TÜRKİYE VE DOĞU FIRAT TEHDİDİ
(SUDAN Devlet Başkanı) Ömer Beşir’in Şam’a ziyareti ve (Suriye) Devlet Başkanı Beşar Esad’la görüşmesinin hedefleri ve yansımalarıyla ilgili birçok soru mevcutken, Erdoğan Fırat’ın kuzey doğusundaki Ayn el Arab/kobane kentinden Irak sınırına kadar uzanan Kürt kontrol alanlarını istila etme konusunda tehdit etti.
Türkiye’nin Suriye’deki Kürt bölgelere yönelik tehdidi yeni değil. Bu söylem Türkiye’nin ulusal güvenliğini tehdit eden “terörist bölgesini temizleme” olarak adlandırdığı stratejisinin bir parçası. Cerablus, Azez, el Bab üçgeninde ve sonrasında Afrin’de birden fazla operasyon başlatmıştı.
Türk kuvvetleri İdlib bölgesinde, kendisine sadık on binlerce silahlı adamla güçlü bir şekilde mevcut. Türkiye, Doğu Fırat bölgesine operasyon tehdidiyle çeşitli istiyor:
1. Fırat’ın doğusunda bulunan Abd’nin Kürtlerle arasındaki ittifakı bozmak ve Fetullah Gülen’in iadesi için baskı yapmak. Ankara bugüne kadar (Suudi Gazeteci) Cemal Kaşıkçı cinayetinde Abd’den kazanç elde etmede de başarısız oldu.
2. Türkiye’nin Suriye’deki etki alanının yeni bölgelerin işgal edilmesiyle genişletilmesi, nihai çözüm müzakerelerinde ilave bir güç kartıdır. Özellikle anayasa komitesi kurma çabaları sona yaklaşırken.
3. İdlib’teki askeri operasyona baktığımızda Türkiye mümkün olduğunca operasyonu ertelemek ve Suriye arenasının ötesine geçen Rus hesapları sayesinde Türk kontrolünü baltalayacak dramatik gelişimleri önlemek istiyor.
4. Mart 2019 sonunda yapılacak olan yerel seçimlerin arifesinde Fırat’ın kuzeyinde askeri hedeflere ulaşmak bir başarı elde etmek. Türkiye Cumhurbaşkanı, Fırat Kalkanı’ndan Afrin’e, Türkiye’nin güneydoğu Kürt bölgelerine karşı askeri operasyonların bu şekildeki zamanlamasına alıştı. Burada yerel seçimlerin önemini belirtmek gerekiyor; siyasi sistemin parlamenterden sistemden başkanlığa değiştirilmesinden sonra parlamentonun hiçbir önemi olmaması ve yerel seçimleriniç siyasi mücadelenin odağı haline gelmesidir.
5. Erdoğan’ın üzerinde sürekli düşündüğü; 1920’de ilan edilen Misaki Milli sınırlarını Suriye ve Irak’ta adım adım almaktır. Türkiye bu toprakları doğrudan eklemeyi başaramasa bile, en azından etkisi ve nüfuzu altında Suriye içinde bir sınır şerit alanı kurmak istiyor. Ancak Türkiye’nin Doğu Fırat’ı istila etme tehdidi, bu kez Fırat Kalkanı ve Afrin operasyonlarından farklı. Fırat’ın doğusunda Suriye Demokratik Güçleriyle ittifak içinde olan ABD güçleri mevcut. Fırat Kalkanı ve Afrin bölgesinde böyle bir varlık yoktu. Böylece, Türk kuvvetleri ABD güçleriyle yüz yüze olacakları bölgelere girecek.
Bu faktör nedeniyle farklı hesapları mevcut. Biz burada şu gözlemleri not edelim.
Q Türkiye, Washington’un onayı olmadan Fırat’ın doğusunda ya da ABD askeri varlığının olduğu hiçbir yerde askeri operasyon yapamaz.
Q Amerikalılar ve Türkler arasında askeri bir çatışma, NATO üyesi oldukları için söz konusu değil.
Q Abd’nin kendisi NATO’NUN çıkarlarına uygun olmayan Türkiye ile savaş istemiyor.
Q Amerika’nın ikisi arasında kaçınılmaz bir seçim olması durumunda, her an Kürtleri Türkiye ile olan stratejik ilişkinin hayatta kalması lehinde bırakmaya hazır.
Bu nedenle Türkiye’nin Amerika üzerindeki baskısı ve Erdoğan’ın başarıya ulaşma isteği Kürtlerin bulunduğu ve Abd’nin bulunmadığı bölgelere Türk kuvvetlerinin girmesinde.