Evrensel Gazetesi

‘DÖRT DUVAR ARASINDAN ÇIKMIYORUZ KİMİ ZAMAN’

-

SOMA’DA ya madenlerde ya da tarlada ovada çalışıyor insanlar. Geçim zor çünkü can güvenliği tehdit altında... Nurcan, “Ölenler hiç zengin değil ki hep gariban çocukların­a olan oluyor. Geride bizler kaldık. 4 tane çocuğum var, ovaya gidiyorum. Domates ekiyorum, çapasına, toplamaya gidiyorum, yevmiye 60 lira, 10 lira dayıbaşı kesiyor, bize kalan 50 lira. Ölmezsek kazanırız. Başka ne yapacağız ki. Kimi kalkındırı­yorlar anlamadım ki, tütüncülük gitmiş pamuk gitmiş ne yapacağız.”

Kınık Elmadere köyünden gelen bir başka madenci yakını “Zaten köyümüzde tarım diye bir şey kalmadı ki, ortada bir maden var sanki köyümüz onun etrafına kurulu. Tarlası olan tarım yapabiliyo­r, diğerleri işçiliğe gidiyor. Zaten tarlası olan da kalmadı ki bir kuru evi kaldı insanların” diyor.

Öte yandan Çinlilerin çok fazla olduğunu söylüyorla­r. Madenlere köylüyü değil, dışarıdan gelen insanları aldıkların­ı belirtiyor­lar. “Onları daha ucuza mal edip, esir gibi kullanıyor­lar” diyor biri: “Suriye’den gelenler var, dışarıda yatmak zorunda kalıyorlar. Bayat ekmek toplayıp kartonda yatıyorlar. Şikayetçi olamıyorla­r çünkü. Ama Kınık içinden çalışanlar, bir şey olsa sesini çıkarıyor.”

Bir başka kadın, “Keşke ben çardakta yaşasaydım, naylondan bir çadır kursaydım da böyle olmasaydım. Çocuğumla orada yaşasaydım. Kadın olarak yaşama tutunmak çok zor. Soma gibi bir yerde bu daha da zorlaştı. Hele bu faciadan sonra geçim derdi eklenince bir laf gelmesin diye dört duvar arasından çıkmıyoruz kimi zaman” diyor.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye