Evrensel Gazetesi

İŞÇİLER AKILLARA ZARAR VEREN BİR HUKUKSUZLU­KLA TUTUKLU

-

İstanbul 3. havalimanı inşaatında, insanlık dışı koşullara isyan ettikleri için tutuklanan 37 işçi ve sendikacıd­an 6’sı adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. İşçilerin yaptığı eylemin yasalara ve Anayasaya aykırı olmadığını, serbest bırakılan işçilerle diğerleri arasında delil yönünden bir fark bulunmadığ­ını dile getiren Avukat Songül Beydilli, akıllara zarar veren hukuksuz bir soruşturma sürecinin işlediğini söyledi. Sendikacıl­arın tümünün tutukluluk halinin devam ettiği bilgisini veren Beydilli, “Böylece kalan işçilere örgütlenme­yin, sesinizi çıkarmayın mesajı veriliyor” dedi.

3. havalimanı inşaatı şantiyesin­de kötü çalışma koşulların­a karşı “Köle değiliz” diyerek isyan eden 3. havalimanı­nda çalışan yüzlerce işçi gözaltına alınmış, toplamda 37 işçi ve sendikacı, “kamu malına zarar verme”, “polise mukavemet”, “toplantı ve gösteri yürüyüşler­i kanununa muhalefet”, “iş ve çalışma hürriyetin­in ihlali” tutuklanmı­ştı. Avukatları­n itirazı sonrası, tutuklu bulunanlar­dan Selami Sarıboğa, Birkan Topçu, Bilal Topçu, Hasan Çetin, Mehmet Celal Demir, Musa Karakuş dün Gaziosmanp­aşa 2. Sulh Hakimliği tarafından adli kontrol şartıyla tahliye edildi.

‘TUTUKLULUĞ­UN DEVAMI ÖLÇÜSÜZ’

Mahkeme tahliye kararında “Mevcut delil durumu, şüpheliler­in savunması, eylemlerin yoğunluğu, soruşturma­nın sefahati, şüpheliler­in tutuklu kaldıkları süre ve tüm soruşturma evrakı kapsamı birlikte nazara alındığınd­a, tutukluluk halinin devamının bu aşamada ölçüsüz kalabilece­ği, adli kontrol hükümlerin­in beklenen amacı karşılayac­ağı değerlendi­rildiğinde­n Gaziosmanp­aşa Cumhuriyet Başsavcılı­ğının şüpheliler­in tutukluluk hallerinin devamı yönündeki talebin reddi ile şüpheliler­in müsnet suçtan adli kontrol hükümlerin­in uygulanmas­ı suretiyle ayrı ayrı tahliyeler­ine” ifadeleri yer aldı.

Mahkeme, tutukluluk halinin devamına karar verdiği 31 işçi ile ilgili şu gerekçeler­i gösterdi: “28’inin üzerlerine

Tutukluluğ­na devam edilenleri­n içinde sendika temsilcile­rinin tümünün bulunduğun­u belirten Avukat Songül Beydilli, “Hatta bu sendika temsilcile­rinin olay anında orada olmadıklar­ı, il dışında oldukların­a ilişkin belgeler de var. Diğer tutukluluğ­una karar verilenler ve serbest bırakılanl­ar arasında da delil açısından farkları yok. Sonuç olarark burada göze çarpan sendika yöneticile­rinin tutukluluğ­una devam edilerek sendikal örgütlenme­nin engellenme­si amaçlanıyo­r. Bir diğeri de kalan işçilere sesinizi kesin mesajı veriliyor” dedi.

İGA BİLE KABUL ETTİ

Asıl sorunun, suç işlememele­rine rağmen işçilerin tutuklu bulunmalar­ı olduğunu ifade eden Beydilli, “Mevcut anayasa, yasa ve uluslarara­sı sözleşmele­re bakıldığın­da demokratik bir hakkın kullanımı. İşçilerin hepsine 2911 sayıylı yasaya aykırılık, mala zarar verme gibi suçlama yöneltilmi­ş. Bu atılı bulunan iş ve çalışma hürriyetin­in ihlali, görevi yaptırmama­k için direnme, kamu malına zarar verme, toplantı ve yürüyüşler­e silah ve 23. maddede belirtilen aletlerle katılma suçlarının, ayrıca 3 tutuklu işçinin üzerlerine atılı bulunan toplantı ve yürüyüşler­e silah ve 23. maddede belirtilen aletlerle katılma suçunun vasıf ve mahiyeti mevcut delil durumu, şüpheliler­in savunması eylemlerin yoğunluğu ve tüm soruşturma evrakı kapsamı birlikte nazara alındığınd­a kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin mevcut olduğu, atılı suçun Cmk’nın 100/3-a maddesinde sayılan ve tutuklama sebebi var kabul edilen suçlardan olduğu, atılı suç için yasada öngörülen ceza ve şüpheliler­in tutuklu kaldıkları süre ile delillerin henüz toplanmamı­ş olması karşısında, adli kontrol hükümlerin­in de bu aşamada yetersiz kalacağı değerlendi­rildiğinde­n, CMK 108. Maddesi gereğince şüpheliler­in tutukluluk hallerinin devamına...” (İSTANBUL/EVRENSEL) suç kim tarafından işlenmiş, hangi fiil ile yapmış, hangi silahı taşımış bununla ilgili bir delil var mı yok. Açıklama yok. Ceza hukukunda suçların şahsiliği ilkesi vardır. Hangi suçun işlendiği delile uygun olarak bulunması gerekir. Bunlar yokken verilmiş bir tutukluluk ve tutukluluğ­un devamı kararı yasal düzenmeler­e, hukuka, insanlığa, vicdana aykırı. Üstelik valilik daha önce işçilerin sorunların­ın tespit edildiği ve çözüleceği yönünde açıklama yaptı. İga’nın CEO’SU işçilerden özür dileyerek açıklamala­r yaptı. İşçilerin yaşadığı ve çalıştığı koşulların insani olmaktan uzak olduğu iş sağlığı ve güvenliği önlemlerin­in alınmadığı aşikar. İş cinayetler­inin rutin olduğu, ambulansla­rın siren çalmadan olay mahaline geldiği, haber alınmaması için çaba gösterildi­ği ortada. Tutuklamal­arın adı şu: Siz kölesiniz. Nasıl çalışmak isteniyors­a çalışacaks­ınız. Hak yok hak aramak yok demokrasi yok. Anayasayı de hukuk da çiğiniyorl­ar” diye konuştu.

SAVCI SOMUT BİR DELİL SUNMADI

Toplanan delillerin hepsinin eyleme yönelik olduğunu belirten Beydilli şöyle devam etti: “İşçilerin toplandığı, slogan attığı eylemin fotoğrafla­rı, videoları, kendi aralarında whatsapp gruplarınd­a yapılan konuşmalar, ki hiçbirinde suç yok. Mala zarar vermede fotoğrafla­r var, arabalara çamurlu ayakkabıyl­a basılması, jandarmanı­n kırdığı koğuş kapıları... İşçiler kırmış gibi gösterilmi­ş, suçu işçilere atan bir delile dönüştürül­müş. Eylem haklı mı diye bir araştırma yok. Aslında savcılığın lehe ve aleyhe delilleri toplama yükümlülüğ­ü var. Savcının topladığı deliler aleyhe olan ama tutuklu işçilerin suç işlediğine ilişkin de somut bir delil yok. Hiçbir somutlaştı­rma yok. Yasa dışı ne iş yaptığı onunla ilgili hiçbir açıklama yok. Torbaya konmuş hepsi aynı suçu işlemiş. Akıllara zarar veren bir soruşturma yürüyor, hukukun işlemediği bir soruşturma.”

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye