‘Rekor kırarken gelin kârı paylaşalım demediler’
HATAY Dörtyol’da kurulu MMK Metalürji de, ekonomik sıkıntılar gerekçe gösterilerek işçilerin yarısından fazlası izne gönderildi. 3 Eylül’e kadar sürecek izinler nedeniyle fabrikanın sadece liman bölümü çalışıyor. Fabrika izin sonrası 150 kişiyi işten atmaya hazırlanırken işçiler tepkili: “Biz üretim rekoru kırdığımızda, payımıza düşen ikişer dilim baklava oluyordu. Kazanırken gelin kârımızı paylaşalım demediler. İşçilerin ücretlerine zam yapmadılar. Şimdi niye kriz var denip faturası bize çıkarılmak isteniyor.”
Hdgl-galvaniz, Boya, Asitleme, ART gibi birçok bölümdeki işçiler izne gönderili. Fabrika yönetimi 150 kişi çıkaracağına dair SGK ve İŞKUR’A bildirimde bulundu. Fabrika gerekçe olarak satış yapamadıklarını, ekonomik daralmanın olduğunu belirtiyor. Görüştüğümüz işçiler, “Dolardan kaynaklı yaşanan krizin sorumlusu biz değiliz. Bunun faturasının bize çıkarılması doğru değil” diyor.
KÂRLARINI BİZİMLE PAYLAŞMADILAR
MMK’DA üretim rekorları kırıldığında, işçinin payına düşenin yine daha düşük ücret ve daha çok çalışma olduğunu vurgulayan işçiler, “Gelen hurdanın, giden ürünün haddi hesabı yokken, üretimde ciddi rekorlar kırılırken bu işçiye yansımıyordu. Biz üretim rekoru kırdığımızda, payımıza düşen ikişer dilim baklava oluyordu. Kazanırken gelin kârlarımızı paylaşalım demediler. İşçilerin ücretlerine zam yapmadılar. Şimdi niye kriz var denip faturası bize çıkarılmak isteniyor. Patronlar istiyorlar ki yine kâr etsinler, ama zararı da biz ödeyelim. Asıl amaçları krizi fırsata çevirmek. Daha az işçiyle daha çok iş çıkarmak ve azami kâr etmek. İşten atmalar, bölümleri taşeronlaştırmalar bunun için. ‘Hurda artı, maliyet yükseldi’ deniyor. Maliyeti azaltmanın yolu işçiyi atmak veya ücretini düşürmek. Kimse çalışma saatleri azalsın demiyor” dedi.
FABRİKADA ÖLÜM SESSİZLİĞİ VAR
Bir işçi ise yaşanan süreci şöyle değerlendirdi: “Fabrikada ölüm sessizliği var. Herkes ne olacağını bekliyor. Sendikamız Çelik-ış de doğru dürüst bir şey söylemiyor. Sendika bir protokol yapacak deniyor. Ama net bir bilgi yok. Sendikanın işçilerle oturup bir mücadele örgütlemesi lazım. İşçileri sabah akşam çağırıp ‘Kriz işçinin krizi değil, aldığımız ücretle karın doymuyor’ demesi lazım.”