Kuzguncuk’u kaybetmek istemiyoruz
KUZGUNCUK’UN kentsel dönüşüm alanı ilan edilmesine tepki gösteren mahalleli, İstanbul’un dokusunun yeterince bozulduğunu söyleyerek, “Kuzguncuk’u da kaybetmek istemiyoruz” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) 13 Temmuz 2018’de meclis oturumunda oy çokluğuyla aldığı kararda, Kuzguncuk Mahallesi’nin bir kısmı da kentsel dönüşüm içinde yer alıyor. Projenin 89 bin metrekarelik alanı kapsadığı belirtilirken, mahalleli karara tepkili.
1962 yılından bu yana Kuzguncuk’ta yaşayan Zafer Çağlar, karara “Bu saatten sonra Kuzguncuk’un yapısının bozulup, yeni bir yaşam inşa edilmesini istemiyoruz ve müsaade etmeyeceğiz. ” sözleriyle tepki gösterdi.
Kuzguncuk Mahallesi’nin kentsel dönüşümle ranta peşkeş çekileceğini belirten Çağlar, dönüşümün içeriğini de bilmediklerini söyledi. Kuzguncuk halkının dönüşümü kabul etmeyeceğini ifade eden Çağlar, “Ne oldu da şimdi kentsel dönüşüm denen illeti buraya getirdiler?” dedi.
MUHTAR: İNSANLAR YERLERİNDEN EDİLMESİN
Kuzguncuk Mahalle Muhtarı Ali Faik Kaptan ise, dönüşüm alanının 547 ada 23 parsel olduğunu ve bu parsellerde 115 bina, 217 konut ve 10 işyerinin olduğu bilgisini verdi. Belirlenen alan dışında kalan kısımlarda kentsel dönüşümün girmeyeceğini söyleyen Kaptan, “Dönüşümün gireceği alanda insanları yerlerinden, yurtlarından etmeden, yoğunluğu arttırmadan mahallenin yapısını bozmadan bir dönüşüm olursa mahalleli kabul eder. Biz de bu şekilde bir dönüşümü savunuyoruz. Ama onun dışındaki bir dönüşüm doğru değil” diye konuştu.
‘KUZGUNCUK’UN DOKUSU BOZULMASIN’
Kaptan, mahalle sakinlerinden kentsel dönüşüme gelen tepkilere ilişkin de şunları aktardı: “Bazılarının tapusu yok ve mahalleli tapuları istiyorlar. Daha sağlıklı bir yapılaşmanın olmasından yanayız. Kentsel dönüşüm doğru uygulanırsa insanlar ikna olabilir ki Kuzguncuk’ta Boğaziçi İmar Kanunu var iken, Boğaz manzaralı Kuzguncuk’ta bir şey yapabilmek çok mümkün değil. Eski binaları Boğaz’ın tarihi dokusuna uygun bir şekilde yenilemek, kat artışı, nüfus artışı olmadan dönüşüm yapabilmek çok daha iyi olur. Mahallelide buraların birilerinin eline geçeceğini, kendilerinin buradan dışlanacağını ve gönderilecekleri korkusu hakim. Bir diğer korku da orada büyük binaların yapılacağı ve büyük binalarla Kuzguncuk’un dokusunun bozulacağıdır. İstanbul’un yeterince dokusu bozulmuş, nüfus yoğunluğu artmış, Kuzguncuk’u da kaybetmek istemiyoruz.” (İstanbul/ma)