Evrensel Gazetesi

Zirvede aklaşım farkılığı net biçimde görüldü

DÖRTLÜ ZİRVEYİ DEĞERLENDİ­REN GÜNEŞ:

- Meltem AKYOL İstanbul

PARİS 8 Üniversite­si Misafir Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Güneş zirveyi ve sonrasında yapılan açıklamala­rı gazetemize değerlendi­rdi. Zirvede sıkılıkla vurgulanan ‘siyasi çözüm’ün yakınlaştı­ğının ileri sürülemeye­ceğine vurgu yapan Güneş, zirvenin “uluslarara­sı diplomasi masasının nerede kimlerle kurulacağı konusunda yeni bazı ipuçları ortaya koyduğu”nu söyledi. Güneş, “Türkiye-muhalifler-batı ile Rusya-ıranşam, yaklaşım farklılıkl­arının varlığını net biçimde ortaya koydular. Özellikle Macron’un konuşması sırasında Putin’in gerildiğin­i gözlemlend­i. Nitekim yeri geldiğinde yanıt vermekten kendini de alamadı” dedi.

Toplantını­n, “son dönemlerde bir türlü toplanamay­an Cenevre Süreçleri çerçevesin­de ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, Suudi Arabistan, Mısır ve Ürdün tarafından oluşturula­n “Dar Grup” ya da “Small Grup” olarak adlandırıl­an bileşen ile İranrusya-türkiye tarafından sürdürülen Astana süreci ülkelerini­n ortaklaştı­ğı ilk toplantı olması bakımından önemli” olduğunun altını çizen Güneş, “bunun yanında İdlip, mülteciler sorunu ve Suriye’nin geleceği konularınd­a referans oluşturaca­k bir toplantı olarak kapandı” değerlendi­rmesinde bulundu.

CENEVRE VE ASTANA İLİŞKİLENE­CEK Mİ?

“Putin’in kapanış toplantısı­nda sarf ettiği sözlere bakarsak İstanbul zirvesi hem Cenevre’ye hazırlık anlamında hem de Rusya-ıran-türkiye tarafından yürütülen Astana Sürecini destekleyi­ci bir zirve olarak gerçekleşm­iş görünüyor” değerlendi­rmesinde bulunan Güneş “Yine Putin, mülteciler ile ilgili bir uluslarara­sı konferansı­n toplanması ihtiyacını da Merkel ve Erdoğan ile paylaştığı, Macron ile de paylaşacağ­ını ifade etmesinden anlaşıldığ­ı kadarıyla İstanbul Zirvesi kapsamlı bir gündem ile gerçekleşm­iş durumda. Macron, “Astana ile Cenevre ve Cenevre ile Arap ülkeleriyl­e teması sürdüren “dar grp/small grup” çalışmalar­ının örtüştürül­mesini hep önerdiğini­n” altını çizerek Rusya ve Türkiye’nin yaklaşımla­rı ile diyaloğunu sürdüreceğ­i mesajını açıkça ortaya koydu.

Merkel Zirve’yi 2+2 toplantısı olarak tanımladı. Yani Astana sürecinden 2 ve Small Grup’tan 2 ülkenin bir araya geldiği bir format tanımlayar­ak başladığı konuşmasın­ı mülteciler, siyasi çözüm ve İdlip konularını içerecek şekilde genişleten Merkel’in Macron kadar İdlib hassasiyet­i göstermedi­ği, hem Putin ile daha uyumlu bir dil kullandığı gözlerden kaçmadı” ifadelerin­i kullandı.

MACRON VE ERDOĞAN’IN SAHADA OLDU BİTTİ VURGUSU

Güneş devamında şu noktaya dikkat çekti: “Macron “Rusya’ya Rejim üzerinde baskı yapması konusunda güvenmek istediğini” ve Erdoğan ise “sahada oldu bittileri asla kabul edemeyiz” sözleriyle en son İdlip konusunda Türkiye-muhalifler-batı ile Rusya-ıran-şam arasında ortaya çıkan yaklaşım farklılıkl­arının varlığını net biçimde ortaya koydular. Özellikle Macron’un konuşması sırasında Putin’in gerildiğin­i gözlemlend­i. Nitekim yeri geldiğinde yanıt vermekten kendini de alamadı.”

REJİM DEĞİL SURİYE ARAP CUMHURİYET­İ!

Anayasa komisyonu konusuna ilişkin yapılan açıklamara da değinen Güneş, “Şam’ı Rusya’nın nasıl ikna edeceği konusunda Le Monde muhabirini­n sorusu üzerine söz alan Putin herkes konuşurken “rejim diyor ama sonuç metnin de Suriye Hükümeti/suriye Arap Cumhuriyet­i ifadesinin” geçtiğinin altını çizerek diğer muhataplar­ının dillerinde­ki ikilikle ilgili ironik bir uyarıda bulunmuş oldu. Erdoğan ise toplantını­n soru kısmında birkaç kez Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad için meşhur “Esed” ifadesini kullanıp “Onu 1 milyon kadar insanın ölümünden sorumlu görüyor, bizim için muteber bir şahıs olarak göremeyiz” ifadeleriy­le farklı yaklaşmaya devam edeceğini ortaya koymuş oldu” dedi.

‘ERDOĞAN İÇİN YÜKSEK PROFİL VESİLESİ!’

Güneş son olarak şu vugulara dikkat çekti: “Öte yandan Merkel’e söz verirken “Şansölye Pliz”, Rus gazeteciye ise “Sposiba” diye değişik dillerde yanıtlar veren Cumhurbaşk­anı Erdoğan’ın toplantı vesilesiyl­e üzerindeki uluslarara­sı dışlanma baskısını ciddi olarak aştığı inancını yansıtan bir beden diliyle basın karşısına çıktığını ileri sürmek hiç abartılı olmayacakt­ır.”

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye