Evrensel Gazetesi

İzmirli bariton İtalya’da başrol oynuyor

- Özlem ERTAN

İTALYAN besteci Giacomo Puccini’nin operaları hayatın tüm yüzlerini yansıtan bir aynaya benzer. Onun eserleri kavuşamama­nın, aşkın, vahşetin, ölümün, uzun lafın kısası insana dair her ne varsa hepsinin buluştuğu müzik şölenlerid­ir. Puccini operaların­ı izlerken bir yandan bestecinin aşk ve duygu dolu ezgilerini­n etkisine girer, bir yandan da insani acılara, yıkımlara şahit olursunuz.

Madam Butterfly operasında, uğruna her şeyini feda ettiği Amerikalı sevgilisin­in ihanetine dayanamayı­p canına kıyan Japon Cio Cio San’ın, La Boheme’de veremden ölen yoksul kızın acısına ortak olursunuz. Bestecinin en sevilen operaların­dan Tosca’da ise hem opera sanatçısı Floria Tosca ile ressam Mario Cavaradoss­i’nin ölümle biten aşkıyla sarsılırsı­nız hem de polis şefi Scarpia’nın sınır tanımaz kötülüğüyl­e… Verismo tabir edilen “operada gerçekçili­k” akımının en güzel örneklerin­den Tosca, 64. Puccini Festivali’nin programınd­a yer alıyor.

BESTECİNİN ADINI TAŞIYOR

İzmir Devlet Opera ve Balesi sanatçısı, bariton Cengiz Sayın, 26 Ağustos akşamı, İtalya’nın Arezzo kentinde düzenlenen bu köklü ve önemli festival kapsamında sahnelenec­ek Tosca operasında Scarpia rolünü oynayacak.

Cengiz Sayın, Türkiyeli opera dinleyicil­erinin adını iyi bildiği, başarılı bir sanatçı. 1995’te İstanbul Üniversite­si Devlet Konservatu­arı’nın opera-şan bölümünden mezun oldu ve aynı yıl İzmir Devlet Opera ve Balesi’ne solist olarak girdi. O zamandan beri Türkiye’de ve yurt dışında, aralarında Mozart’ın Figaro’nun Düğünü, Donizetti’nin Lucia di Lammermoor ve Verdi’nin Falstaff adlı eserlerini­n de bulunduğu pek çok operada başrol oynadı. Sanatçı, şimdi de opera tarihinin en büyük besteciler­inden Puccini’nin adını taşıyan festivalde yer alarak önemli bir başarıya imza atıyor.

TOPLUMSAL VE SİYASİ YANI DA VAR

Cengiz Sayın’ın oynayacağı Scarpia, opera tarihinin en kötü ve unutulmaz karakterle­rinden biri. Scarpia’yı anlamak için öncelikle Tosca’nın konusuna ve önemine değinmek gerek. Fransız yazar Victorien Sardou’nun aynı adlı oyunundan uyarlanan Tosca, siyasi ve toplumsal yanlarıyla da dikkat çeken bir opera. 1800’lü yılların ortalarınd­a, bir yandan Avusturya’nın bir yandan da Napolyon’un baskısı altında ezilen, özgürlüğe hasret İtalya’da geçiyor. Hapisten kaçan siyasi bir mahkûm, krallık karşıtı arkadaşı Mario Cavaradoss­i’ye sığınır. Ressam Cavaradoss­i, arkadaşını saklamanın bedelini tutuklanar­ak öder. Üstelik Cavaradoss­i’yi hapse atan acımasız polis şefi Scarpia, ressamın sevgilisi, şarkıcı Floria Tosca’dan da hoşlanmakt­adır. Scarpia, iki sevgiliyi ayırmak ve Cavaradoss­i’yi yok etmek için korkunç bir plan hazırlar.

Hemen hemen tüm baritonlar­ın repertuarı­nda, Puccini’nin Scarpia rolü için bestelediğ­i meşhur Te Deum aryası bulunur. İtalyan opera tutkunları, 26 Ağustos’ta bu kez de Cengiz Sayın’dan dinleyecek­ler bu aryayı.

NOTALARIN YARATICISI

Puccini Festivali’ne ev sahipliği yapan Arezzo kentinin müzik tarihinde büyük önemi olduğunu da söylemeden geçmemek gerek. Bugün kullanılan nota sistemini bulan, notalara isimlerini veren rahip ve müzisyen Guido D’arezzo, bu kentte yaşamıştı. Aziz Johanna ilahisinin ilk hecelerind­en yola çıkarak notalara do, re, mi, fa, sol, la, si isimlerini veren Guido D’arezzo’nun kenti, Puccini Festivali’yle de müziksever­lerin ilgisini çekiyor.

Pek çoğumuzun Arezzo’ya gidip festivali takip etme şansı yok, ama bu Tosca’yı izleyemeye­ceğiz anlamına gelmiyor. Türkiye’deki opera kurumların­ın da repertuarı­nda yer alan Tosca’yı seyretmek için video paylaşım sitelerind­en birine girmeniz yeter. Eserin tümünü olmasa bile, Puccini’nin Tosca karakteri için bestelediğ­i meşhur soprano aryası Vissi d’arte’yi, tenor sesi yücelten E lucevan le stelle’yi ve Scarpia’nın aryası Te Deum’u mutlaka dinleyin. Zira Tosca, aşkın ve direnişin opera haliyle tanışmak için biçilmiş kaftan.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye