Alaturka: Radyoda yasak, sofrada serbest
Cumhuriyetin 10. yılı kutlanırken gazetelerde Türk müziğinde alaturka-alafranga tartışmaları yaşanmaktadır. 1931’de Türkiye’ye gelen Viyanalı besteci Joseph Marx’ın Türk müziğinde Batı teknikleri uygulaması konusundaki görüşleri etrafında gelişen tartışmaları Peyami Safa, “Musikimiz Nasıl Garplılaşmalı?” başlıklı bir ankette toparlar. Katılımcıların bir kısmı Türk müziği melodisinin kendi kendine yetebileceği ve Batı armonisiyle zenginleştirilmeye ihtiyacı olmadığını savunurken, diğer kısmı da Batı müziği formlarının kabul edilerek uluslararası bir müzik dili yakalanması yönündedir. Tartışmalar Yeşilhilal (bugünkü Yeşilay) Cemiyeti’ne kadar taşınır. Cemiyet yöneticileri alaturka müziğin içki içmeyi teşvik ettiği gerekçesiyle yasaklanmasını isterler. 1 Kasım 1934’te İstanbul ve Ankara radyolarında Türk müziği yasaklanır. Böylece eğitim kurumlarından 1926 yılında çıkartılan Türk müziğine radyonun da kapısı kapanır. Her ne kadar “alaturka” yasağı dense de kapsamı, Dede Efendi’den Saadettin Kaynak’a saz semai peşrevlerine kadar uzanan yasak, iki yıla yakın sürdü, 1936’nın eylül ayında tamamen kaldırıldı.
Kararın dayanağı, Mustafa
Kemal’in 1 Kasım 1934’te yaptığı Meclis açılış konuşmasına dayanıyordu:
“Bir ulusun yeni değişikliğine ölçü, musikide değişikliği alabilmesi, kavrayabilmesidir. Bugün dinletilmeye yeltenilen musiki yüz ağartacak değerde olmaktan uzaktır. Bunu açıkça bilmeliyiz. Ulusal ince duyguları, düşünceleri anlatan, yüksek deyişleri, söyleşileri toplamak, onları bir gün önce son musiki kurallarına göre işlemek gerekir. Ancak bu güzeyde
Türk ulusal musikisi yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir. Kültür İşleri Bakanlığı’nın buna değerince özen vermesini, kamunun da ona yardımcı olmasını dilerim.”
Atatürk’ün bu görüşlerinin kişisel beğenisini yansıtmadığının en açık ifadesi Falih Rıfkı Atay’ın “Çankaya”sındaydı: “Sevdiği musiki alaturka, inandığı garp musikisi idi. Evinden alaturka musikiyi eksik etmemişken, milli eğitimde yalnız Batı musikisini tutmuştur.”