2023 vizyonuyla meslek liselilerin sorunları bitmiyor
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un meslek liselilere bir müjde gibi sunduğu “2023 vizyonu” aslında nedir? Onların söylemiyle mesleki eğitimin desteklenmesi ve istihdam yönetiminin güçlendirilmesidir. Fakat biz öğrencileri bu değişikliklerle sömürünün kucağına atacaklar, ucuz işçi olarak piyasaya sunacaklar. Staj adı altında ücret ödenmeden bir sürü angarya işi bize yıkacaklar. Yıllardan beri süregelen meslek liselilerin sorunları 2023 vizyonuyla bitmiyor. Staj sorunları, işsizlik, emek sömürüsü ve üniversite sınavı yaklaştıkça gelen gelecek kaygısıyla taçlanıyor.
PEKİ STAJ SORUNU NEDİR?
Çoğu öğrencinin ne şartlarda çalıştırıldığı dahi takip edilmeden, emeklerinin karşılığını istediklerinde öğrencilere dilenci gözüyle bakıldığına şahit oluyoruz. Devlet desteği bile alamadıkları gibi bu konu okullardaki öğretmenlere yansıtıldığında, konunun üstüne düşülmemesi; kapatılması gerektiği söylenilen, tehditkar söylemlerle karşılaşan arkadaşlarımız da oldu. Stajda sorun yaşayan öğrenciler, sorumlu koordinatör öğretmenlerine sorunu bildirmekten çekinir hale geldi. Staj yeri ayarlamak öğretmenlerin ve okulun görevi iken bu da artık öğrencilere yıkılıyor. Öğrenci kendine bir staj yeri bulamazsa, sadece işçi olarak kullanmak amacıyla ve aldığı eğitimle alakasız iş yerlerinde çalıştırılıyor.
Lise tercihi yaparken bir mesleğe eğilimi olan öğrenci; temel eğitim alma amacıyla, meslek lisesinde eğitim görmeyi tercih ediyor. Karşılaştığı ise mesleği hakkında temel bilgiler yerine; pratik uygulamaların yöneliminin köreltilmesi oluyor. Okul hayatından ziyade iş hayatına hazırlayarak, her yıl daha da hızlı değişen müfredatla birlikte üniversite, meslek liseli öğrenciler için bir ütopya haline geliyor.
Ders saatlerinin azaltılmasıyla çekici kılınan söylemler aslında kültür derslerinin azaltılması. Öğrencilerin yine kendi iradeleri dışında seçtikleri, seçmeli mesleki derslerle birlikte bütün zamanları peşkeş çekildikleri firmalara hazırlanmaları için ellerinden alınıyor.
Şirketin konkordato ilan ederek birçok işçiye bu bahaneyi öne sürüp, ödeme yapmadan; tazminatını dahi karşılamadan işinden etmesi bu açıklamayı yalanlıyor. Oluşan işçi açığını kapatmak için ise halihazırda bulunan MEB’IN yem olarak “Eti senin, kemiği benim” mantığıyla emanet ettiği stajyer öğrencilerden fayda sağlanıyor.
ÖZEL MESLEK LİSELERİNE RAĞBET VE TEŞVİK NEDEN ARTTI?
Son zamanlarda her attığımız adımda temel liselerle ve özel meslek liseleriyle karşılaşıyoruz. Sermayenin kendi işlerinde çalıştırmak için fikir üretmeye dayalı değil de sadece kâr amacı güden, gençleri tek tipleştirmeyi kolaylaştıran alanlar yaratıyorlar. Gençlerin de son çare olarak mezun olduktan sonra işsiz kalmamak için hiç yoktan asgari ücretle çalışabileceklerini garantilemek istediklerini görüyoruz. Bunun için aileler kazançlarının çok üstünde olan bu eğitim masraflarını karşılamak adına altından kalkılması güç borçlar altına giriyorlar.
Tepki almaktan korkmadan, tartışmaktan kaçmadan bu sorunlarla hep birlikte mücadele edebileceğimizi anlamalıyız. Birlikte baş edebileceğimizi kabul etmeliyiz. Haklarımızı en ince ayrıntısına kadar öğrenelim! “Ne yapabiliriz ki biz?” demeden, bulunduğumuz liselerde bir araya gelelim. Kötü koşulları kabullenmek yerine dilekçeler toplayalım. Bize danışmadan bizler adına karar almalarına izin vermeyelim.