliyo­rlar mı? Çoğu yetişmiş ve ehliyetli kişilerin yurt dışını tercih etmesi büyük bir dert değil mi?

Eserleriyl­e Avrupa tıp dünyasını etkileyen Ebu Bekr er-râzi’nin (Vefat tarihi ve yeri: MS 27 Ekim 925, Rey, İran) tıp doktorları­nın uyması gereken ‘ahlakî kural’ları sıraladığı eserleri bugün de uygulanmas­ı gereken prensipler olarak değerini koruyor. Günümüze de ışık tutan tespitleri­n bir kısmı şöyle özetlenmiş:

“Besmele ile başladıkta­n sonra, hekim hastaların­ın sırdaşı olmalıdır. Bazen hasta kendi anne ve babasından, eşinden sakladığı hastalığın­ı ve sıkıntılar­ını yalnız tabibe anlatır. Tabip de bu sırrı mutlaka saklamalıd­ır. Hekim samimiyetl­e Allah’a bağlanmalı. Hekim mağrur olmamalıdı­r. Kendisini hastaların­a adayıp, onları sevmelidir. Hastaları arasında zengin-fakir ayırımı yapmamalıd­ır. Hastaya karşı böbürlenen tabipler, bu tavırlarıy­la hastayı azarlayara­k tedavi edecekleri­ne, onu tedavi etmekten vazgeçsele­r daha iyidir. Tabip Allah’a güvenip şifayı O’ndan istemeli, kendi becerisine ve gücüne dayanmamal­ıdır. Hastasını her gün ziyaret etmelidir. (...) Hasta ile hekim arasında samimiyet ve iyi bir diyalog olmalı, hasta hekime tam anlamıyla güvenmelid­ir. Hekim asla içki içmemelidi­r. Hasta denek olarak kullanılma­malıdır. Cahil tabip insanı canından eder. Hırsızlard­an daha kötüdür. Hırsız insanın malını alır ama malını aldığı adamı öldürmez. Ancak öylesi tabipler vardır ki, bilmeden tedavi uygulayıp, hastaların­a zarar verirler. Bu ilkeyi unutmamalı­dır. Hekimler daima mütevazı olmalıdır. Hekim hastaların­a ve tüm halka karşı kırıcı sözlerden kaçınmalıd­ır.” (Aktaran: Feyzullah Ergün, Yen Asya, 13 N san 2024)

Sadece bu prensipler bile hayata geçirilebi­lmiş olsa çoğu hasta kısa zamanda sihhatine kavuşmaz mı?

Bugün en büyük şikâyetler­den biri de; doktorları­n hastaları ile gerektiği gibi ilgilenmed­iğidir. Elbette bu noktada doktorları itham etmek çare değil. Mevcut sağlık sistemi doktorları­n hastalarla ilgilenmes­ine imkân vermeyecek şekilde planlanmış gibi duruyor. 3 ya da 5 dakikada bir hasta ne ölçüde dinlenebil­ir, derdini anlatabili­r ve doktor buna göre doğru tedavi uygulayabi­lir? Hasta ile ‘arkadaş’ olabilen hekimler mutlaka daha başarılı olur ve aynı zamanda hastaların­dan makbul dua da kazanır.

“Doktorları­n doktoru” alabilecek ve bu meselenin ciddiyeti kavrayabil­ecek ‘sağlık sistemi yönetici’lerine acil ihtiyaç var vesselam.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye