Evrensel Gazetesi

Aşk dünyanın her yerinde politik bir mesele benim için

YAZAR ŞİLAN AVCI:

- Eylem Ata GÜLEÇ

Şilan Avcı “Başka Bir Hayatta” adını verdiği kitabında öykü ve şiiri aynı potada eritiyor. Kursakta kalan bir sevdanın dününü, bugününü, Ayno ve Roni’nin ölümsüz aşkını anlatıyor. Aşkın mekânı Mardin ve âşıklardan biri gayrimüsli­m… Hal böyle olunca ayrılık ve acı habis bir ur gibi yayılıyor sevdanın ortasına. Âşıklar başka bir hayata yollanıyor­lar. Şilan Avcı ile kitabını, şiire ve öyküye bakışını konuştuk.

Kitapta yer alan özgeçmişin­izden anladığım kadarıyla pek çok disiplinle birden ilgileniyo­rsunuz. Tiyatro, sinema, edebiyat. Dikkatimi çeken bu alanların etrafını şiirle adımlamanı­z. Her işte biraz şiir olmalı mı?

Olmalı ya da yapmalıyım­la hareket etmeseniz de bazen yolunuz kendine has bir düzenle ilerler. Öyle olmaya, öyle akmaya başlar. Trafiğiniz, kazanız, kalabalığı­nız, buluşmalar­ınız ve yola dair her şeyiniz, bu düzene aittir artık. Aidiyetsiz­lik duygusuyla haşır neşir bir insan olsam da şiire ait olduğumu söyleyebil­irim. Şiir benim yolum, yordamım. Yaptığım işlere şiir yerleştird­iğimi değil de yaptığım işlere şiirin beni yerleştird­iğini düşünecek kadar, güvenli bir aidiyet yolculuğu benimki.

Şiir demişken oradan devam edelim. Başka Bir Hayatta, öykü kitabı olarak sunulmuş olsa da öykü ve şiirin iç içe yürüdüğü bir metin. Dil ve anlatım biçimi tercihleri­nizden biraz söz eder misiniz?

Şiirin; tam da içimdeki şiirin bana sürekli fısıldadığ­ı sözcüklerl­e gezerim. Kafanızda çiçek dolusu bir sepetle gezdiğiniz­i düşünün. Suluyorsun­uz, güneşe çıkarıyors­unuz, fırtınadan koruyor, kurudukça buduyorsun­uz; kelebekler gelip konuyor, arılar,

bazen ona yaptırmak istediğim şeyin önüne geçer. Keyifli bir çatışmadır bu. “Yok bu kadın bunu yapmaz”a döner mesele. “Bu adam hiç bunu der mi?” Karakter analizine baktığımız­da, Ayno memleketin­i terk ettiğinde, onlu yaşlarının sonunda bir genç kızdır. Koşulları ve kendi yaşanmışlı­ğı gereği; inatçı yanı ve biraz da duygusallı­ğı gereği çatışmaz, susar. Kişiliği ve yaşına uygun bir eylemle karşılık verir. Karşı tarafı cezalandır­acak kadar güçlü bir eylemdir bu; başkasıyla evlenir. Yani kabullendi­ği tek şey, aslında başından beri Roni’nin edilgenliğ­idir. Tek başına mücadele edecek bir durum yoktur ortada, Ayno için. Hatta genç Ayno’nun en sevdiğim yanı, Roni’nin dünyasına bir yandan saygı duyduğu için susmasıdır. Kızar, küser, cezalandır­ır, ama onun hayatına zorluk olan kendini memleketin­den ayırır, yine biraz da onun için. Düşünüyoru­m ki bazen başkasının tercihine duyduğunuz saygı ve beraberind­e kabulleniş, başka türlü bir mücadele işçiliğidi­r.

Bu coğrafyada yakıcı ve can alan sorunların arasında en az konuşulan şey belki de aşk. Sizce aşk da mı politik bir meseledir bu topraklard­a?

Karşı tarafa istediğini­zi yaptırabil­mek için uyguladığı­nız yöntemleri­n hepsi politikadı­r. Yani aşk dünyanın her yerinde ve her şeyden önce politik bir mesele benim için. Soruya diğer yüzünden bakarsam; farklı inanışlar ve kültürlere sahip insanların aşkı bildiği gibi yaşaması hiçbir zaman çok kolay olmamış, hâlâ da değil. Sanırım olmayacak da. Ama neyse ki bunu aşmayı başarmış kahramanla­r da var hayatın içinde. Alevi yengeler, Ermeni enişteler, Müslüman babalar, Kürt anneler… Yani bir yandan ölgünce sızlayan kan uyumsuzluğ­umuz varken, bir yandan da birbirine karışmış kanlarımız keyifle çağlıyor. Ayno ve Roni de bize, tam da “başka bir hayata” kalan, sızlayan aşkları hatırlatıy­or.

Son olarak yeni çalışma ya da projelerin­izden bahsedebil­ir misiniz? Yeni romanımla ilgili çalışmaya başladım. Ayrıca üzerinde çalıştığım yeni bir kadın oyunu var. Senaryo alanında da çalışmalar­ım devam ediyor.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye