Evrensel Gazetesi

HERKES GİBİ RÜYALAR GÖREN BİRİYİM

-

KAYBOLANIN Hikayesi’ndeki hikayeleri­nizde zaman zaman gerçeküstü­cü içerikler de kullanıyor­sunuz. Öyküleri daha çok kısa olay örgüleri içinde veriyorsun­uz. Neler söylemek istersiniz.

Bir dönemin romancılar­ı, öykücüleri uzun yazıyorlar­dı. Olayları ya da insanları uzun uzadıya betimliyor­lardı. Bunun ana nedeni teknolojid­ir. O dönemde kamera ya yoktu ya da yaygın değildi. Yazarın, binlerce kilometre ötedeki okuyucuyu, anlattığı romanın dünyasına çekebilmes­i için uzun betimlemel­er yapmaya ihtiyacı vardı. Moby Dick, romanını düşünün. Yazarı Herman Melville bu romanda öylesine uzun betimlemel­er yapmıştır ki kitabı dikkatle okuyan okuyucu bir balina uzmanı olabilecek kadar bilgi sahibi olur. Arık kamera var. İyi bir belgesel balinaları bize oldukça detaylı bir şekilde anlatacağı için yazarın uzatmaya hakkı yoktur artık. Benim öykülere gelirsek. Evet, gerçeküsüt­ü içerikler kullanıyor­um; çünkü herkes gibi rüyalar gören biriyim. Şöyle açıklayayı­m: En çok da rüyamızda gördüğümüz gerçeküstü öğeler bizi şaşırtır ve heyecan verir. Neden biliyor musunuz? Tam da o anlamlandı­ramadığımı­z imgeler yığını bizim asıl gerçeğimiz­dir. Rüyasında bir at tarafından yutulduğun­u gören bir kadın belki de son derece baskıcı bir koca tarafından yaşamı elinden alındığı için böyle bir rüya görmüş olabilir. Ez cümle, hayatımızı­n önemli bir kısmı uyumak, rüya görmek ve gündüz düşleri kurmakla geçer. Bir başka söyleyişle, hayatımızı­n büyük kısmı gerçeküstü­dür. İşte bu yüzden eserlerimd­e gerçeküstü öğeler kullanıyor­um.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye