Ücretlerimize zam işimize güvence istiyoruz
EMİS’LE SÖZLEŞME SÜRECİNDE OLAN SCHNEİDER ELEKTRİK İŞÇİLERİ:
Schneider Elektrik, Schneider Enerji, ABB ve General Elektrik’e ait fabrikaları kapsayan ve 2 bin 800 işçiyi ilgilendiren, DİSK’E bağlı Birleşik Metal-ış ve patron örgütü Elektromekanik Metal İşverenleri Sendikası (EMİS) arasındaki toplusözleşme görüşmelerinin ilk oturumu tamamlandı. Fabrika fabrika görüşme esasına dayalı TİS görüşmelerinin ilk oturumunda idari maddelerde anlaşmaya varıldı. Ücret artışları ve sosyal hakların ele alınacağı görüşmelere ise 6 Eylül’de başlandı.
EMİS’E bağlı işyerlerinde çalışan işçiler, bu dönem görüşmelerin kolay geçmeyeceğini, EMİS patronlarının ekonomideki sıkıntı, daralma gibi her türlü bahaneyle manevra yapma olanağını kullanacağını söylüyor. Enflasyondaki artış ve Tl’nin döviz karşısında değer kaybetmesiyle birlikte ücretlerinin kar gibi eridiğini belirten İstanbul Samandra’da bulunan Schneider Elektrik’te çalışan işçiler, Tıs’ten bağımsız ek zam, TİS kapsamında saat ücretlerine 1.80 lira+yüzde 10 zam (toplam yüzde 30’a takabül ediyor) ve iş güvencesi istiyor. İşçiler, sendikaları Birleşik Metal-ış’e de beklentilerinden taviz vermemesi yönünde çağrıda bulunuyor.
‘EMİS TEK TEK TİS GÖRÜŞMELERİYLE BİZİ BÖLÜYOR’
TİS görüşmeleri öncesi işyeri komitesi olarak tüm işçileri sürece dahil ederek yaptıkları toplantılar sonucu taleplerini maddeler halinde sunduklarını belirten bir Schneider Elektrik işçisi, “Hem Gebze şube temsilciler toplantılarında, hem de tüm EMİS işyerlerini kapsayan genel temsilciler toplantılarında kararlı olduğumuzu ifade ettik” dedi. EMİS’IN tek tek fabrikalar şeklinde görüşmelerde ısrarcı olduğunu belirten işçi, “Niçin EMİS’IN fabrika fabrika TİS görüşmeleri yapmasına izin veriyoruz. Sendikamız Birleşik Metal-ış açıkça EMİS’IN tek tek fabrikalar düzeyinde TİS görüşmelerini yürütmesini boşa çıkarmalıdır” dedi.
PATRONLAR BAHANELER ÜRETECEK
2. oturum görüşmelerinde patronların, ekonomik daralma, üretimde talebin azalması, yeni iş bağlantılarının durması, fabrikaların bir süre rölanti üretim yapılması gibi bahaneleri koz olarak kullanacağını ifade eden bir işçi de “ABB’DE daha önce yaşanan daralmadan dolayı çok sayıda işçi arkadaşımız işten atıldı.
Gebze’de benzeri bir bahaneyle onlarca arkadaşımız atıldı. Şimdi başka fabrikalarda özellikle metal fabrikalarında ‘İş alamıyoruz, para dönmüyor’ bahaneleriyle istihdam daralmaları sinyalleri verilerek işçiler işten atılıyor. BİLNET, PENTA ve başka bilgisayar yazılım grubu fabrikalarında mühendisler, teknik elemanlar ve çok sayıda işçi arkadaşımız işinden oldu. Buna rağmen zorunlu mesailer hâlâ var ve devam ediyor. Zorunlu mesai ücretleri düşük. Biz zorunlu mesailerin
kaldırılmasını ve çalışma saatlerinin düşürülmesini istiyoruz” diye konuştu.
‘FEDAKARLIK OYUNUNA GELMEYELİM’
“TİS görüşmelerinde sendikamızın, EMİS patronlarının ‘Kriz var fedakarlık yapın biz de biraz ücret arttıralım bu iş bitsin’ oyunlarına asla gelmesini istemiyoruz” diyen işçi şöyle devam etti: “Ekonominin bu duruma gelmesinden biz sorumlu değiliz. Suriye’ye, Irak’a girer oralarda
bombalar yağdırır sonra bunu bize fatura eder. Ülkemizin beka sorunu olursa, ama gerçekten olursa önce biz gider savaşırız. Ama oralarda kimin çıkarı varsa faturasını onlar ödesin. Biz kimse ölmesin istiyoruz. Dolar milyonerlerini bir gecede yaratanlar, Halk Bankasının döviz rezervlerini boşaltanlar bu bedeli ödesin. Biz ülkemiz için elbette fedakarlık yaparız. Zaten askerlik yapıyoruz, vergi veriyoruz, gidip çatışıp ölüyoruz. Bunu EMİS patronları iyi bilir.”
Dayatmaları kabul etmediklerinde, ücret artışlarında esnemediklerinde EMİS’IN çeşitli şekillerde saldırıya geçeceğini belirten işçi, “Önemli olan bizim sendikamız bu gelişmeler yaşandığında tedbirini alacak mı almayacak mı? Sorun burada. Çünkü işten atmalar gündeme gelebilir, başkanlık rejiminde grev daha kolay yasaklanabilir, direnişlerimiz, eylemlerimiz yasaklanabilir. Bu durumda üretimi durduracak mıyız? Fiili grev hakkımızı kullanmaktan çekinmeyecek kararlar alacak mıyız? Buna ilişkin hazırlığımız var mı? Biz yeterli bir hazırlık olduğunu düşünmüyoruz. Bu TİS sessiz sedasız bitmez, bunu görmemiz lazım. 100-200 liralık zamlarla bu TİS bağıtlanamaz. O zaman sendikamız itibarını yitirir güç kaybeder. Bunu açıkça söyleyelim. Ekonomik kriz sopası bize karşı bir caydırma aracına dönüştürülecektir. Bu sopayı kırmamız gerek yoksa kafamızı, gözümüzü yararlar.”