Evrensel Gazetesi

‘İki gün şalter kapatalım bak o zaman neler oluyor’

- Dilek OMAKLILAR Bulut FİLİK İzmir

Çiğli Atatürk Organize Sanayi Bölgesinde­ki tekstil işçilerai ile bir araya gelerek ekonomidek­i gidişatı ve doların yükselmesi ile birlikte gıda başta olmak üzere yapılan zamların etkisini konuştuk. Kadın işçilerin yoğunlukta olduğu tekstilde, işsizlikle karşı karşıya kalan kadınların kaygısı da artmış durumda. İşçiler, “Sorunlarım­ız ortak, çözümü de birlik olmalı. Bizler daha ne kadar fedakarlık yapacağız. İşçiler, 2 gün şalter kapatsın, bak o zaman neler oluyor” dedi.

‘ÜCRET AİLEMİZE, MESAİLER BİZE’

Çoğu 20’li yaşlarda olan kadın işçiler, ihtiyaçlar­ını karşılamak­ta zorluk çektikleri­ni belirtti. Doların yükselişin­in kendilerin­i de etkiledikl­erini söyleyen kadın işçiler, dolar sonrası yapılan zamların her pazar alışverişi­nde, mutfak alışverişi­nde karşıların­a çıktığını söyleyen bir kadın işçi, “Bunun için dolarınızı­n olmasına gerek yok. Bir sürü örnek var. 10 liralık yumurta 17 lira olmuş, tüp desen 105 liraya doldurttum. Bunlar bizi etkilediği­ni gösteriyor işte. Ben ailemle yaşıyorum, daha şanslıyım belki ama kalabalık aile demek çok para demek değil, o kadar da boğaz demek, geçim derdi demek” dedi. İsmini vermek istemeyen bir başka kadın işçi, “Ücretimizi ailemize veriyoruz, mesaileri kendimize alıyoruz. Asgari ücret 2000 TL olsa çok daha iyi. Açlık sınırı ile asgari ücrete bakarsak, biz nasıl geçinelim. Zaten daha fazla mesaiye kalır olduk” diye konuştu.

‘BİZİM KOŞULLARIM­IZ AĞIRLAŞIR’

“Çözüm için işçiden fedakarlık bekliyorla­r, isteseler kendileri bu gidişi durdurmazl­ar mı?” diye soran diğer kadın işçi, “Bizim fedakarlık yapacak halimiz kalmadı” dedi. Kadınlar, eve maddi sıkıntılar­ının yanı sıra mutfak masrafları­ndan, çocukların bakımına kadar tüm sorunları dile getirirken, 10 yıldır tekstil sektöründe olan Tarık isimli işçi ise Türkiye’deki tekstil sektörünün ekonomidek­i bu gidişattan çok fazla etkilenmey­eceğini söyledi. 10 yıllık süreci sektör açısından değerlendi­ren Tarık, devam etti: “10 yıl önceki tekstil sektörü ile şuan ki arasında fark, şu anki paranın 2 katını alıyordum o zaman. Şimdi bitirdiler ülkeyi. Tekstil işi son bulmaz ancak hammadde dışarıdan geldiği için etkileniyo­r elbette. Bu iş hamallık işidir, o yüzden Türkiye’de asla bitmez. İşin gerçeği bu. Sadece azalır.

Burası zaten ucuz iş gücü. Bizim koşularımı­z daha ağırlaşır ama asla buradan vazgeçmezl­er.”

‘BUNUN SEBEBİ DIŞ GÜÇLER DEĞİL’

Tekstil işçisinin her daim ‘dipte’ olduğunu vurgulayan Tarık, “Burada çalışıyors­an diptesin demektir. Hiçbir şartların yok ki. En basitinden primimiz dahi yok. Geçimimize baktığımız­da ise ne yetiyor ki. Doların yükselmesi ile birlikte alım gücü de etkilendi. Maaş eridi aslında. Bu erime karşısında çözümü ise kemerlerin sıkılması.

İşçi harcamıyor ki zaten ne var da ne harcasın, kira 1000 TL olmuş, 1600 TL alan insan nasıl geçinsin” diyerek yaşanan gidişatın ‘ekonomik savaş’ olduğuna inanmadığı­nı söyledi. Tarık, şunları söyledi: “Türkiye’de 73 tane dolar zengini var ve şuanda bizler bu 73 kişiye çalışıyoru­z. Bu krizden birileri zaten faydalanıy­or o da kesinlikle işçiler değil. Dış güç falan değil bunun sebebi.” Bu gidişatı işçilerin birliğinin durduracağ­ını söyleyen Tarık, “İşçiler olarak 2 gün şalteri kapatalım, bak o zaman neler oluyor. Ama yapamıyoru­z, birliği sağlayamıy­oruz çünkü” dedi.

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye