Amacım Anadolu’nun zenginliklerini anlatmak
TİYATRO YÖNETMENİ ULVİYE KARACA:
Ulviye Karaca’nın yazıp yönettiği “Keloğlan Keleşoğlan” adlı çocuk oyunu, İstanbul’da seyirciyle buluştu. Ankara Devlet Tiyatroları’nda 10 yıl boyunca sahnelenen yapım, 2 yıl aradan sonra İstanbul prömiyerini Cevahir Sahnelerinde yaptı.
İstanbul Devlet Tiyatroları’nda bu sezon boyunca izlenebilecek oyuna ilişkin açıklama yapan Karaca, yurt dışında kukla ve maske tiyatrosu üzerine yüksek lisans yaptığını, Türkiye’ye döndükten sonra da aldığı eğitimi Anadolu’nun zenginliklerini ve değerlerini anlatmak amacıyla kullanmak istediğini söyledi.
‘MASAL ATMOSFERİ OLUŞTURDUK’
Karaca, amacı doğrultusunda ilk olarak sahnelediği Keloğlan’ın Anadolu kültürüne ait bir masal olduğunu hatırlatarak, “Bu oyunu ilk 2005 yılında Ankara’da sahneye koydum ve tam 10 yıl kapalı gişe oynadı. Kukla ve maske tiyatro üzerinedir. Oyunda bir masal atmosferi oluşturduk.” dedi.
Keloğlan karakterinin tembellik gibi klasik özelliklerinin oyunda gösterildiğini aktaran Karaca, şöyle devam etti: “Ama bu özellikleri artık toplumun da faydalanabileceği cinsten kullanan bir Keloğlan var oyunda. Dolayısıyla hem çocuklara hem yetişkinlere yönelik çok güzel mesajları olan temiz bir çocuk oyunu. Büyük bir prodüksiyon aynı zamanda. 23 kişilik bir oyuncu kadrosu var ve yıllarca bu oyuna emek verilmiş. Bu yüzden de çok özel bir çalışma.”
Karaca, Ankara’daki oyuncu ekibinin İstanbul’da da rol aldığına işaret ederek, “Bu oyunu ben yurt dışında da birçok turneye götürdüm. Oralarda da çok beğeniler ve ödüller topladı. İnşallah İstanbul seyircisinden de aynı reaksiyonları alırız.” ifadelerini kullandı.
‘HERKES İZLEYEBİLİR’
Oyunu bir manada çizgi filme benzeten Karaca, “Oyun aslında 7’den 70’e herkesin izleyebileceği bir oyun. Çocuklar zaten kukla ve maske deyince bayılıyorlar. Keyifle izleyecekler. Mutlaka çıkaracakları dersler de olacaktır. Bir masal nasıl onu görecekler. Herkes çocukluğuna dönecek. Annelerinin, dedelerinin anlattıklarını hatırlayacak.”
dedi.
Karaca, klasik oyunlardan ziyade çocuklara bu kültürün değerlerini izlenebilir hale getirmenin bir zorunluluk olduğuna dikkati çekerek, “Keloğlan bu durumun bir örneğidir ve Keloğlan, Türkiye’de ilk defa kategorisi olmadığı halde sanat kurumu ödülü almış bir oyundur.” şeklinde konuştu. (İstanbul/aa)