‘Adeta Antik Yunan’ı yaşıyoruz’
DR. MEHMET FATİH TRAŞ YAZ OKULU KATILIMCILARI:
KODA ve ÜNİVDER’IN Dr. Mehmet Fatih Traş anısına düzenlediği ikinci yaz okulu geçtiğimiz Cuma günü sona erdi. Yaz okuluna katılanlar “Burası gerçek bir üniversite, sanki Antik Yunan’ı yaşıyoruz” dedi.
Kocaeli Dayanışma Akademisi (KODA) ve Üniversite Öğretim Üyeleri Derneğinin (ÜNİVDER) birlikte yürüttüğü Hayat Bilgisi Okulu’nun ikinci yaz okulu 10-14 Eylül tarihleri arasında Bodrum’da gerçekleştirildi. ‘Gündelik Hayattan Kurama: Kültür’ konu başlığıyla gerçekleştirilen yaz okulunda, 3’ü atölye olmak üzere, 15 farklı başlıkta oturum gerçekleştirildi. Yoğun bir tartışma ortamının gerçekleştiği yaz okulunda, kültür çeşitli yönleriyle tartışıldı. Yaz okulu koordinatörü Yard. Doç. Dr. Fuat Özdinç ve katılımcılarla bu 5 günü, tartışmaları ve akademinin son halini konuştuk. İlk olarak görüştüğümüz, yaz okulunun koordinatörlerinden Yard. Doç. Dr. Fuat Özdinç, kültürün ekonomi politikle olan ilişkisini göz önünde bulundurarak bu konu başlığını seçtiklerini belirtti. “Kültürü çağımızdaki rolü, ekonomi politik ilişkisi ve hayatımızı etkilemesi dolayısıyla seçtik” diyen Özdinç, kültürü sadece yüksek kültür örnekleriyle düşünmediklerini ifade etti. Kültürün üretim ve tüketimle ilişki içerisinde olduğunu söyleyen Özdinç, “Kültür örneğin sizin a markası yerine b markasını tercih etmeniz, örneğin sosyal medyada saatler geçirmeniz. Gündelik hayatın içindeki rolünü düşündük, bunu nasıl tartışır ve tekrardan nasıl üretiriz diye konuştuk. Kültürün ekonomi politikle de ilişkisi dolayısıyla da son derece üretim ve tüketimle de ilişkili” diye konuştu.
‘EMEKÇİLERİN TALEBİNİ GÖZETEREK…’
Bu yıl ikincisi gerçekleşen yaz okulunun bundan sonra da güncel ve farklı temalarla devam edeceğini söyleyen Özdinç, “Üniversite dışına KHK ile çıkartıldıktan sonra esas amaç üretmemizi engellemek ve bütün sorumluluklardan bizi azade etmekti. Biz buna karşı çıktık, direnmek etik bir mesele olarak karşımıza çıktı. O yüzden üretmeye devam ettik, daha da çoğalarak. Halkın emekçi kesimlerinin taleplerini gözeterek devam edeceğiz” dedi. Bir masa etrafında buluştuğumuz katılımcılar ise yaz okulunun kendilerine kattığının önemine değindi. Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde okuyan Eslem’in ikinci yaz okulu. “Geçen yılki gibi güzel bir yaz okulu geçirdik” diyen Eslem, “Hocalarımızla yan yana oluşumuz, böyle bir ortamda arkadaşlarımızla tartışmalar yürütmemiz çok değerli. Burada olmamızı sağlayan dayanışma duygusu sürdükçe imkan olan her yerde olacağız” dedi. Hasret, Kocaeli Üniversitesi Radyo Sinema Televizyon bölümünde okuyor. Önceki yaz okuluna katılamayan Hasret, “Bu sene yaz okulu duyurusunu duyunca hemen başvurdum. Yeni şeyler öğrenmek, yeni bir ortama girmek çok önemli. Bilgi alışverişinde bulunmak, yeni insanlarla tanışmak ve Bodrum’da olmak harika bir duygu. Buradaki en güzel şeylerden biri de oturma düzeni, birbirimizin yüzünü görüyor ve aktif olarak katkı sağlıyoruz” diye konuştu.
‘HOCALARIMIZ İHRAÇ EDİLMESEYDİ...’
Yaz okulunun katılımcıları ise tartışmalardan memnun. Yaz okulunu Antik Yunan’daki ortama benzeten Osman, hocalarının eksikliğini son sınıfta daha fazla hissettiklerini söyledi. Trabzonlu olan Osman, bu sene KOÜ Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünden mezun oldu. İlk kez yaz okuluna katılan Osman, “Hocalarımız ilk ihraç edildiğinde ben yanlarında olamadım, bunun pişmanlığını hâlâ duyuyorum, KODA’NİN ilk yılında gitmedim. Hocalarımızın eksikliğini üniversitemizin son senesinde daha fazla hissettik. Üniversiteyi bitirmeye yakın ‘Ben üniversiteden ne öğrendim’ sorusunu sorunca cevap alamadım. Hocalarımızın yerine gelen akademisyenler, söylemekten hiç çekinmiyorum, tek kelimeyle yetersiz. Hocalarımızı ihraç edilmeseydi daha farklı olurdu” dedi. Üniversitenin nasıl bir yer olması gerektiğini yaz okulunda daha iyi anladığını belirten Osman, ailesinin muhafazakar olduğunu ama burada başka bir şeyin olduğunu söyledi. Yaz okulu ortamını Antik Yunan’a benzeten Osman, “Ben Hayat Bilgisi Okulu’nda ve burada, yaz okulunda hayalimde olanı buldum. Üniversitede liseye devam etmiş gibi hissediyordum, burada üniversitenin nasıl olması gerektiğini daha iyi anladım. Benim ailem de muhafazakar ama burada farklı bir şey var. Ben tarih okumayı severim, okuduğum resmi tarih ile burada olan tarih başka. Hayat Bilgisi Okulu gerçek bir üniversite, sanki burada Antik Yunan’ı yaşıyoruz, yaptığımız şey yiyip içip felsefe yapmak gibi” şeklinde konuştu.