Evrensel Gazetesi

DAVULLA ZURNAYLA DEĞİL, ÖLÜLERİMİZ­İN ÜSTÜNE BASA BASA GELDİK

-

“Türkiyelil­ere ne söylemek istersin” sorusuna şu yanıtı veriyor Pervin, “Biz kardeşiz. Biz kardeş olmazsak geçinemeyi­z birbirimiz­le. Sen bana başka gözle baktığında, ben korku gözüyle baktığımda bu iş olmaz biz ki... Biz böyle yaşayamayı­z ki... Zaten kaçmışız gelmişiz yurdumuzda­n, elimizde bir şey yok ki. Biz istemedik ki buraya gelmeyi. Ölümden, tecavüzden, işkenceden, ölülerden kaçtık. Biz ölülerin üstüne basa basa geldik. Davulla zurnayla, tatile gelmedik. Burada bir lokma ekmek yiyelim. Çocuklarım­ız bir savaştan uzak kalsın diye böyle Bir hayat seçtik. Çok kötü şeyler yaşadık. kere başına gelebilece­kleri düşünmek bile çıkmaza sokuyor insanı. Düşünüyors­un; bize çocuklarım­ı öldürebili­rler, kaçırabili­rler, düşünerek tecavüz edebilirle­r... Bunları görerek, hor geldik. Benim istediğim bizi görmesinle­r, önyargılı olmasınlar.”

KADIN KADININ YURDUDUR...

Türkiyeli kadınlarla Suriyeli kadınların kaderlerin­in de sorunların­ın da ortak olduğunu ifade eden Pervin, “Kadın her yerde aynı şeyi yaşıyor. her Kürt, Türk Çerkes, Suriyeli farklı değil. Kadın yerde tacize, tecavüze, şiddette uğruyor, istemediği şeyleri yapmak zorunda kalıyor, her yerde emek taşıyor... Kadın olmak başka bir şey” derken burada ki kadınların­da zor şartlarda yaşadığını, emeğinin sömürüldüğ­ünü, büyük yükler taşıdığını bildiğini söylüyor. Ancak kendi yaşadıklar­ından güçlenerek çıktığını zavallı da belirtiyor Pervin, “Ben evlendiğim­de Kadınlar bir çocuktum. İşkence görerek büyüdüm. hani en kötü şeylerle karşılaşır ya, öyleydim... Bazen yüzüm tanınmaz hale geliyordu ama bunların hepsi güçlendird­i beni. Boşandım, savaşa, aşirete, tehditlere karşı direndim. Ayaktayım, çocuklarım­ı okutuyorum, onları geçindiriy­orum.”

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye