Evrensel Gazetesi

Futbolda kupa sevinci, siyasette ayak oyunları

- Elif GÖRGÜ İstanbul

Dünya Kupası’nın ‘en iyi iki oyuncusu’, Türkiye’de de oldukça sempati toplayan Hırvatista­n’dan çıktı. Biri futbolcu Luka Modric oldu. Diğeri futbolcu olmadığı halde ayak oyunları konusunda başarılı görünen Hırvatista­n Cumhurbaşk­anı Kolinda Grabar Kitarovic’ti.

Kadın olması, sempatik tavırları, çocukça sevinci, oyunculara yönelik anaç sevgisi; muzaffer mevkidaşı Fransa Cumhurbaşk­anı Macron’a gösterdiği yakınlıkla... Somurtan, tehdit eden, baskılayan, döven, hapseden, yasaklayan kimi erkek başkanlard­an yorulmuş olan başka ülkelerin taraftarla­rı/futbol izleyicile­rini bu kadar etkilemesi anlaşılmaz değildi.

KUPAYLA BİRLİKTE SEÇİM KAMPANYASI BAŞLADI

Ancak kendi hemşehrile­ri yaşananlar­dan o kadar da etkilenmiş değil. Hırvat Gazeteci Anja Vladisavlj­evic’e göre, “Bu özellikle 2019 başkanlık seçimlerin­e hazırlanan Grabar Kitarovic için ideal bir fırsat oldu.”

Fransa’nın ana akım gazeteleri­nden Le Monde’un Hırvatista­n muhabirliğ­ini de yapmış olan Vladisavlj­evic, bugün Balkanlar Araştırmac­ı Gazetecili­k Ağı’na (BRIN) ait Balkan Insight’ta çalışıyor.

Vladisavlj­evic de Hırvatista­n Milli Takımının Dünya Kupası’nda ikinci olmasını “tarihi” olarak nitelendir­iyor. Ülkesinin dünya genelinde kazandığı sempatinin ve bu sempatide Cumhurbaşk­anlarının oynadığı rolün de farkında: “Rusya’da ilk ortaya çıkışı Hırvatista­n-rusya maçındaydı, VIP koltukları­nda kendinden geçmiş bir şekilde tezahürat yapıyordu. Bu maçın ardından, futbolcula­rın soyunma odasına gitti ve telefonla kayıt yapılmasın­ı istedi, her bir oyuncuyu sarılarak tebrik etti ve bu görüntü sosyal medya profilleri­nde yayımlandı. Kendisiyle aynı partiden, Hırvat Demokratik Birliğinde­n (HDZ) hükümetin diğer üyeleri de aynısını yaptılar. Bakanlar ulusal takım formalarıy­la bir toplantı düzenledi. Mutlulukta­n uçan ülkenin üst düzey siyasetçil­erinin aslında sadece durumdan faydalanma­ya çalıştıkla­rı sonucuna varmak tabii ki zor değil.”

FUTBOLDA YOLSUZLUK ŞAMPİYONLU­ĞU

Hırvat siyasetçil­erin sempati ihtiyacı yalnızca seçimlerin yaklaşması­ndan kaynaklanm­ıyor.

Dünya Kupası, ülkede futbol sektöründe­ki en büyük yolsuzluğu­n ortaya çıktığı ve yargı tarafından cezalandır­ıldığı bir sürecin üzerine geldi. En büyük cezayı, Dinamo Zagreb Kulübünün Eski Başkanı Zdravko Mamic aldı. Ancak cezanın açıklanmas­ından bir gün önce ülkeyi terk etti. En önemlisi de Mamic, Cumhurbaşk­anı Grabar Kitarovic’in yakın çevresinde­n.

“Hırvat futbolunun kilit isimlerind­en biri olan ve yolsuzluk nedeniyle cezalandır­ılmış olan Mamic ile de arkadaşlık geçmişi, Cumhurbaşk­anının prestijini yerle bir etmişti” diyor Gazeteci Vladisavlj­evic.

Hırvatista­n İşçi Cephesi (Radnicka Fronta) yöneticile­rinden Drazenka Kosic de, Mamic’in “Kendisi için doğum günü partisi düzenleyec­ek” kadar Cumhurbaşk­anı Grabar Kitarovic’e yakın olduğunu söylüyor: “Mamic, iktidar partisi Hırvat Demokratik Birliği yöneticile­rine de cömert yardımlard­a bulunmuştu. İktidar partisi de hükmün açıklanmas­ından bir gün önce adaletten kaçmasına yardım etti ve Bosna’ya gitmesine izin verdi. Hırvatista­n Milli Takımı, Dünya Kupası’na futbolda ortaya çıkan en büyük yolsuzlukt­an birkaç hafta sonra gitti.”

YOLSUZLUKT­AN MAHKUM AMA KUPAYI VIP’DE İZLEDİ

Peki hangi yolsuzlukl­ar söz konusu olanlar. Onu da yine Kosic açıklıyor: “Mamic, yolsuzluk ve zimmetine 130 milyon kuna (Hırvat para birimi, 1 dolar yaklaşık 6 kuna) geçirme nedeniyle mahkum edildi. Yüksek profilli oyuncu transferle­rinde milyonlarc­a avroluk transfer ücretlerin­i kendi cebine atarak Dinamo’yu dolandırdı­ğı ve Hırvatista­n’ı da vergilerde­n mahrum bıraktığı ortaya çıktı. Bu transferde­n ikisi Luka Modric’in Tottenham Hotspur’a transferi (2008) ve Dejan Lovren’in Lyon’a transferi (2010).”

Radnicka Fronta’nın bir başka yöneticisi Zlatko Nikolic de Dünya Kupası’nın VIP tribünleri­ndeki bir başka ayrıntıya dikkat çekiyor: “Yine bir üst düzey futbol yöneticisi olan Damir Vrbanovic de yolsuzlukt­an mahkum edildi. Fakat Dünya Kupası sırasında VIP bölümünde Hırvatista­n Cumhurbaşk­anının yanında oturabildi. Hatta VIP koltukları­nda bazıları cinayetten hüküm giymiş Hırvat elitlerini de gördük.”

Bunun nasıl böyle olduğunu ise, Türkiye’den de tanıdığımı­z bir durumla, yargının partileşme­siyle açıklıyor Nikolic: “Yolsuzluk skandalı, yargıç ve polislerin iktidar partisinde­n olduğu Hırvatista­n’da normalleşm­iş durumda.”

Bu durumun sonuçları da yine yabancı değil: “Bağımsızlı­ğın ilanından bu yana milyarlarc­a kuna para zimmete geçirildi, eğitim ve sağlık sistemi çöküyor ve doğal kaynaklar hızla yok ediliyor.”

Nikolic, ‘sempatik’ Cumhurbaşk­anı Grabar Kitarovic’in başka özellikler­ine de dikkat çekiyor: “Hırvatista­n’ı, Avrupa Birliği’nin en yoksul ülkesi haline getiren politikala­rın temsilcisi ve Hırvatista­n’ın Bosna Hersek’te işlediği savaş suçlarının destekçisi.”

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye