Anadolu kentleri içinde özel turlarla turist çeken yegane kent; Eskişehir
Eskişehir bugün, Anadolu kentleri içinde özel turlarla turist çeken yegane kent olmuştur. Porsuk, tramvay hatları, parklarımız ve parklarımızda yer alan Uzay Evi, Bilim Deney Merkezi gibi birçok yeni hizmet ve etkinlik, Eskişehir’in adının hem ülke çapında hem de ülke dışında duyulmasını sağlamıştır
1999 yılının bahar aylarında yapılan seçimlerin ardından, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve o dönem Büyükşehir Belediyesine bağlı olan iki alt kademe belediyesinde göreve geldiğimizde, Eskişehir yine o hepimizin çok sevdiği şehrimizdi, ancak Anadolu bozkırında diğer şehirlerden hiçbir farkı olmayan adeta sıradan bir şehir haline gelmişti.
Anadolu ve Osmangazi üniversitelerinin sahip oldukları olanaklar ve potansiyel, bir türlü şehrin dinamikleriyle tam anlamıyla birleştirilememişti.
Göreve ilk geldiğimiz günlerde Eskişehir’de karşı karşıya olduğumuz manzara, hayatını baştan sona bu şehre adamış bir insan olarak hiç de yabancısı olmamama karşın, yapmamız gereken çok şey olduğunu gösteriyordu.
Ancak, göreve gelmemizin üzerinden henüz dört ay geçmişti ki, ülkemiz büyük bir deprem felaketi yaşadı. Marmara Bölgesi’ndeki bir çok şehrimiz çok ağır hasar görürken, binlerce insanımız hayatını kaybetti. On binlerce insanımız da evini, malını, yakınlarını kaybetti. Bu felaket, hem şehircilik anlamında, hem de şehrin yapılaşması anlamında bizim tüm bildiklerimizi ve projelerimizi yeni baştan gözden geçirmemize ve Eskişehir’e yönelik yeni bir projeksiyon yaratmamıza neden oldu.
Gerçekleştirdiğimiz ilk ve en önemli projelerimizden biri Porsuk Islah Projesi’ydi. Öncelikle Porsuk’un kent içinden geçen bölümünü hem suyun yatağı hem de çevre düzenlemeleri ve ulaşım köprüleri açısından yeni baştan ele aldık. Şehre uzun yıllardır hizmet veren ve araç trafiğine açık olan Göksu ve Köprübaşı köprüleri ile diğer araç ve yaya köprülerinin tümünü yeniledik.
Kent içi ulaşım sisteminde köklü bir değişim gerekiyordu; bunun için de Hafif Raylı Sistem Proje çalışmamızı hızla hayata geçirmek için tüm olanaklarımızı seferber ettik. Gerçekleştirdiğimiz diğer projelerden biri, halkımızın en temel ihtiyacı olan Kalabak suyu temini ve dağıtımı konusunda olmuştur. Kalabak suyunu kaynağından alıp şehre getiren hatları yeniledik. Depolanması, işlenmesi ve dağıtılması konusunda devrim niteliğinde sayılacak yenilikler yaptık. Çünkü suyun, insan yaşamındaki en önemli ihtiyaç olduğunu düşünüyorduk.
Hem Porsuk Islah, hem de Hafif Raylı Sistem Projemizin maliyetleri bir hayli yüksekti. Temaslarımız sonucunda uluslararası finans kuruluşlarından son derece elverişli koşullarla ve uzun vadeli kredi temin ederek derhal çalışmalara başladık. İlk etapta Porsuk’un şehir içinden geçen bölümünü ve üzerindeki köprülerin tümünü yeniledik. Bu proje, Porsuk yatağının ve çevresinin yenilenmesini sağlarken, hedeflediğimiz üzere şehir merkezinin genel görünümünü de tümden değiştirdi. Hafif Raylı sistemin ilk etabının devreye girmesiyle Eskişehir, dönüşüm ve değişim alanında en önemli adımlarını atmış oluyordu. Bundan sonrası, Eskişehir halkının da desteği ve onayıyla eskisinden daha kolay olacaktı. Öyle de oldu. Bu dönemde Eskişehir kültür ve sanat alanında da büyük adımlar attı. Bizden önceki yerel yönetim tarafından düğün salonu olarak başlanan bina, hızla bir kültür ve sanat merkezine dönüştürüldü. Şehir Tiyatroları ve Senfoni Orkestrası kurumsal yönden sağlam temeller üzerine kuruldu. Şu noktayı özellikle vurgulamak isterim ki, 2012 yılının sonuna doğru yaklaştığımız bugünlere gelene kadar gerçekleştirdiğimiz ve henüz yapım aşamasında olan projelerimizin tümünde, Eskişehir halkının gösterdiği güven ve destek, bizim için en önemli itici güç olmuştur. Yaptığımız hizmetler hem şehir halkı tarafından tam destek görmüş, hem de halkımız tarafından korunup kollanmıştır. Bu, Es- kişehir halkının ne kadar kıymet bilir ve kadir şinas olduğunu göstermektedir. İçinde bulunduğumuz 2012 de, devam eden projelerimizin bir hayli yol aldığı bir yıl olmuştur.
Gelirleri açısından, 16 Büyükşehir arasında en az gelire sahip sondan dördüncü il olmamız, diğer taraftan hükümetin belediye gelirleri açısından yaptığı yeni düzenlemelerin gelir artışına değil, tam aksine gelir azalmasına neden olması, projelerin bir an önce tamamlanması hedefimizi biraz ötelemiş gibi görünse de çalışmalarımız göreve geldiğimiz ilk günkü heyecan ve çalışkanlıkla devam etmektedir. Eskişehir bugün, Anadolu kentleri içinde özel turlarla turist çeken yegane kent olmuştur. Porsuk, tramvay hatları, parklarımız ve parklarımızda yer alan Uzay Evi, Bilim Deney Merkezi gibi bir çok yeni hizmet ve etkinlik, Es- kişehir’in adının hem ülke çapında hem de ülke dışında duyulmasını sağlamıştır. Bugün Eskişehir’e ülke basının yanı sıra Avrupa basının da gösterdiği ilgi dikkat çekicidir. Buna bağlı olarak, Eskişehir’de gerçekleştirdiğimiz bir çok proje, hem ülkemizdeki çeşitli illerin belediyeleri hem de Avrupa’daki şehir belediyeleri tarafından dikkatle izlenmekte ve gelip yerinde incelenmektedir. Bir çok projemiz yurt içinde ve dışında referans olarak gösterilmektedir. Bu bağlamda İngiliz yayın kuruluşu BBC hazırladığı belgesel ile Eskişehir’de yaptığımız köklü çalışmaları tüm dünyaya duyurdu. Yaptığımız kültür sanat yatırımları sonucu Anadolu’nun kültür sanat başkenti olarak anılamaya başlanan Eskişehir’in, Astana’da yapılan Türk Cumhuriyetleri Kültür Bakanları toplantısında 2013 Yılı Türk Dünyası Kültür Başkenti olması kabul edildi. 2013 yılının tümü, bu amaca yönelik çeşitli etkinlik ve çalışmalara sahne olacaktır.
Eskişehir gerçekten de, hem şehirleşmesi hem de sosyal yapısı nedeniyle bunu hak etmiştir.
Eskişehir, önümüzdeki 10 yıl ve yıllarda da, 13 yıl önce ilk filizlerini verip bugün yetişkin bir fidan haline getirdiği çağdaş ve aydınlık çizgisini sürdürecektir elbette.
Benim göreve geldiğim ilk günden bu tarafa, Eskişehir’de yaratmaya çalıştığım asıl düşünce, önceliğin her zaman yeniliğe ve değişime verilmesi gerektiği olmuştur.
Bunu yaparken asla Eskişehir’in geçmişle bağlarını koparmadan, aksine geçmişten bize kalan mirası koruyarak, şehrin geleceğe yönelik adımlarını planlamak ve gerçekleştirmek ana hedefimiz olmuştur. Şehirlerin ihtiyaçları asla bitmez. Tüm alt ve üst yapısını yeni baştan yapsanız bile zamanla bunlar da eskir, onarılmaya ve yenilenmeye ihtiyaç duyar. O yüzden şehirler, hep yenilenmeye ve değişmeye bir anlamda zorunludur. Bizim de, Eskişehir’in bundan sonraki 10 yılı için ortaya koyacağımız projeksiyon, 10 yıl öncesinde bu şehrin önüne koyduğumuz ve Eskişehirlilerden büyük destek gören projeksiyonun devamı olacaktır. Eskişehir bu çizgisini hep canlı ve diri tutmalıdır. Bu tutum, şehrin tüm yapısıyla birlikte değişmesini, dönüşmesini ve gelişmesini beraberinde getirecektir. Benim hem Eskişehir’e hem de Eskişehir halkına duyduğum büyük güvenin temelinde, onun bu özelliği yatmaktadır.