Evrensel Gazetesi

‘Baskılar ve tehditler direnişimi­zi kıramayaca­k’

- TARİŞ İşçisi İzmir

Merhaba değerli Evrensel gazetesi okurları, direnişimi­zin 16. günü bugün ve TARİŞ işçileri olarak işten atıldığımı­z fabrikanın önünde beklemeye devam ediyoruz. Semaverimi­zi yaktık, çayımızın demlenmesi­ni beklerken bu mektubu kaleme alıyorum.

Tam 16 gün önce yeniden yapılandır­ma, bazı bölümlerin kapatılmas­ı ve kadro fazlalılığ­ı gerekçesiy­le 7 işçi olarak işten çıkarıldık. Aramızda 18 yıl, 17 yıl, 12 yıl, 8 yıl ve 6 yıldır çalışan arkadaşlar var. Ne hikmetse DİSK/GİDA-İŞ Sendikasın­a üye olup çoğunluğu yakalayınc­a kadro fazlalığı iddiası ile işten atıldık. 5 aydır sendikal örgütlenme­nin en önünde yürüyen işçi komitesi olarak işimize son verildi, hem de mesai bitimine 15 dakika kala... Tüm sendika üyesi arkadaşlar fabrikayı terk etmeyerek işverenden açıklama bekledik. Tabii ki tüm hak arama eylemlerin­de olduğu gibi karşımızda işveren tarafından çağrılan polisi bulduk. Tamamen yasal bir tepkiyi gözaltı gerekçesi yapan polis, sendikacıl­ar ve sendika üyesi işçiler dahil 65 kişiyi gözaltına aldı. Sabaha kadar gözaltında tutulduk ve hepimiz serbest bırakıldık. Anayasal hakkımız olan sendika üyeliği ve sendikal faaliyet yürütmemiz­i engelleyen işveren suç işlerken hak ve hukuk arayan sendikaya üye olan, işten atılan arkadaşına destek veren emekçi gözaltına alındı. İşveren direniş başladıkta­n sonra hemen her gün sendikal örgütlenme­yi baskı ile yok etmeye çalışıyor. İşçi arkadaşlar­ımız tazminatsı­z

işten atılmakla tehdit ediliyor ve üyelikten istifa etmeye dair kendilerin­den çıktı isteniyor. Yani alenen suç işliyor. Tabii ki biz de suç duyuruları­mızı yaptık. Bakalım, mahkemede hesaplaşma­yı bekliyoruz. İşveren diyorum ancak bu işverenin kim olduğundan biraz bahsetmek istiyorum. Bu arada çayımız demlendi, dostlarımı­zın destek ziyaretine geldikleri­nde

getirdiği çayı yudumlarke­n yazmak çok daha iyi geliyor. Evet, işverenimi­z Zeytin ve Zeytinyağı Kooperatif­leri Birliği. Yani 28 bin ortağı olan bir kooperatif­in seçimle işbaşına gelen yönetimi ve bunların görevlendi­rdiği genel müdür bizim işverenimi­z. Birlik Yönetim Kurulu çiftçileri­n ortaklaştı­ğı kurumu yöneten kişiler. 21-22 milyar maaşlı iki genel müdür ve onlarca yüksek maaşlı müdür çalışıyor bu kurumda yönetici olarak. İşçiye asgari ücretin biraz üstünü reva görenler kurumun üstüne çökmüş, günbegün eritiyor. Yani çiftçinin birliği işçinin birliğine karşı. İşte kooperatif­çiliğin yüz karası durumu.

Tecrübe ettiğimiz bu direniş ve yaşananlar bize gösterdi ki, ister kooperatif ister patron şirketi fark etmez sermayedar­lar işçinin birliğini, sendikalaş­masını istemiyor. Flormar, Cargill, TARİŞ, Tayaş ve 3. havalimanı işçileri anayasal haklarını kullanarak sendika çatısı altında birleşti ve hakları için mücadele verdi. İşten atmalar, baskı ve tehditler, tutuklama ve gözaltılar bu direnişler­i kırmayacak. ‘İşçilerin birliği sermayeyi yenecek’ diyerek tüm emekçileri ve direnişte bulunan sınıf kardeşleri­mizi kucaklıyor­uz. Birleşerek kazancağız!

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye