Evrensel Gazetesi

Anlamayaca­k bir şey yok o patatesler bu patatesler değil

- Sedat BAŞKAVAK

Erdoğan’ın “15 sene önce evlerde fırın, buzdolabı yoktu” demesi gibi konular dışında sosyal medyada da üzerine en çok mavra yapılan konu patates ve soğan oldu. Patates ve soğan fiyatları “Eve iki kilo patates aldım, hırsız girecek diye aklım çıkıyor” diyeninden tutun da 5 soğanı boynuna dizip “Fatma teyzenin gelini de düşman çatlatıyor, 5’i bir yerdeyi dizmiş boynuna” diye yazanına kadar çokça espri konusu oldu.

Nasıl olmasın? Doların artışının tartışıldı­ğı son günlerde soğan ve patates tarihin en yüksek artışıyla, en yüksek fiyata ulaşarak doları solladı.

Tarım Bakanı Fakıbaba da yaşanan bu artış karşısında “Hayretler içerisinde­yim, 1.5-2 ay önce Sayın Başbakanım­ızla Niğde ve Aksaray’daydık. Dediler ki ‘Patates elimizde, depolarda kaldı, 50 kuruşa alan yok, bize ihracat desteği verin’ dediler biz de verdik. Nasıl olur da 50 kuruş olan patates 5-6 liraya çıkar anlamış değilim. Tedbirleri­mizi aldık. Karanlık eller var, bu elleri evelallah yok edeceğiz. Onlar görecekler, benim vatandaşım­a 50 kuruşluk ürünü 6 liradan yedirenden hesabını soracağız” dedi.

Dedi demesine de, unuttuğu birkaç şey var.

Birincisi; 2013 ve 2014 yıllarında ülke genelinde yaklaşık 4 milyon ton patates üretilmişt­i. 20152016’da 4.7 milyon ton, 2017’de ise 4.8 milyon ton patates üretildi. 2017 yılında üretilen patatesin yaklaşık 400 bin tonu depolarda kaldı. İşte Bakanın bahsettiği 1.52 ay önce Niğde ve Aksaray’da depolarda bekleyerek 50 kuruşa alıcı bulamayan patates geçen yılın patatesiyd­i. O patatesler­in neredeyse çoğu yeşerdi ve çürüdü. Velhasıl geçtiğimiz son iki üç yılda patates, üreticisin­in yüzünü güldürmedi.

İkincisi; patateste yazlık ve kışlık üretim, soğanda ise uzun ve kısa günlük üretim yapılır. Yazlık patatesle kısa gün soğan, depolama olanağı olmayan ve kısa sürede tüketilmes­i gereken ürünlerdir. Yazlık patates İzmir Ödemiş ve Adana çevresinde üretildi. Arkasından Manisa, Bursa, Niğde ve Nevşehir gelecek.

Patates geçtiğimiz yıllarda para etmedi. Bu sene pek çok köylü ekmediği için ekim alanları daraldı ve bir de aşırı yağışlar sonucu oluşan nem hastalığı nedeniyle verim azaldı. O nedenle de Ödemiş’te, Adana’da köylünün elinden 1 ile 2 lira arasında fiyattan alındılar. Bugün marketlerd­e 6 liraya satılan patates, Bakan Fakıbaba’nın bahsettiği 50 kuruşa satılamayı­p yeşeren patatesler değil köylünün elinden ortalama 1.5 liraya alınan yazlık patatesler. Soğan ise Hatay Reyhanlı’da kısa gün soğanı diye ekilen ve ramazan öncesi tüccarın tarladan 1.5 liraya satın aldığı ve ramazandan sonra 2.5 liraya sattığı soğanlar.

Tarım Bakanı Fakıbaba’nın “Karanlık eller var, bu elleri evelallah yok edeceğiz” dediği “karanlık eller”, gerçekten karanlık mı?

Köylünün elinden patatesi 1-2 lira arasında alıp pazara varana kadar 6 liraya çıkaran aracıların, tüccarları­n neresi karanlık, hepsi ortada. Market zincirleri, onlar köylüden direkt alıp getirip markete satıyorlar. Ne hale girip komisyon ücreti ne de vergi, hiçbiri yok. 6 liraya patates, 7 liraya soğan satan marketler de ortada. O zaman şunu net olarak söyleyebil­iriz karanlık el yok. Üretici köylüden ucuz alıp, halka pahalı tükettiren tüm eller açıkta.

Tedbir almaktan tek anlaşılan ithalat olunca; hasat zamanı açıktan ithalata başvuran hükümetin karanlıkta kalan ithalatçı yandaşları oluyor. Ne dış güçler, ne karanlık eller tek sorumlu gelmiş geçmiş hükümetler. Tarımsal üretimi ithalatla terbiye etmeye çalışarak üretimi baltalayıp, üretici köylüyü toprağında­n koparan politikala­r engellenme­diği sürece köylü ucuza satar, halk pahalıya tüketir.

 ??  ?? Fotoğraf: Fırat Turgut
Fotoğraf: Fırat Turgut

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye