‘NE KADAR KAZANÇ SAĞLADILAR?’
Evren ve Şahinkaya’nın rütbelerinin sökülmesi, mezarlarının devlet mezarlığından taşınması, mirasçılarına geçen malvarlıklarına el konulmasını gündeme getirdi. Yaşamını yitiren darbeciler hakkında görülecek davanın duruşma tarihi ise 18 Ocak 2019 olarak belirlendi.
‘ZARARLAR TAZMİN EDİLSİN’
Devrimci 78’liler Federasyonu Ankara Şube Başkanı Hüseyin Esentürk, bugüne kadar halkın vicdanında 12 Eylül’ü yargılamayı başardıklarını, ancak Yargıtay’ın kararı bozma gerekçesinin taleplerini karşılamadığını söyledi. Esentürk, “Bütün darbecilerin mal varlıklarına el konulsun, 12 Eylül tazminat fonu kurulsun, mal varlıklarından elde edilen gelir tazminat fonuna aktarılsın ve bu fon 12 Eylül’de zarara uğrayan insanların zararını tazmin etsin istiyoruz” dedi.
Esentürk, 12 Eylül davasının sadece 5 tane generalden ibaret olmadığını vurgulayarak, “Bunun işkencecileri var, alt kademedeki darbeciler var, bunlara yardım edenler var, danışma meclisi üyeleri var. O dönemde özellikle sivil hayata verilen zararlar var. 1983 7 Kasım’ından sonra idam edilen arkadaşlarımız var. Yani darbe süreci bugüne kadar devam etti, hâlâ da devam ediyor. Hâlâ yurt dışında yaşayan ve geri dönemeyen arkadaşlarımız var. O yüzden darbeyle gerçek anlamda bir yüzleşme olmadı. Biz bu yüzleşmenin de yapılmasının istiyoruz” diye konuştu.
‘DARBE MAHKEMELERİNİN KARARLARI DEVAM EDİYOR’
Darbe mahkemelerinin verdiği kararlara dikkat çeken Esentürk, “Yıllarca içeride yatan ve hâlâ Demokles’in kılıcı gibi üzerimizde sallanan infaz yanma olayı var. Yani şu an biz en ufak bir suç işlesek, müebbet alan arkadaşlarımız en az 15- 20 yıl daha yatacaklar. 12 Eylül mahkemelerinin verdiği hukuksuz kararlar hâlâ uygulanıyor. Bizim ana taleplerimizden birisi de 12 Eylül mahkemelerinin verdiği kararların hepsinin yok sayılması” dedi. 12 Eylül darbecilerinin adını taşıyan okullar, sokaklar olduğunu söyleyen Esentürk, “Bütün bunlar günlük yaşamımızdan sökülüp atılmadı ve her an karşımıza çıkıyor. Bütün işkence davaları zaman aşımı gerekçesiyle düşürüldü” diye konuştu. Esentürk, “AKP Hükümeti de özellikle bu konuda lehimize karar çıkmasını engellemek için bütün mahkemelerde hakimleri, savcıları değiştirdi. Her mahkemede bir ileri adım atıldığında hemen önlem olarak hakimleri değiştirdiler, heyeti değiştirdiler ve yeni gelen heyetler AKP Hükümetinin istediği doğrultuda kararlar verdi. Bu anlamda Yargıtay’ın kararını önemsiyoruz” dedi.
İNSAN Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan da 12 Eylül Davası’nda kendi isteklerinin en başından beri insanlığa karşı suçtan bir yargılama yapılması olduğunu belirterek, “Sanıklar ölmüş olsa bile anayasal düzeni darbe ile değiştirmiştir. Anayasa Mahkemesinin 7. maddesinin 2. fıkrası ağır suçlardan bahseder ve bu tarz insanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı olmaz. 12 Eylül darbesi insanlığa karşı suçlara zemin oluşturmuştur. Bu suçu işleyen darbeciler ise korkunç maddi gelir elde etmiştir” diye konuştu. Yargıtay’ın bu davayı maddi menfaatler bakımından bir şey yapılmadığı için düşürdüğünü belirten Türkdoğan, “Bu kişiler er statüsüne düşürüldü ama darbe yapan kişiler darbeden sonra ne kadar kazanç sağladı asıl mesele bu, yoksa emekli maaşı alıp almaması değildir” dedi.