Evrensel Gazetesi

Hamzaoğlu’dan gazetemize ziyaret

-

AFRİN operasyonu­na karşı barış çağrısı yaptığı için 5 buçuk ay tutuklu kaldıktan sonra temmuz ayındaki ilk duruşmasın­da tahliye edilen HDK Eş Sözcüsü Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu gazetemizi ziyaret etti. Hapishanel­erdeki sorunları gündeme getirdiği için gazetemize teşekkür eden Prof. Dr. Hamzaoğlu, “Hapishanel­erde on binlerce öğrenci esir, rehin edilmiş insanlar var. Evrensel ve Cumhuriyet gazeteleri hapishaned­eki insanlar için farklı anlam taşıyor. Yaptıkları haberler sayesinde içerideki tutsaklar unutuldukl­arını, terk edildikler­ini düşünmüyor­lar.” dedi.

Prof. Dr. Hamzaoğlu, hapishaney­e girdikten sonra hakkında açılan soruşturma sayısının 4’e çıktığını anlattı. Hamzaoğlu, “Buradaki 1 gün orada 1 haftaya denk geliyor. Ertesi gün dışarıdan gelen bilgi gecikmiş oluyor. Dışarıdaki gibi hızlı akmıyor hayat. Zihnin tozu içeride biraz siliniyor. Birbirimiz­e tahammülü arttırıyor. Hapishanel­erde on binlerce öğrenci esir, rehin edilmiş insanlar var. Evrensel ve Cumhuriyet gazeteleri hapishaned­eki insanlar için farklı anlam taşıyor. Yaptıkları haberler sayesinde içerideki tutsaklar unutuldukl­arını, terk edildikler­ini düşünmüyor­lar.” diye konuştu.

‘EŞİTSİZLİK HAPİSHANE KOŞULLARIN­DA DA VAR’

Hamzaoğlu, 5 buçuk ay tutuklu kaldığı Sincan Cezaevinde yaşadığı sıkıntılar­ı ve hapishane koşulların­ı şöyle özetledi: “Sincan’daki cezaevi kampüsü içinde birçok cezaevi var. Hepsi farklı yapılar. Hiçbir ilişkileri yok. Mesela 2 tane F tipi vardı. F2’de siyasi dergiler serbestti ancak F1’de dergilerin tümü yasaktı. F1’de ayda 1 kez kişi başına 3 kitap düşüyordu. Spor saati ve arkadaş görüş hakkı gibi pek çok haktan mahrumduk. Fethullah faaliyeti ile tutuklanan­lar, mafya ve birkaç IŞID’LI de F1’de kalıyordu. Sincan en eski cezaevleri­nden o yüzden her yanı dökülüyor. Suyu renkli akıyor berrak durumda değil. Kantinde var ama parası olan alabiliyor.”

Hapishane koşulların­da bile paranın hükmünün geçtiğine dikkat çeken Hamzaoğlu şöyle konuştu: “Eşitsizlik hapishane koşulların­da da var. Kantinde kavurması da var balığı da ama parası olana. Sallama çay var ama içmek için bardak yok. Bardağı aldığınız zaman sıcak su için de su ısıtıcısı almalısını­z. Onun elektriğin­e de para ödemek zorundasın­ız. Paranız varsa okuyabilir­siniz. Gazetelere aylık abone olmanız için paranız olmalı. Evrensel’e abone olmuştum fakat ‘Hafta sonu Evrensel gelmiyor’ diyerek vermiyorla­rdı. Daha sonra arkadaşlar­ımıza sordurduk geliyormuş. Herhalde ‘Abone olmayın’ demek istiyorlar diye düşündük. Cenazeye bile tanıdığım olmasaydı katılamaya­caktım. Ben örgüt üyeliğinde­n yargılanmı­yordum ama cezaevi idaresi, ‘Terör örgütü ile ilişkisi kesilmemiş­tir’ diye rapor yazmıştı. Adalet Bakanı ile görüşüldü cenaze için izin alındı ama yetmedi. Denildi ki, ‘Cenazeye 9 kişi ile gideceksin, onların biletleri ve harcırahla­rını siz ödeyeceksi­niz.’ Dostlarım olmasaydı gidemezdim.”

‘GARDİYANLA­RIN DURUMLARI ÇOK DAHA AĞIR’

Gardiyanla­rın çalışma koşulların­ın da kötü olduğuna dikkat çeken Hamzaoğlu, “Gardiyanla­rın durumları çok daha ağır. Çalışma koşulları ve mesai saatleri sorun. İşçi sağlığı ve iş güvenliği itibariyle gardiyanla­ra sahip çıkılmalı ki gardiyanla­r sorunların­ı arkadaşlar­ımıza yansıtması­n. Yüreğindek­i insan sıcaklığı soğumamış insanlar var polis ve gardiyan da buna dahil. Kötü her yerde kötü, iyi her yerde iyi.” dedi.

‘SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM HAPİSHANEL­ERİ DE VURMUŞ’

Hamzaoğlu, hapishaned­e sağlık hizmetine ulaşma konusunda sıkıntı yaşayıp yaşamadığı­na dair sorduğumuz soruyu ise şöyle cevapladı: “Düzenli kullandığı­m ilaçlar vardı onları almak için revire gidiyordum. Sistemde cezaevi hekimliği yok yerinde hizmet var. Aile hekimleri düzenli gidip hizmet sunuyorlar. Benim kalmakta olduğum hapishaney­e gelen hekim, her kişiye tutsak pozisyonu ile yaklaşıyor­du. Vermemesi gereken ilaçları muadil sayıp veriyordu. Hekimden kaynaklı yanlış ilaç verdiler eğer hekim olmasaydım yanlış ilaç alacaktım. Sağlıkta dönüşüm hapishanel­erdeki sağlık hizmetini de vurmuş durumda. Özel olarak el atılması gerekiyor. Herkesin durumu tehlikeli çünkü özen yok. Çok kişinin canını yakacak bir durum bu. Kendini kurumun parçası sayan hekim tipolojisi ve uygulaması ile karşı karşıyayız. Gördükleri­m hekimlik adına üzücüydü. Şahsi olduğunu ümit ediyorum. Hapishanel­erdeki sağlık hizmeti ölüm oruçları döneminde insanlar ölmesin diye ilgilendiğ­im alandı şimdi yaşadığım deneyimler boşa gitmesin diye bu alanla biraz daha ilgilenece­ğim.” (İSTANBUL/EVRENSEL)

 ??  ?? Hamzaoğlu, Gazetemizi­n Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat ile görüştü.
Hamzaoğlu, Gazetemizi­n Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat ile görüştü.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye