“İzmir için ortak hedeflere, birlikte yürümemiz lazım”
İzmir’in merkezi idareden yeterince ilgi görmediğini dile getiren BASİFED Başkanı Mehmet Ali Kasalı, merkezi hükümet, yerel yönetim, iş dünyası ve üniversitelerin işbirliğiyle çalışması halinde, kentin çok daha hızlı şekilde kalkınacağına dikkat çekti.
İzmir’in en önemli sorunlarından birinin son 40 yıldır diğer Anadolu kentlerinden çok daha az yatırım alması olduğunu belirten Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) Başkanı Mehmet Ali Kasalı, kentin büyük hedeflere tüm kesimlerin birlikteliğiyle yürümesi gerektiğini anlattı.
İzmir’in tarımda, turizmde, sanayide, uluslararası ticarette önde gelen kentlerden biri olduğuna dikkat çeken Kasalı, “Ama merkezi hükümetten yeteri kadar ilgi görmüyor. Buna bağlı olarak yatırımlar diğer bölgelere oranla geride kalıyor. Bu da İzmir’in altyapısını, üstyapısını olumsuz etkiliyor. Halen, İzmir-Ankara yüksek hızlı tren hattı başta olmak üzere altyapı ile ilgili bir çok projenin yapımı tamamlanamadı. Oysa, İzmir’de çok önemli bir insan kaynağı var” dedi.
Türkiye’nin entelektüel kapasitesi illere göre sıralandığında İzmir’in nüfus yoğunluğuna bağlı olarak en önemli kent olduğunu anlatan Kasalı, “Bunun getirdiği birtakım avantajlar olması lazım. Burası bir üniversite kenti, yüksek teknolojinin üstlendiği bir bölge olmalı. Merkezi Hükümet, İzmir’de yerel güçlerle beraber masaya oturmalı. Yüzyıl önce ticaretin kalbinin attığı, İktisat Kongresi’nin gerçekleştirildiği İzmir, ticari başkent niteliğini yitirdi. Elbirliği ile burada merkezi hükümet, yerel yönetim, iş dünyası, akademisi bir araya gelip İzmir’i ‘çevreye zarar vermeden nasıl geliştirebiliriz’ diye bakmalı. Ortalığı betona çevirmeden sürdürülebilir bir turizm imkanı yaratmalıyız. Bu bölgenin yapısı deniz kum güneş turizminin ötesinde yeni bir imkan yaratmaya çok müsait” diye konuştu.
Girişimciliğin önemine dikkat çeken Kasalı, “STK’ların girişimci yetiştirme konusunda çok önemli etkisi var. EGİAD bu konuda öncü. Bu konuda en önemli engel hangi alanda girişimciliğin desteklenmesi konusunda genel bir politika olmaması. İzmir insan gücüyle sadece Türkiye’ye değil dünyaya örnek olabilir. İzmir yenilenebilir enerji konusunda da oldukça zengin bir kaynağa sahip. Yenilenebilir enerji ekipmanları üretiminde de önemli bir konumda. Ülkemizde ilk rüzgar enerji santralinin İzmirli iş insanları tarafından Çeşme’de kurulmuş olması ile başlayan bu süreç bugün kentimizi rüzgardan en fazla enerji elden eden il konumuna getirdi. Bu alanda çalışan yerli ve küresel markalar ile Doğu Avrupa ve Akdeniz havzasının en büyük üretim merkezlerinden biri haline geldik” dedi.
2023’ün hem Türkiye, hem de küresel anlamda tıpkı 2022 gibi zorlu bir yıl olduğunu anlatan Kasalı, “Pandemi, Rusya - Ukrayna Savaşı derken hem büyük bir deprem felaketi yaşadık hem de küresel olarak her kesimi etkileyen İsrail Filistin Savaşı’nı yaşamaya devam ediyoruz. Yüksek enflasyon ile son derece sıkıntılı bir yılı geride bırakmaya hazırlansak da, genel seçimlerden sonra göreve gelen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Gaye Erkan’ın rasyonel ekonomi politikalarını uygulaması, 2024 yılına daha bir umutla bakmamıza neden oluyor” görüşünü ifade etti.