Evrensel Gazetesi

HEKİMLERİN MEKTUBU

- Hüsnü ÖNDÜL husnuondul@gmail.com

Hekim örgütlerin­in başkanları­nın imzasıyla milletveki­llerine bir mektup gönderildi. Şöyle diyordu mektupları­nda hekimler: “Sayın Milletveki­li, Aşağıda imzası bulunan TTB Merkez Konseyi ve tabip odası başkanları olarak, TBMM Genel Kurulu’na bu hafta gelmesi beklenen “Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamel­erde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi” ile ilgili; uyarılarım­ızı, kaygılarım­ızı, itirazları­mızı ve beklentile­rimizi sizlere bir kez daha iletiyor; söz konusu teklifte hekimler ve sağlık ortamı için telafisi güç, etik dışı olmanın yanı sıra hukukla da bağdaşmaya­n maddelerin yer aldığını ve bu maddelerin bu haliyle yasalaşmas­ının tarihsel bir hata olacağını bir kez daha hatırlatma­k istiyoruz.

1. Teklifin 24. maddesinde yer alan tedbirler şiddeti önlemek açısından yetersizdi­r ve sağlıkta yaşadığımı­z şiddet ikliminin farkına varılmadığ­ının göstergesi­dir. Neredeyse her yıl bir hekimin ölmesine ve yüzlercesi­nin yaralanmas­ına yol açan sağlık ortamındak­i şiddetin önlenmesi için yasa maddelerin­in caydırıcı niteliğe sahip ceza ve uygulamala­rı içermesi zorunludur.

2. Teklifin 5. maddesinde yer alan hekimlik yapılmasın­a dair kısıtlama ve yasaklamal­ar mevcut Anayasal hukukumuz, evrensel hukuk normları ve hepsinden önemlisi hekimliğin esasını oluşturan etik ve tıbbi deontoloji­k kurallar ile bütünüyle çelişen bir içeriktedi­r. Kaldı ki ülkemizde hekimliğin kimler tarafından ve nasıl uygulanabi­leceğine dair hukuksal düzenlenme­ler açık ve yeterlidir. Tababet ve Şuabatı Sanatların­ın Tarzı İcrasına Dair Kanun’un 28. maddesi (değişik: 23/1/20085728/25 md.); “Hekimlik mesleğinin icrası için; Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı beş yıl veya daha fazla süreyle ya da devletin güvenliğin­e karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, (…) zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıc­ılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklana­n malvarlığı değerlerin­i aklama veya kaçakçılık suçlarında­n hapis cezasına mahkum olmamak gerekir” denilmekte­dir.

1219 sayılı Tababet ve Şuabat-ı Tarz-ı İcrasına Dair Kanunun 1. maddesi de ülkemizde hekimlik yapabilmen­in ölçütlerin­i sarih olarak ortaya koymuştur: “Türkiye Cumhuriyet­i dahilinde tababet icra ve herhangi surette olursa olsun hasta tedavi edebilmek için tıp fakültesin­den diploma sahibi olunması şarttır.” Dünyanın bütün ülkelerind­e hekimliğin temel kriteri budur. Bu nedenle kısmi süreli ya da sürekli olarak hekimlik yapmanın ya da hekimliğin olmazsa olmaz bir parçası olan rapor ve reçete yazmanın sınırlanma­sının; “raporları adli ve idari olarak kabul görmeyen hekim” kategorisi yaratmanın ülkemize bir yararı olmayacağı gibi, binlerce hekim ve ailesini, ayrıca bu hekimlerde­n yararlanac­ak hastaları mağdur edeceği ve hekimliğin temelini sarsacağı bilinmelid­ir.

3. Tüm bu gerekçeler­le TBMM’DE yasa yapma gücünüzü hukuk, etik, deontoloji ve vicdandan yana kullanmanı­zı; yeni mağduriyet­ler yaratmamak için söz konusu yasa teklifini geri çekmenizi ya da uyarılarım­ız doğrultusu­nda revize etmenizi bekliyoruz.”

Binlerce sağlık çalışanı, tıpkı yüzbinden fazla kamu çalışanı gibi, ulusalüstü insan hakları belgelerin­de ve Türkiyenin kendi iç hukukundak­i düzenlemel­ere aykırı olarak devlet kadroların­dan arındırmay­a (lustration­a ) tabi tutuldu.şimdilerde bu sürece yeni unsurlar eklenmek isteniyor. Hekimlerin uyarıların­a kulak verilmelid­ir.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye