‘Sürecin ne olursa olsun normale döneceğine inanıyorum’
❏ Konserlerin iptali ve ertelenmesiyle başlayan süreç, bakanlık talimatlarıyla mekanların geçici olarak kapatılmasına evrildi. Bu süreç sizi nasıl etkiliyor?
Tüm dünyayı etkisi altına alan böyle bir durum yaşanıyor; Bu süreçte bütün alışkanlıklarımız kökten değişiyor. Yeni alışkanlıklara ayak uydurmak, elbette kolay bir süreç değil. Özellikle bizim sektörümüz, insanların biraz da olsa stresten uzaklaşıp, bir araya gelerek rahatlamalarına yardımcı olmayı temeline alıyor. Bu nedenle, sanat etkinliklerinin olmadığı bir dünya mutlaka hepimizi etkileyecektir. Şu an bu durumun süresini öngörebilmemiz de pek mümkün değil. Ancak herkes için en önemlisi; sakin olmak ve evlerimizde kalmak.
❏ Kararname yayınlanmadan önce, siz bir önlem almış mıydınız? Mekanlarda rutin yapılan temizlik işlemleri ne kadar etkili sizce, ya da ekstra bir önleminiz oldu mu?
Bizim her zaman önceliğimiz tüm paydaşlarımızın sağlığı olmuştur. Bunun için gerekli tüm önlemleri konu gündeme geldiği andan itibaren almıştık. Düzenli gerçekleştirilen temizlik ve dezenfeksiyon sıklaştırılmasının yanında ekstra hijyen önlemlerini de etkinlik alanlarımızda sağladık ve bunun olumlu geri dönüşlerini de aldık. Biz Zorlu PSM olarak, 13 Mart Cuma günü, gerek çalışma arkadaşlarımızın gerekse de izleyicilerimizin sağlıklarını düşünerek, 6 Nisan’da yeniden başlamak üzere, etkinliklerimizi durdurmuştuk.
Hemen ardından da İçişleri Bakanlığımız bir genelge yayınlayarak, yurt genelindeki tüm kültür-sanat etkinliklerini Nisan sonuna kadar öteledi. Biz de Zorlu PSM olarak bu karar doğrultusunda geri gelme tarihimizi buna göre güncelledik.
❏ Yakın gelecekte planlarınız neler? Ertelenen ve iptal olan etkinlikler için süreç nasıl işleyecek? Bu süreç uzarsa neler olabilir?
Elbette kurum olarak bizler de bu süre zarfında içeriklerimizi online dünyaya taşımak için çeşitli fikirler geliştiriyoruz ve geliştirmeye de devam edeceğiz.
İçinde bulunduğumuz durumun ne kadar süreceğini henüz tam olarak ön göremiyoruz. Ancak bugün itibariyle
Nisan ayı sonuna kadar etkinliklerimizi gerçekleştiremeyeceğimiz bir gerçek.
Bu süre zarfında şehrin kültür sanat hayatını dijital dünyaya taşımaya başlıyoruz. Dünyaca ünlü bazı sanatçılar, ülkemizden de tanınmış sanatçılar evlerinden performanslar sergilemeye başladılar bile. PSM ekibi olarak biz de, çeşitli “evde vakit geçirme önerileri” üzerine çalışmaya başladık. Bu kapsamda, düzenli olarak sosyal medya hesaplarımızdan, Zorlu Psm’nin okuma, dinleme ve izleme önerileri yer alacak.
Bir yandan sanatçılarla farklı online performanslar planlıyoruz. Podcast yayınlarına başlamayı hedefliyoruz. Zorlu PSM olarak, sanatseverlerle ilgi alanlarını buluşturmak bizim birincil görevimiz. Bunu evdeyken de yapabilmemiz çok mümkün. Bundan da heyecan duyuyoruz. Birebir, daha yakın ilişkiler kuracağımıza inanıyoruz.
❏ Bu sürecin Zorlu PSM'YE ve global olarak müzik sektörüne kalıcı etkisi neler olur sizce?
Bu sürecin bir dönüşüm süreci olduğunu düşünüyorum. Tüm sektörde olduğu gibi, dijital çağın gerekliliğiyle birlikte online platformların yükselişini yakından takip ediyorduk. Şimdiyse insanlara ulaşabilmek adına, bu dijital erişim ve iletişim bir zorunluluk haline geldi. Sürecin ne olursa olsun “normale” döneceğine inanıyorum. Sadece bundan sonrası için, sektör olarak dijitalle aramızı daha sıkı tutmamız gerekecek. Bizler de zaten bunun çalışmalarını başlattık ve çok yakında misafirlerimizle online platformlarda yan yana gelmeye başlayacağız.
❏ Eklemek istedikleriniz...
Bu dönemin kendimizi daha iyi keşfetmek, uzun zamandır keşfetmek istediğimiz yeni dinlenceler ve okumalarla buluşmak için büyük bir fırsat olduğu düşüncesindeyim. Fiziksel olarak sağlığımızı korurken, ruh sağlığımızı da desteklemeli ve ihmal etmemeliyiz. Sanatseverler olarak bu dönemi bolca kitap okuyup, müzik dinleyerek, uzun zamandır beklettiğimiz filmleri, dizileri izleyerek, Psm’nin de sağladığı / sağlayacağı içerikleri takip ederek değerlendirebiliriz. Yeni bir deneyim yaşıyoruz ve sakin kalarak bu süreci de en az hasarla atlatacağımıza inanıyorum. Yeter ki bilinçli olalım, farkına varalım.