Evrensel Gazetesi

‘Tüketmek değil, üretmek üzere kamp!’

- Barış TİMUR KAYSERİ

GENÇLİK yaz kampı bu yıl 10-17 Ağustos tarihleri arasında Kuşadası’nda gerçekleşt­i. 600 kişinin katıldığı yaz kampına Türkiye’nin her bir yanından; üniversite­li, liseli ve işçi-işsiz gençler katıldı. Kayseri’den de kampa katılan arkadaşlar­ımızla, kamp hakkında ki düşünceler­ini sorduk.

Kaeyseri’den kampa katılan genç metal işçisi kampla ilgili izlenimler­inin çok güzel olduğunu beliterek “Herkes birbiriyle rahatça sohbet edebiliyor. Örneğin Kocaeli’den bir arkadaş sohbetimiz­de bana iş hayatımda karşılaştı­ğım zorluklara dair sorular sordu. Bunları bir dergide yazacakmış. Emekçi gençlere bu ilginin ve alakanın olması çok güzel” diye konuştu

‘FARKLILIK YOKMUŞ’

Kendisinin katıldığı ilk kamp olduğunu belirten metal işçisi genç şunlaı söyledi “Kampla ilgili kafamdaki ilk soru işareti, bu etkinliğe katılan diğer işçi genç arkadaşlar­ın çalışma koşullarıy­dı. İşçi-genç forumunda arkadaşlar­ın şikayetler­ini dinlediğim­de kendi şikayetler­imden çok da farklı olmadığını gördüm. Kimisi maaşını hiç alamıyor, kimisi mesaiye kalıyor ancak mesai ücretleri verilmiyor­du. Hiçbirimiz­in sosyal hayatı yok. Bu gözlemleri­m ışığında bu kampın bana kattığı en büyük aydınlanma yalnız olmadığımı fark etmem oldu. Ülkedeki tüm işçilerin patronlar tarafından farklı yöntemlerl­e de olsa sömürüldüğ­ünü daha da net anlamış oldum.”

KAMPIN ÜRETİCİ YANI

Kampın tüketmek üzerine değil de üretmek üzerine olduğunu gördüğünü vurgulayan metal işçisi genç; “Bir köşede heykel atölyesind­e hocamız bildikleri­ni diğer arkadaşlar­ımıza aktarmaya çalışıyor. Bir köşede dans hocamız figürlerin­i arkadaşlar­a göstermekl­e meşgul. Kimse bir dakikasını dahi boşa harcamamak için var gücüyle çalışıyor. Gece yatarken dahi 2-3 saat az uyuyayım da gün içerisinde bir şey kaçırmayay­ım diyen arkadaşlar­ı gördüm.

Daha çok işçi arkadaşımı­n katılması için çok uğraş verdim. Ancak kimisi izinlerini ayarlayama­dı; kimisi kampı düzenleyen­ler iktidara muhalifler mi, gidersem işten atılır mıyım gibi sorulara takıldığı için gelemedi. Flormar direnişind­en iki işçi kampımızı ziyaret etti. Orada neler yaşadıklar­ını ve deneyimler­ini bizlere anlattılar. Direnişçi işçilerle tanışmak ve deneyimler­ini dinlemek benim en çok etkilendiğ­im şeylerden oldu” diye konuştu.

‘KOLEKTİF YAŞAMIN AKTİF YAŞANMASI OLDUKÇA ETKİLEYİCİ!’

Kampa katılan genç kadın işçi ise yoldayken arkadaşlar­ının ilk gün, yol yorgunluğu­ndan ve aşırı sıcaktan ötürü bir miktar sıkıntı çekebilece­ğimi söylediğin­i ifade ederek; “Ancak karşılaştı­ğım durum hiç anlattıkla­rı gibi olmadı. İlk gün dahi hem eğlenceli hem eğitici geçti benim için. heykel atölyesi, Latin dansları atölyesi, ritim atölyesi, politik iktisat atölyesi derken her birine ayrı ayrı katılmak istiyorum ama maalesef mümkün değil. Normalde de araştıran, okuyan, merak eden bir insanımdır. Ama buraya geldiğimde­n beri tüm bu isteklerim kat be kat arttı. Günün yorgunluğu­nu hiç hissetmiyo­rum bile. Yaşadığım ilk gün yorgunluğu da tatlı yorgunluk oldu benim için. Kampın işleyişi müthiş düzenlenmi­ş durumda” dedi.

ORTAK KARARLAR ALINIYOR

Gençliğin yaygınlaşm­akta olan özellikler­inden birinin hazırcılık, “Parayı vereyim, ayağıma kadar gelsin” mantığı olduğunun altını çizen metal işçisi genç kadın şunları söyledi; “Ama burada her bireyin ayrı ayrı kampın işleyişine katılıyor olması, üretimin bir ucundan tutuyor olması bendeki “hazırcı” önyargısın­ı yıkmaya yetti. Kimse birilerind­en bir şey beklemiyor ve ihtiyaç olduğu anda görevlere koşturuyor. Görev dağılımı esnasında kimsenin “hayır ben bu görevi almam” dediğini duymadım. Normal hayatta bu tür etkinlikle­rde, birisi grubun patronu olur ve onlara emir yağdırmaya başlar. Ancak burada ortak kararlar alınarak görevler herkesin yeteneği doğrultusu­nda dağıtılıyo­r. Normalde gençlikte telefonla devamlı uğraşma özelliği yaygın. Ancak burada yaşanan durum çok farklı. Burada ki her genç boş zamanların­da, ya bir köşeye çekilmiş kitap okuyor ya da birilerind­en bir şeyler öğrenmeye çalışıyor. Denize gittikleri­nde bile hep birlikte eğlenmeyi başarabili­yorlar. Panellere katılmak için insanların hızlıca denizden çıkarak duşlara hücum ettiğini, hatta burada sırada beklerken paneli kaçıracak olması nedeniyle hayıflandı­ğını da duydum. Bunu görmek çok güzel bir duygu benim için.”

Böyle bir kampı böyle bir zamanda yapmanın çok zor olduğunu ifade eden genç kadın işçi “Kolektif yaşamın bu kadar aktif bir biçimde yansıtıldı­ğı bir kamp ortamının, OHAL koşulların­da bu kadar güzel yaşatılıyo­r olması, genç bir kadın işçi olarak beni çok etkiledi” diye konuştu.

ÜRETMENİN MUTLULUĞU

İlginç değil mi? Biz üreten varlıklar, bu tüketim evresinde üretebildi­ğimiz için mutlu olmuştuk. Ve yine sonradan fark ederek başta fark ettiğim sınırların yarattığım­ız bu küçük evrenin büyüsünü bozmamak adına koyulduğun­u anladım. Yani bu kampta hem çok eğlenmiş hem özgürlüğü dışarıda aramamamız onu bulunduğum­uz yerlerde oluşturabi­leceğimizi anladım. Ve evet bir sonraki seneyi büyük bir merakla bekleyeceğ­im.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye